[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
"Kaplumbağa Terbiyecisi",ile ilgili önce ansiklopedik bilgiyi verelim. Osman Hamdi’nin en ilgi çeken ve özgün eserlerinden birisidir. 1906 tarihli eser, özellikle Lale Devri'ndeki Sadabad Eğlenceleri'nde geceleri bahçelerin aydınlatılması için kaplumbağaların sırtlarına mumlar dikilerek serbest bırakıldıkları bilgisi bir ipucu olabilir. Yani Osmanlı’nın devlet düzeninde "kaplumbağalar" da "kapıkulları" arasında yer almışlardır.
Bu arada birkaç Osmanlı kurumunun (Sanay-i Nefise, Asar-ı Atika Müzesi, Duyun-u Umumiye, vb.) en üst düzeyinde yönetici olan Hamdi Bey’in kendi iş yapma alışkanlığı/tarzı ile astlarının yaklaşımlarına ilişkin bir allegori akla gelmektedir. Osman Hamdi’nin kendisi olan "Terbiyeci" elinde neyi, boynunda maşası sırtında "keşkül-ü fıkarası" (dervişane bir tevekkülü akla getirmektedir. Hafif öne eğilmiş olarak yapraklarını yiyen üç kaplumbağaya nezaret etmektedir.
Arkada kalan iki kaplumbağa ise yemeğe yanaşmaya çalışmaktadır. Osman Hamdi Bey’in mesai arkadaşlarına yönelik acımasız, ümitsiz bir hicvi olarak yorumlanabilir bir resim bu... Önemli olan, alçaktaki tek ışık kaynağından gelen ışıkla aydınlanan resmin, öğelerinin ilgiyi konuya odaklayan bir yalınlık ve kurgu ile her tür gereksiz ayrıntının ayıklandığı çok başarılı bir bir başyapıt olmasıdır.
Günümüzde Osman Hamdi Bey'in KAPLUMBAGA TERBIYECISI, Pera Palas yanındaki Pera Müzesinde sergilenmektedir.
Sonsuza kadar da orada kalacaktır. Ücretsizdir. Bunu mutlaka görmeniz lazım...
Terbiyecinin elinde tuttugu ney'i, elinizi uzatıp alasınız geliyor.Üç boyutlu bir resim bu.
Özellikle bakacağınız ögeler :
1. Duvardaki dökülmus sıvalar,
2. Size doğru uzanan ney,
3. Terbiyecinin çatlak topukları.
Bu üç öge, bu resmi nasıl dünyanin en beğenilen resmi yapmadı hayret...30 cm'lik Mona Lisa bu payeyi alıyor, benim Osman Hamdi'mi Istanbul'lular bile tanımıyor. Bu da ezeli zayıflıklarımızdan biri olsa gerek...
Yukarıdaki sorunun esasen cevabını biliyorum. Osman Hamdi Bey, zamanın baş kaldırıcılarından biridir de ondan. Kaplumbağa terbiye edilebilecek en zor hayvandır. Ancak, "kaplumbağayı bile terbiye edebilirsiniz" diyerek, zamanın müstebitve monarşik Osmanlı yönetimine karşı çıkıyor. "Siz, bir araya gelirseniz bu yönetimi bile adam edebilirsiniz" diyor.
Saray, Osman Hamdi Bey'i uyarıyor.
Osman Hamdi Bey, baş kaldırışa devam ediyor. Sarayın bahçesinde başı açık olarak kuran okuyan bir kadın resmediyor.
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
Bu resim, Osman Hamdi Bey'in sonu oluyor. Simdi anladınız mı , Osman Hamdi Bey, neden evrensel olamamış? Kisa yoldan halletmişiz adamı da ondan.
Osman Hamdi Bey, Güzel Sanatlar Akademisinin ve Arkeoloji Müzesinin kurucusudur.
Kapıkulu ve kaplumbağa olmayalım arkadaşlar,bizi öyle görenleri de yanıltalım artık.Yüzyıl öncesinden bu isyanını resimleri ile dile getiren ressamımızın takipçileri olduğumuzu ispat edelim ...
Alıntıdır