>>
>>Ben çocukken cok salaktım.
>>
>>Edip Akbayram' ın ismini Edi zannederdim. Yani o, benim için "Edi Pakbayram" idi.
>>
>>---------------------------------------------------------------------
>>
>>Ablama, "Nasıl olup da koca bir günü canın sıkılmadan evde oturarak geçiriyorsun?" demiştim. "Büyüyünce insanın canı sokakta oynamak istemez ki" cevabını vermisti.
>>Uzunca bir süre büyüyüp büyümediğimi anlamak için kendime, "Canın sokakta oynamayı istiyor mu?" diye sormuştum.
>>
>>---------------------------------------------------------------------
>>
>>Annem erkeğin cinsel organını "pipi", kadınınkini "kutu" olarak tanımlamıştı. O zamanlar TRT'de Cenk Koray' ın sundugu "Tele Kutu" diye bir yarışma vardı. >>Yarışmacılar, "Hayır Cenk Bey,ben kutumu açmak istiyorum" deyince koşarak odadan kaçardım.
>>
>>---------------------------------------------------------------------
>>
>>Sabahları kalktığımda aklımın hala yerinde olup olmadığını anlamak için 2+2,
3+4 gibi toplama işlemleri yapardım. Sonuçlar doğru olunca da çok sevinirdim.
>>
>>---------------------------------------------------------------------
>>
>>Dedemle parka gittiğimiz bir gn TRT'ciler çekim için oradaydı.
>>Beni oynarken çektiler. Yayın günü bizim aile jeneriğinde gözüktüğüm çocuk programını izlemek için televizyon başına geçti. Kendimi ekranda görünce,"Beni niye parkta unuttunuz?" diye gözyaşlarına boğulmuştum.
>>
>>---------------------------------------------------------------------
>>
>>"Geri vites" kavramım yoktu. Şoför, kolunu koltuğa atıp arkaya doğru bakınca araba otomatikman geri geri gidiyor zannederdim.
>>
>>--------------------------------------------------------------------
>>
>>Benden büyük kuzenlerim dondurmacıların dondurma külahlarının sivri kısmıyla kulaklarını karıştırdığını söylemişlerdi. İnanmiştim. Hala da külahların sivri kısımlarını yemem. Çöpe atarım.
>>
>>---------------------------------------------------------------------
>>
>>Abimle Karaoğlancılık oynardık. O Karaoğlan olurdu, beni de Bizans askeri yapardı. Sonra da evire çevire döverdi. Çok mühim bir şey yaptığımı sandığım için canım yansa bile hiç sesimi çıkarmazdım.
>>
>>--------------------------------------------------------------------
>>
>>Yeşil ve siyah zeytinin ayrı ağaçlarda yetiştiğini sanırdım.
>>
>>---------------------------------------------------------------------
>>
>>Bulmacalardaki, "Annenin erkek kardeşi" kısmına dayımın beş harfli ismini sığdırmaya çalışırdım.
>>
>>---------------------------------------------------------------------
>>
>>Anaokulunda patates baskısı yapmayı öğrenmiştik. O kadar hoşuma gitmişti ki, evde duvarlara, masa örtülerine filan basmıştım. Ancak sanat merakım annemin yeni aldığı beyaz eteğe patatesi yapıştırmamla son bulmuştu.
>>
>>-------------------------------------------------------------------
>>
>>Madonna ile Maradona'yı kardeş zannederdim. Kendi kendime, "Bunların babası ne şanslı be. Bir çocuğu futbolun kralı, biri müziğin kraliçesi" derdim.
>>
>>---------------------------------------------------------------------
>>
>>Kurban Bayramı' nda toplanan derilerden uçak yapıldığını sanırdım.
>>Ucaklarin dış yüzeyi bu derilerle kaplandığı için Türk Hava Kurumu'nun topladığını düşünüyordum. Uçak kaçırma filmlerinde silahla ateş edildiğinde yada patladığında, "Ayyy! Deri delindi!" derdim.
>>
>>---------------------------------------------------------------------


