Hiç içinizin acıdığını hissettiniz mi? Yutkunduğunuzda boğazınızdan tükrüğünüzün dahi geçmediği oldu mu? İçinizin acısı sebebiyle gözlerinizden yaşlar sessizce döküldü mü? Hiç, sahipsiz olduğunuzu hissettiniz mi? Hiç; geceleri üstünüzü örten birisinin artık olmadığını bilerek ağlamak istediğiniz oldu mu? Hiç; akşam eve döndüğünüzde “artık kapıyı çalamam çünkü o artık hiç evde olmayacak” diye düşündüğünüz oldu mu? Hiç onu bir daha görememek zebahına kapılıp, içinizin acısı sebebiyle ağladığınız oldu mu?
Bende oldu. Artık o yok. Artık geceleri üstüm açıldığında, üstümü örtecek kimsem yok. Artık kalbimin bir tarafı hep acı dolu ve hep ağrıyor. Artık o yalnızlık duygusundan kurtulamıyorum. Bu kadar acı olduğunu bilmezdim. Bir insanın, düşündüğünde dahi sessizce gözlerinin yaşaracağını bilmezdim. Ben ki ağlamak nedir bilmeyen sert bir erkektim. Ben ki en zor durumlarda bile bir çözüm yolu bulur, üzüntümü hafifletirdim. Ama artık ne yaptımsa bunu içimden atamıyorum. Ne yaptımsa kendimi düşünmekten alıkoyamıyorum. Onun hatıralarıyla örülü bir evde yaşamak beni kendim olmaktan çıkarıyor, sanki ne yaptığını bilmeyen meczuplar gibi garip ve anlamsız hareketler yapmamı sağlıyor.
Evet, öğrendim ki erkeklerde ağlar. Öğrendim ki erkekler ağlar, ama gizli ağlar. Döktüğü gözyaşını kimsenin görmesini istemez. O gözyaşı ki kendi benliğinin etrafa saçılmasıdır. O gözyaşı ki mahremiyetinin düşen parçalarıdır.
Günün her anı düşündüğüm muhayyilemden çıkmayan bir olgu oldu benim için. Kalbimdeki o eksikliği bazen o kadar çok hissediyorum ki. Dünyanın yükünü ve acısını o kadar çok derinden yaşıyorum ki. Yok olmak ve kurtulmak istiyorum. Evet belki de en anlamlı yol bu.
Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın bir romanını hatırlıyorum; “ölüm bir kurtuluşmudur?” diye. Evet bence ölüm bir kurtuluştur. Ölümün acısını dahi, bu acıya tercih etmek istiyorum. İş o kurtuluşa erkenden ulaşabilmek. Ama nafile çabalar, gayeye ulaşmamı alıkoyuyor. Örümcek ağları gibi örülmüş kaderin,bir fiske dahi değişmeden ilerlediğini görüyorum. Belki de suçlu bizleriz. Belki de yapmamız gerekenleri yapmıyoruz. Bilemiyorum. FAKAT BİLDİĞİM BİR ŞEY VAR. ERKEKLERDE AĞLAR.
Ayrıldı gönül yine bir tek eşinden
Bulmakta teselli batan akşam güneşinden
Alnımdaki hattı yaşımın matemi sanma
Her çizgi açıldı acı hicran ateşinden
İşsiz mühendisle yine yeniden
[quoteHiç içinizin acıdığını hissettiniz mi? Yutkunduğunuzda boğazınızdan tükrüğünüzün dahi geçmediği oldu mu? İçinizin acısı sebebiyle gözlerinizden yaşlar sessizce döküldü mü? [/quote]
Evet oldu; hem de yakın zamanda..Ama ölmeyi hiç düşünmedim ben..Çünkü beni bu hale getiren bu durummuydu sadece yaşamı değerli, yaşanılası kılan diye düşündüm..Ve yeniden sıkı sıkıya bağlandım yaşama....En büyük acıları bile zaman azaltır buna inan ve üzme kendini..
Yaşamak ne güzel şey;
Anlayarak usta bir kitap gibi
Bir sevda şarkısı duyup
Bir çocuk gibi şaşırarak yaşamak..
erkekler neden ağlamasın ki
bu ruh işi duygu işi....
öyle ki sevdazan : herkesin gülmekten kırıldığı hababam sınıfını izlerken dahi lise yıllarını hatırlamış ve ağlamıştır.
baştanberi erkekler ağlamaz sözüne karşı olan ben teşekkür ediyorum bu paylaşım için
grace yazdı:[quoteHiç içinizin acıdığını hissettiniz mi? Yutkunduğunuzda boğazınızdan tükrüğünüzün dahi geçmediği oldu mu? İçinizin acısı sebebiyle gözlerinizden yaşlar sessizce döküldü mü?
Evet oldu; hem de yakın zamanda..Ama ölmeyi hiç düşünmedim ben..Çünkü beni bu hale getiren bu durummuydu sadece yaşamı değerli, yaşanılası kılan diye düşündüm..Ve yeniden sıkı sıkıya bağlandım yaşama....En büyük acıları bile zaman azaltır buna inan ve üzme kendini..[/quote]
Öyle yutkunamadım ki ,ölmeyi değil ama bir an hislerimin kilitlenmesini hiç düşünememeyi umdum..
Başkaları gitmiş olur, gidince;
Bir sen yakınsın, uzakta kalınca..
Doğru, belki ölmeyi düşünmediniz ama yaşamanın anlamsızlığını da görmemezlikten gelemezsiniz. Ben bunları intihar edeceğim diye söylemiyorum. Yaşam vardır ve elbette olacaktır ve biz de bunu idame ettireceğiz. Ama o öyle bir an ki Azrai gelse "yok" demeyeceksiniz. Sekiz ay boyunca bir insanın, giderek erimesini, ölüme yaklaşmasını görmek insanı deli ediyor. Elde yok avuçta yok. Çaresizlik, çarnaçar kalma durumu... Siz biliyorsunuz ki o insan bugün değilse de belki yarın ölecek. Doktorlar ümidi kesmiş. Hiç böyle birinin yanında bulundunuz mu velev ki sizin en yakınınız olmasın.
İşte o çaresizlik içerisinde elinizde sadece bir umut kalıyor. Dua etmek. İşte o zaman anlıyorsunuz, bir noktadan yönetildiğinizi. İşte o zaman anlıyorsunuz, aslında ellerinizin bomboş olduğunu. İşte o zaman anlıyorsunuz ölümden başka gerçek yok
Ayrıldı gönül yine bir tek eşinden
Bulmakta teselli batan akşam güneşinden
Alnımdaki hattı yaşımın matemi sanma
Her çizgi açıldı acı hicran ateşinden
İşsiz mühendisle yine yeniden
bu acıyı yaşayan bilir yaşamayan ne dese boş,Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun. belki de en son isteyeceği şey senin bu derece üzülmendir.Allah sevdiği kullarını erken yanına alırmış,nasıl olsa bu sonu yaşamıyacakmıyız? çok etkilendim yazından gözlerimden yaşlar süzüldü,Allah sabırlar versin başka diyecek bişey yok..
anladığım kadarıyla amansız hasta heralde yakının böyle durumlarda ne denir bilmem ki dediğiniz doğru yaşamayan bilemez. bir kişinin ölümünü kabullenmekten daha zordur ölümünü beklemek tek bildiğim bu. allah sabırlar versin kardeşim ne kadar üzülme desekde sıkma canını desekte boşa yazmış olucaz yüreğin yanıyo bikere ama sabırlı ol.
sunuda bil inan ölüm kurtulus değildir sadece yeni bir başlangıçtır. ölümü istemek bu dünyanın verdiği bazı azapları çekemeyen ve bu dünyadaki o zorlu sınava katlanamayan bazı aciz insanların tek kurtuluş yoludur. Sen bunlardan değilsin eminim.
tekrar alllah sabırlar versin kardeşim..
[size=150][color=blue]rutin hayat bu en büyük girdap,
dikkat et sempatik başlar,
antipatik ama enteresan,
alakam yok bunlarlan...[/color][/size]
zeynep_1114 yazdı:Allah sabırlar versin başka diyecek bişey yok..
katılıyorum Zeynep'e.., acıyı veren Allah sabrını da verecektir Bir gün orada buluşacağız hepimiz sevdiklerimizle, Allah başka acılar göstermesin sana..
Yaşamak ne güzel şey;
Anlayarak usta bir kitap gibi
Bir sevda şarkısı duyup
Bir çocuk gibi şaşırarak yaşamak..