BİRDE 2006***
Ya dostum! Adına hayat dediğimiz o şey birkaç gündür elimi kolumu öyle bağladı ki sana gelemedim............. Tamam kızma, biliyorum bu bahane değil. Ama gerçekten dostluğumuzun işareti kalemi alıp ta senle hasbıhal edemedim. En son sana 2005 te yazmıştım değil mi; bir sene olmuş.)

Biraz 2006dan konuşalım hadi. Neler yapacağım,neler olacak. Bir kere yalnızlığıma inat yıldızlarla nikah yapacağım, sessizliğe inat cadde kenarlarında trafiğin akışını izleyecek her kornaya basana “helal”diye tezahüratta bulunacağım. Hükümete inat muhalefete gidecek, muhalefete inat da hükümetin icraatlarını öveceğim. Bu kadar da inat olmayacağım tabi; inatçılığıma inat yumuşak davranacak emme basma tulumba gibi kafamı her söylenene sallayıp, tasdik edecek ve bende insanlar gibi içten pazarlık yapacağım. Belki bu yıl bakarsın kitap bile çıkarırım, senle sohbetimizi tüm yanlarıyla yayınlarım. Ve hazır inatlaşmışken dostluğumuza inat sana yazdığım sitemli şiirlerime de yer veririm.
Özledim seni ya.
Bugün sana birkaç isimden daha bahsedeceğim. Ardına düşüp memleketin ta öbür ucuna gittiğim İlker’den; yokluğu, yalnızlığı, yılları tüm açıklığıyla paylaştığım kardeşimden farksız dayı oğlum Ali ihsandan, 10 ay aynı koğuşu, aynı mutfağı, aynı teskereyi gözlediğimiz veda anında oturup çocuklar gibi ağladığım Hataylı dostum tertibim Kasımdan, “Bir sen varsın abi tenha yalnızlıklarıma yar, bir sen Kadir abi işte o kadar ” deyip kardeşliğini gururla yaptığım Kadir ağabeyimden bahsedeceğim. Balkona durup bir sigara yakıp geç kaldığım akşamlarda köpüre köpüre yolumu gözleyen, gözyaşını gizleyip her şeyini bize feda eden babamdan, hiçbir şeyle tarif edemeyeceğim anamdan ve şöyle içten bir kere sarılsın diye beklediğim, sarılmadan ellere gelin giden kardeşim Ağustos Çiçeğinden, birde Minik dünyalım, kardeşim Yunus Emre’den.... Bugün sana üç beş isim sayabildiğim hayatımdan bahsedeceğim.
Seninde adını yazdım bu listeye. Sende yüreğimden nasibini aldın. Ah dostum....... Yine efkarlandım. Gözlerime nem düştü.... Şu an benle bu mekanda bulunan şu birkaç kişi de olmasa ağlardım ama erkekliğime....... of ya ağlamanın erkekliği mi olurmuş.
Hayırlı olsun yeni yılımız......
Ya da ben bir şey istemiyorum Ankara! ...
Tepe tepe kullan 2006’ nı, bana müsaade......................................
02 Ocak 2006 Pazartesi 13:34
S.B. / Kurtuluş...
Mustafa Çelebi Çetinkaya