Aralık da vizyona girecek filmler

Vizyondaki filmler, tiyatrolar, haberler..
Kullanıcı avatarı
kokomela
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 1642
Kayıt: 19-10-2005 10:45
Konum: İzmir

Aralık da vizyona girecek filmler

Mesaj gönderen kokomela »

Resim
Dabbe - Dabbe

Oynayanlar: Ümit Acar , Kaan Girgin , Serdar Özer , Ebru Aykaç , Serhat Yiğit
Yönetmen: HASAN KARACADAĞ
Yapımcı: HASAN KARACADAĞ - J PLAN
Senaryo: HASAN KARACADAĞ
Görüntü Yönetmeni: SEYHAN BİLİR
Müzik: TÜRKAY TÜRKMEN-OLAY ANDAÇ
Gösterim Tarihi: 09.12.2005
Kıyamet alametlerinin internetten yayılacağını savunan D@bbe, ürkütücü sahneleriyle Türkiye’yi sarsacak. Nedensiz ölümlerin anlatıldığı bu filmi gördükten sonra karanlıkta yalnız kalmaktan daha fazla korkacaksınız!

Japonya’da Yılın Sanatçısı Ödülü alan genç yönetmen Hasan Karacadağ ile 24 Kare Prodüksiyon ortak yapımı D@bbe, bir üçlemenin ilk filmi. Yönetmen ve senaryo yazarı olarak Karacadağ imzasını taşıyan yapım, bütün dünyada birbiri ardına patlak veren intiharlardan, kıyamet alametlerine uzanan tüyler ürpertici olayları anlatıyor.

Filmde, dünyada aniden yayılan nedensiz intihar vakaları, Amerika Birleşik Devletleri’nden başlayarak, Türkiye’ye sıçrar. Bir salgın hastalık gibi ilerleyen ölümlerin sırrı ise oldukça yakınımızda çözülecektir: Din kitaplarında kıyamet ile ilgili zincirin kopacağı ve kıyamet alametini gösterecek Mehdi’nin doğacağı belirtilen İstanbul’da...

Türkiye’nin ilk korku filmi, bir gencin intiharı ile başlar. Arkadaşları ve polis, bu intiharın nedenini çözmeye çalışırken yaşanan korkunç olaylar, herkesin teker teker ölümüne dek sürer. İlk bölümün finalinde ise Kur’an- Kerim’de “Dabbet- ül Arz” olarak geçen kıyamet alameti hakkında önemli bir sürpriz var.

Farklı senaryosu, nefes kesen sahneleri ve teknik başarısıyla Türk sinema tarihine geçecek kadar iddialı olan D@bbe, korku sinemasının bütün unsurlarını, Hollywood filmleriyle yarışacak kadar başarıyla kullanıyor. Film, genel olarak dini mesaj amacı taşımamakla birlikte, Yönetmeni Hasan Karacadağ’ın kıyametin ortaya çıkışı ile ilgili yorumunu içeriyor. İzleyenlerin kolay kolay etkisinden kurtulamayacağı yapım, İslam, dünyanın sonu ve doğaüstü gizemli yaratıklar hakkında büyük tartışmalar yaratacak.

Öyküde, en önemli korku ögesi, internet. Film, interneti çekici olmaktan çıkartıp, korkutucu bir unsur olarak kullanıyor. Bilgisayarın kendi kendine internete bağlanması gibi ürkütücü olayları izledikten sonra pekçok genç, bir mekanda yalnız başına kalmaktan çekinecek.

Korku sinemasında dünyayı hayran bırakan, Japonya’nın, sade ve vurucu görsel dilinden esintiler taşıyan D@bbe, adını, dört kutsal kitapta anlatılan ve Kur’an - ı Kerim’ de Dabbet- ül Arz olarak geçen kıyamet alametlerinden alıyor. Yönetmen Hasan Karacadağ’ın yorumuyla, kıyamete beş kala neler olacağını öngören çarpıcı senaryo, dünyanın yok olacağını gösteren en büyük ve en son kanıtın İstanbul’da ortaya çıkacağı iddiasında.

Çekimleri İzmir Selçuk’ta gerçekleştirilen filmde, oyunculuktaki başarılarıyla göz dolduran yeni yüzler rol alıyor. Teknik açıdan, Hollywood filmleriyle yarışan yapımda, bugüne kadar Türkiye’de hiç kullanılmayan, son teknoloji ürünü, dünyanın en iyi kamerası kullanıldı. Filmde yakalanan özel renk dokusu ise izleyenin gerçeklik duygusunu yakalamasını sağlıyor. Mekanlarda az detay var. Filmin genelinde hakim olan üst açılı çekimler, 3. gözün yukarıdan olayları izlediği duygusu yaratarak, farklı boyuttaki başka canlılarla bir arada yaşadığımızı hissettiriyor.

D@bbe ile birlikte, bugüne dek korku filmleriyle hep eleştirilen Türk sineması, artık yeni bir döneme girecek. Genç yaşına rağmen, büyük bir teknik hakimiyetle, üzerinde çok düşünülmüş, felsefesi olan, malzemesini Türk kültüründen alan başarılı bir film ortaya koyan Yönetmen Hasan Karacadağ’ın tek isteği ise, filme gerçekten korkmaya hazır kişilerin gelmesi. Çünkü ancak kendini iyi hazırlamış bir seyirci, D@bbe gibi, zihni allak bullak edecek, başka boyutlarda farklı canlıların olduğunu anlatan bir filmden çıktığında hayatına devam etmeyi başarabilir.

ÖZET

2005 yılının sonlarına doğru Süper güç Amerika’yı bir intihar salgını sarar...Ülkenin her tarafında bribirinden bağımsız insanlar çok farklı ve tüyler ürpertecek yöntemlerle kendini öldürmektedir...Çok kısa bir süre sonra bu intihar vakalarının benzeri Türkiyede de yaşanmaya başlar...Türkiyedeki ilk tuhaf intihar olayı İzmir’in Selçuk ilçesinde yaşanır...Tarık isimli kendi halinde bir genç internete girdiği uzun gecelerin ardından birden dünyayla ilişkisini keser ve kısa bir süre sonra korkunç bir yöntemle kendini öldürür..Selçuk emniyet amirliği Tarığ’ın intiharını özel incelemeye alır ve bu bağlamda en yakın arkadaşları olan Hande,Cem ve Sema’yı sorgular...Bu arada Tarığ’ın bu üç arkadaşına internet aracılığıyla tuhaf görüntüler eşliğinde mailler gelmeye başlar...Mailleri gönderen kişi ise kısa bir süre önceden intihar edip ölen Tarık’tır...Bir ölüden mail gelmenin mantıksız olduğunu düşünen arkadaşlar zaman içerisinde çevrelerinde zuhur eden garip varlıklar görmeye başlarlar...Bu varlıklar kim ve nereden kontrol edildiklerini hissettirmeden göründükleri insanlara korkunç anlar yaşatmaktadırlar.Kişilerin bilinçlerini ele geçirerek onların gerçek ve rüya arasındaki ayırımı yapmalarını engellemekte ve kısa süre içerisinde onların kendisini öldürmelerini sağlamaktadır...Tarığ’ın arkadaşlarından Hande yaptığı araştırmaları komiser Süleyman’la Paylaşır...Ona göre Dünyadaki bütün ölümleri Dabbe’tül arz isimli bir varlık gerçekleştirmektedir...Dabbe bunun için iki şeyi kullanmaktadır...Dünyaya bir örümcek ağı gibi yayılan İNTERNET ve de aynı mekanda fakat farklı boyutta yaşayan CİNLER...Dabbe perdeyi aralamış ve Gerçekler ters-yüz olmaya başlamıştır...Kıyametin son alameti artık heryerdedir....Hareket noktası olarak da Türkiye’yi seçmiştir....

MEKANLAR VE ÇEKİM MEKANI
Çekimleri İzmir Selçuk'ta gerçekleştirilen filmin ön hazırlıkları 3 ay sürdü.Çekimler ise 21 günde Selçuk ve civar bölgede tamamlandı. Teknik açıdan, Hollywood filmleriyle yarışan yapımda, bugüne kadar Türkiye'de hiç kullanılmayan, son teknoloji ürünü, dünyanın en iyi high definition kameralarından biri kullanıldı. Filmde yakalanan özel renk dokusu ise izleyenin gerçeklik duygusunu yakalamasını sağlıyor. Mekanların kullanılış biçiminde izleyiciyi hipnotize edecek bir yalınlık sözkonusu... Filmin genelinde hakim olan üst açılı çekimler,izleyiciye yukarıdan birisi tarafından gözetleniyormuş duygusu vermeyi amaçlıyor.Filmin her karesi yönetmen ve senarist Hasan Karacadağ tarafından storyboard üzerine işlendi. D@bbe filminin en önemli özelliği farklı boyuttaki başka canlılarla bir arada yaşadığımızı hissettirmesi ve şimdiye kadar hiç karşılaşmadığınız bir gerilim ve korku sineması örneği olması...

D@BBE HAKKINDA

Gece evinizde yalnızsınız...sıkıldınız ve canınız herzamanki gibi internete girmek istedi...Birkaç siteye baktıktan sonra maillerinizi kontrol etme zamanı geldi...Çok ilginç bir mail hem de en yakın arkadaşınızdan gelmiş...Maili açıyorsunuz...arkadaşınız size bir fotoğrafını göndermiş...Fakat fotoğraf hiç de sıradan değil...Arkadaşınız korkunç bir durumda sizden yardım istiyor...fotoğrafa dikkatle bakıyorsunuz...biraz daha dikkatli bakıyorsunuz....ve D@bbe virüsü size de bulaşmış oluyor...Evet Kıyamete yakın dünyayı kasıp kavuracak ve elektromanyetik dalgalarla taşınarak hücreleri infect edecek bir virüsten bahsediyoruz...İnternete bağlanıp belirli bir ağa lokalize olduktan sonra bilgisayarınızın monitörü ve gözleriniz aracılığıyla,tıpkı kuduz virüsü gibi beyne ulaşacak bir virüs...Kıyamet virüsü...Beyninizin sonsuz görüntü üretme mekanizmasını harekete geçirerek size hayalinizin bile kaldıramayacağı korkunçlukta görüntüler gösteren bu virüs D@bbe filminin ana eksenini oluşturuyor....Dabbe,Kuran-ı Kerimde Neml suresi 82.ayette geçen ve 1300 yıldan fazladır islam alimlerinin ne olduğu hakkında ortak bir zeminde buluşmadıkları bir varlıktır...Kıyamete çok yakın çıkacağına inanılan bu varlık,topraktan çıkacak,herkese aynı anda etki edecek,onlarla konuşacak ve şimdiye kadar yeryüzünde eşi benzeri görülmemiş bir şiddet uygulayacak. D@bbe isimli Türk korku filmi bu varlığın interneti ele geçirerek sanal gibi görünen, sinsi ve insana hızla bulaşan bir virüs olabileceği iddiasında...Bunun için filmde bir çok kanıt öne sürülmüş...Bunlardan biri D@bbe kelimesinin köken olarak örümcek ağı gibi yayılan şey anlamına gelmesi(WWW-worlwideweb)...topraktan çıkması...bilgisayar ve internet teknolojisinin yüzde yüz toprak mamülü silisyum-silikonla olan ilişkisi....Dabbe’nin herkese aynı anda etki edebilmesi...internette aynı anda binlerce kişinin aynı adreste buluşması....insanlarla konuşabilmesi...yeryüzü ve gökyüzü arsasını doldurabilmesi vs...filmi izlediğiniz zaman internet kavramının nasıl korkunç ve kontrol edilemez bir varlığa doğru gittiğini göreceksiniz...Filmin senarist ve yönetmeni HASAN KARACADAĞ’ın Genetik uzmanı ve eski fizik olimpiyatları şampiyonu olduğunu düşünürseniz ve de Japon korku sinemasında çok önemli başarılar yakalamış olduğunu da hesaba katarsanız D@bbe’ nin korkunçluk derecesini tahmin edebilirsiniz...Türk korku sinemasında gerek konu gerekse anlatım biçimi olarak devrim yapacak olan D@bbe’yi kaçırmamanızı öneririz...Uyarıyoruz, bundan sonra maillerinizi kontrol ederken dikkatli olun zira KIYAMET VİRÜSÜ D@BBE’NİN GENETİK VE QUANTUM FİZİĞİNE GÖRE BU GÜNLERDE VAR OLMA VE YAYILMA OLASILIĞI HAYLİ YÜKSEK!!!!



YAPIM EKİBİ :

HASAN KARACADAĞ (Yönetmen)

İnsanoğlu var olduğu günden beri korkularıyla yüzleşmekten çekinmiş fakat bu duyguyu içinden silip atamamıştır.Çünkü bütün korkuların temelinde ÖLÜM korkusu yatmaktadır.Peki ama neden?...Çünkü ölümden sonra ne olup biteceği hakkında hiç kimsenin inandırıcı hiçbir delili yoktur...Zaten dinlerin çıkış noktası da bu değil midir?...Hayata madde veya quantum anlamında baktığınızda aslında ölüm denilen birşeyin olmadığını görürsünüz...Çünkü hiçbir atom yapısı vardan yok edilemez...yani atom ölemez sadece form değiştirir...Dolayısıyla Ölüm kavramını var eden ve düşündürten şey Fizik değil Metafiziktir.Ve bu metafiziğin en güçlü silahı da bilinmeyenin insan ruhuna verdiği korkudan başka bir şey değildir...Bir korku filmi yaparken çıkış noktasının kesinlikle bu olması gerektiğini düşünüyorum...Sinemanın anlamı gerçek malzemeden hayal üretmek olduğuna göre Korku filminin görevi de benim için hayali malzemeyle gerçeklik etkisini izleyiciye verebilmektir.... D@bbe filminin nasıl ve ne zaman bir film fikri olarak kafamda var olduğunu enteresan bir şekilde hatırlamıyorum...Ama bu filmin benim için 2 önemli noktası var...birincisi insanlığın kıyameti kendi elinden üreteceğini iddia etmesi ikincisi de internet kavramının giderek nasıl bir yaratığa dönüştüğünü göstermeye çalışması... Japonyada bulunduğum süre içerisinde inanların kendi kültürleriyle olan organik ilişkisini ve bu ilişkinin sinemayı ilgilendiren tarafını inceleme fırsatı buldum..Bu konuda henüz net bir sonuca ulaşamamakla beraber yapacağım bir korku filmi olsa bile kendi kültürümden malzemeleri kullandığım zaman nasıl veriler elde ettiğimi gördüm ve sinemaya bir daha aşık oldum...D@bbe filminin korku sinemasına yeni bir takım varyasyonlar getirebileceği inancımı hala taşımaktayım...

[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
En son kokomela tarafından 02-12-2005 13:00 tarihinde düzenlendi, toplamda 2 kere düzenlendi.
Kullanıcı avatarı
kokomela
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 1642
Kayıt: 19-10-2005 10:45
Konum: İzmir

Mesaj gönderen kokomela »

Resim
Operadaki Hayalet - The Phantom Of The Opera

Oynayanlar: Gerard Butler , Emmy Rossum , Patrick Wilson , Miranda Richardson , Minnie Driver
Yönetmen: Joel Schumacher
Yapımcı: Jeff Abberley , Julia Blackman , Keith Cousins
Senaryo: Gaston Leroux , Andrew Lloyd Webber

Müzik: Andrew Lloyd Webber
Gösterim Tarihi: 16.12.2005



Ünlü İngiliz besteci Andrew Lloyd Webber’in “The Phantom of the Opera” “Operadaki Hayalet” adlı müzikali, ilk defa sahneye konuluşundan yaklaşık 20 yıl sonra beyazperdeye uyarlandı. Film 77’inci Oscar Sinema Ödüllerine 3 dalda aday gösterildi...
Andrew Lloyd Webber’in Operadaki Hayalet adlı müzikali, New York’ta Broadway ve Londra’da West End’de en uzun süre sahnelenen müzikallerden birisi olma ünvanını taşıyor. Tüm dünyada milyonlarca kişinin sahnede seyrettiği Operadaki Hayalet, şimdi de beyazperdede sinemaseverlerle buluşuyor.
Yönetmenliğini Joel Schumacher’in (Batman & Robin, A Time to Kill, Batman Forever, St. Elmo’s Fire) yaptığı film, ülkemizde önümüzdeki günlerde gösterime girecek
Filmin en büyük süprizi başrol oyuncuları. Daha önce ‘’Lara Croft: Cradle of Life ve Reign of Fire’’ gibi filmlerde izlediğimiz ‘’Gerard Butler’ın Phantom’u canlandırdığı filmde, Christine rolünü ise; 18 yaşındaki genç oyuncu ‘’Emmy Rossum’’ (Day After Tomorrow, Mystic River) canlandırıyor. Yardımcı rollerde ise; ‘’Patrick Wilson’’, ‘’Miranda Richardson’’, ‘’Minnie Driver’’ ve ‘’Simon Callow’’ gibi önemli isimler yeralıyor.
Müzikalin New York prodüksiyonu bugüne kadar 10 milyon fazla kişi tarafından izlendi ve 530 milyon dolar hasılat elde etti. Filmin de aynı başarıyı tekrarlayarak, hasılat rekorları kırması bekleniyor.

[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
Kullanıcı avatarı
kokomela
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 1642
Kayıt: 19-10-2005 10:45
Konum: İzmir

Mesaj gönderen kokomela »

ResimRüzgarın Çocukları - The GreatChallenge
(Les Fils Du Vent)

Oynayanlar: Châu BELLE DINH , Charles PERRIERE , Guylain N'GUBA BOYEKE , Laurent PIEMONTESI , Malik DIOUF
Yönetmen: Julien SERI
Yapımcı: Yves MARMION
UGC IMAGES
Senaryo: Estelle BAULT
Görüntü Yönetmeni: Michel TABURIAUX
Müzik: Bruno CHARLIER
Gösterim Tarihi: 30.12.2005
2004 - Fransa - 90 dak.


Yamakasi yedi yetenekli atletten oluşan bir gruptur. Kendilerine has ilginç bir spor geliştirmişlerdir ve bununla hayata meydan okumaktadırlar. Yüksek binalardan atlamakta, çatıdan çatıya çok tehlikeli sıçrayışlar gerçekleştirmekte, kısaca “hareketin sanatı”i diye adlandırdıkları ilginç bir spor dalı ile gerek fiziksel gerekse ruhsal olarak kendilerini geliştirmektedirler.

10 yıl önce varoşlarda ortaya çıkan ve birkaç yıl içinde hızla yayılan YAMAKASI Grup üyeleri YAMAKASI filminde başrollerde oynamışlardı. 2001 yılında tüm dünyada aynı adla vizyona giren film sinema seyircisi için ilginç ve güzel bir deneyim olmuş aksiyona yeni bir soluk getirmişti.

The Great Challenge’da ise yönetmen Julien Séri Yamakasi Grup ile tekrar birlikte çalışmış ve inanılmaz çatı sahneleri ile gerilimi tekrar tırmandırmayı başarmıştır. Bu kez Londra ve Bangkok’ta yapılan çekimlerle Fransız akrobatlar kendi suçlu kimlikleri ile de başetmeyi öğreneceklerdir.



Charles PERRIERE

Zengin bir endüstricinin oğludur ve dostları arasında babasının ona hiç vermediği sevgiyi bulmuştur.

Laurent PIEMONTESI

Arkadaş canlısı ve gezmeyi seven biri olan Laurent HongKong’a tur düzenlemeye karar verendir.

[ resmi görüntülemek için tıklayın ][ resmi görüntülemek için tıklayın ]
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
Kullanıcı avatarı
STeaM
Fast Friend
Fast Friend
Mesajlar: 480
Kayıt: 26-10-2005 21:00
Konum: CMS Shop
İletişim:

Mesaj gönderen STeaM »

birde KING KONG geliyor geçtiğimz aylarda sinemalarda fragmanlarını izledim. çok güzel hatta süper ötesi...
[img]http://img147.imageshack.us/img147/8503/sezaidmpe0rl1.jpg[/img]
[b][size=67]Sağ 2, Hemen Tepe, Sağdan 2, Tepe Sol, Sağ 1,5, Fren!!! Sol 3,5, Tepe Sol Kes 50, 50'de Fren, 2.Tepeyle Sol 4, Çıkışı 100!!!
[/size][/b]
Kullanıcı avatarı
kokomela
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 1642
Kayıt: 19-10-2005 10:45
Konum: İzmir

Mesaj gönderen kokomela »

Evet gerçekten süper bir film
Kullanıcı avatarı
kokomela
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 1642
Kayıt: 19-10-2005 10:45
Konum: İzmir

Mesaj gönderen kokomela »

ResimKing Kong
Vizyona Giriş Tarihi
16.12.2005
Türü
Aksiyon
Ülke
Yeni Zelanda / ABD
Yönetmeni
Peter Jackson
Oyuncular
Naomi Watts
Adrien Brody
Jack Black
Andy Serkis
Senaryo
Peter Jackson, Fran Walsh, Philippa Boyens
Müzik
Howard Shore
Görüntü Yönetmeni
Andrew Lesnie

Efsanevi gorilin görkemli dönüşü
1930 larda bir grup kaşif ile belgesel film yapımcısı, gerçekte varolmadığı söylenen, ama söylentilerde Sumatra yakınlarında olduğu belirtilen Kafatası Adası na doğru yola çıkarlar. Dev goril King Kong un da adada yaşadığı söylenmektedir. Ekip adaya ulaştığında, ada hakkında bilmedikleri pek çok şey olduğunu fark eder. Milyonlarca yıl öncesinden kalmış görünen adada, tarih öncesi döneme ait dinozor ve efsanevi goril King Kong da dahil olmak üzere çok çeşitli yaratıklar vardır. Adanın yerlilerinin sert tepkileriyle karşılaşan grup için, işler hiç de umulduğu gibi gitmemektedir...

17 Oscar kazanan Yüzüklerin Efendisi serisinin üç Oscarlı yönetmeni Peter Jackson, balta girmemiş ormanlardan alınıp uygarlığın göbeğine getirilen dev goril King Kong un trajik öyküsünü yıllar sonra yeniden sinemaseverlerin karşısına çıkarıyor. Orijinal King Kong, en iyi 100 filmden birisi olarak Birleşik Amerika Kongre Kütüphanesi ne bağlı Ulusal Film Arşivi ne alınmış, aynı kuruluş tarafından korunması gereken ulusal hazine listesine konulmuştu…

Sinema tarihinin klasikleri arasında yer alan King Kong un yeni çevriminin senaryosunu Oscar ödüllü Philippa Boyens, üç Oscar ödüllü Fran Wash ve Peter Jackson birlikte yazmışlar. Ekip senaryoyu yazarken, Cooper – Ernest B. Schoesdack ikilisinin yönettiği 1933 yapımı King Kong un Merian C. Cooper ve Edgar Wallace tarafından yazılmış orijinal öyküsünü temel almış. Filmin başrollerinde Jack Black, Naomi Watts (Ann Darrow), Adrien Brody (Jack Driscoll), Andy Serkis (King Kong & Lumpy), Jamie Bell (Jimmy), Kylie Chandler (Bruce Baxter), Jack Black (Carl Denham) ve Colin Hanks (Preston) kamera karşısına geçmiş.

Yüzüklerin Efendisi üçlemesini kendi ülkesi Yeni Zelanda da çeken Peter Jackson, King Kong un çekimlerini de burada gerçekleştirmiş. Filmin görsel efektlerinin tamamı, Yüzüklerin Efendisi üçlemesi için hazırladığı efektlerle Oscar kazanan Yeni Zelanda kökenli Weta Dijital ve Weta Workshop şirketleri tarafından hazırlanmış.

Yeni King Kong un çekimlerinin hemen hemen tamamı, gerçek ormanlar yerine stüdyo ortamındaki iç mekanlarda gerçekleştirilmiş. Balta girmemiş ormanlar ve 30 lu yıllar Amerika sının yaratılmasında görsel efektlerle maketlerin önemli işlevi olmuş. Jackson ve ekibi, gerçek yağmur ormanlarına gitmek yerine, kapalı mekanlarda son derece stilize yağmur ormanları yaratmışlar. Peter Jackson a göre, 1933 yapımı orijinal filmin görünümüne yaklaşmanın en iyi yollarından birisi buymuş.

Bir hayalin gerçeğe dönüşmesi
1933 te gösterime giren ilk King Kong filminin Peter Jackson ın hayatında çok önemli bir yeri olmuş. Sinema kariyerinin bile o film sayesinde başladığını belirten yönetmen, Eğer o filmi görmemiş olsaydım bugün yönetmen olmayabilirdim.! şeklinde konuşuyor. Filmin oyuncularından Andy Serkis le bir sohbeti sırasında kendisi için King Kong u yapmanın, Yüzüklerin Efendisi ni yapmaktan daha önemli olduğunu belirten yönetmenin, King Kong u yeniden yapma girişimde bulunmasının tarihçesi çok eskilere, henüz 9 yaşında bir çocuk olduğu yıllara kadar uzanıyor. 9 yaşındayken eski bir yatak çarşafına Manhattan görüntüsü resmi çizerek işe koyulan Jackson, dev gorilin tüylerini yapabilmek için de annesinin kürkünü parçalamış.

Yıllar içinde King Kong u yeniden yapma düşüncesi bir tutkuya, takıntıya dönüşmüş. Filmi yapma konusunda ilk büyük ve ciddi girişimini 1996-1997 yıllarında gerçekleştiren Jackson, Universal Pictures ile yaptığı haftalar süren görüşme maratonundan hayal kırıklığı içinde çıkmış. Ne var ki, Yüzüklerin Efendisi üçlemesinin getirdiği büyük başarıya Universal in yönetim kadrolarının değişmesi de eklenince, birkaç sene önce reddettikleri film için yönetmeni ikna etme çabası bu kez yapımcılara düşmüş. Teklife fazla düşünmeden evet diyen yöneten, böyle bir projeye kalkışırken önüne çıkacak her türlü zorluğun farkında olduğunu filmin setinde verdiği bir söyleşide şu şekilde ifade ediyor:

Herkes tarafından çok iyi bilinen bir filmi yeniden yapmaya kalkışınca takdirle karşılayanlar olduğu gibi olumsuz eleştiri yapanlar da mutlaka olacaktır. King Kong tarzındaki filmler, Yüzüklerin Efendisi ne kıyasla çok daha fazla gizli tehlike potansiyeline sahiptir. Ancak önemli olan bir rüyayı hayata geçirmektir. Bence tek ve asıl gerçek budur.

Farklı bir bakış açısı

Jackson ın King Kong u, kimi sahnelerde orijinal filme ithaf niteliği taşıyor olsa da, bazı noktalarda farklı yaklaşımlar sergilemekte. Orijinal filmden ayrışan noktaların başında, yeni filme saldırgan ve öfkeli dinozorlarla ilgili görkemli takip sahnelerinin eklenmesi geliyor. Ayrıca yeni filmde Ann Darrow ile dev goril arasında gelişen aşk öyküsüne de daha çok vurgu yapılmış.

Filmde oyun yazarı Jack Driscoll rolüyle kamera karşısına geçen Oscar ödüllü aktör Adrien Brody, bu yaklaşımı şu sözlerle yorumluyor Peter, Fran ve Philippa, orijinal filmde var olmayan birçok nüansı yaratmayı başardılar. Böylece film, sadece başı dertte bir sanatçı / oyuncu adayıyla dev gorilin öyküsü olmaktan çıkarak çok daha derin boyutlar kazandı.

[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]

Fragmanı
http://www.kingkongmovie.com/ef23952443 ... large.html
Kullanıcı avatarı
Ay_Yuzlu
Quick Friend
Quick Friend
Mesajlar: 64
Kayıt: 02-11-2005 16:33

Mesaj gönderen Ay_Yuzlu »

Kink Kong a herkes cok guzel diyor
][url=http://imageshack.us][img]http://img212.imageshack.us/img212/3350/kkbannerfrancemontecarlo0zv.png[/img][/url]
Kullanıcı avatarı
kokomela
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 1642
Kayıt: 19-10-2005 10:45
Konum: İzmir

Mesaj gönderen kokomela »

Resim
Yönetmen Mark Dindal
Senaryo Mark Kennedy, Mark Dindal
Oyuncular
Filmin Türü Animasyon, Aksiyon
Orijinal Adı Chicken Little
Yapımcı Firma Walt Disney
Yapım Yılı 2005
Yapım Ülkesi ABD
Orijinal Dili İngilizce
Filmin Süresi 81 dakika
Resmi Sitesi http://disney.go.com/disneypic..
Dağıtıcı Firma UIP
Vizyon Tarihi 09.12.2005

Cesur civcivimiz geçen macerasında yerle bir olan karizmasını kurtarmaya kararlıdır. Kasabada kaosa yol açan meşe palamudu olayının üzerinden bir yıl geçmiştir. Kasabanın beyzbol takımına katılmayı kafasına koyan Cesur Civciv, böylelikle geçmişi unutturmayı ve babasının saygısını yeniden kazanmayı umut etmektedir. Beyzbol takımını zafere taşımayı başararak kasaba halkının gözdesi olur. Artık kabus dolu eski günler geride kalmış gibidir.

Ancak şampiyon civcivimizin başından felaketler eksik olmaz. Gökyüzünden kafasına yine birşey; düşmüştür. Kafasına düşen o şey ise bir uzaylı yaratıktır. Korkuya kapılır ama isminin tescilli deliye çıkmış olması nedeniyle olup biteni hiç kimseye anlatmaya cesaret edemez. Kasabayı yeniden paniğe sürüklememek için bu işi en yakın arkadaşları Runt of the Litter, Abby Mallard ve Fish Out of Water ile beraber çözmeye karar verir. Hiç kimseyi ürkütmeden dünyayı kurtarmak için faaliyete geçer. Dünyamızı kurtarmak bu kez küçük bir civcive ve arkadaşlarına düşmüştür.

Gerilim, kaos ve dolu dolu kahkahanın hepsi ve daha fazlası Chicken Little Cesur Civcivde...

Walt Disney Picturesın sunduğu Chicken Little Cesur Piliçin yönetmenliğini Mark Dindal üstlendi. Senaryosunu Mark Kennedy ile Mark Dindalın beraber yazdığı filmin yapımcılığını Randy Fullmer gerçekleştirdi. Müziklerini ise, 2004 yılında The Passion of the Christ adlı filmdeki çalışmasıyla Oscar adaylığı alan ünlü besteci John Debney hazırladı. Filmin müziklerinden oluşan soundtrack albümünde Barenaked Ladies, John Ondrasik, Patti LaBelle, Joss Stone ve Cheetah Girls gibi günümüzün en popüler şarkıcı ve grupları yer aldılar.

Chicken Littleın seslendirme kadrosunda da birbirinden ünlü yıldızlar görev yaptı. Filmin baş karakteri olan Chicken Littleın seslendirmesini, Scrubs adlı televizyon dizisiyle adını duyuran Zach Braff üstlendi. Sevimli kahramanımızın eski beyzbolcu babası Buck Cluck karakterini ise, Pretty Woman ve The Princess Diaries gibi filmlerin ünlü yönetmeni Garry Marshall yaptı.

Cesur Civcive her fırsatta akıl hocalığı yapan güzel arkadaşı Abby Mallardın sesini de ünlü kadın oyuncu Joan Cusack verdi. Kümesin en küçük boylu (!) üyesi sevimli domuz Runt of the Litterın seslendirmesi görevini Steve Zahn aldı. Filmin konuşmayan balık karakteri Fish Out of Waterın çıkardığı birtakım sesler, beş galonluk bir su tankı ve bir pipet yardımıyla filmin kurgucusu Dan Molina tarafından hayata geçirildi. Cesur Civcivin düşmanı Foxy Loxynin seslendirmesini ise, Sex and the City ve Strangers with Candy gibi programların popüler starı Amy Sedaris üstlendi.
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
Kullanıcı avatarı
kokomela
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 1642
Kayıt: 19-10-2005 10:45
Konum: İzmir

Mesaj gönderen kokomela »

Resim
36 QUAI DES ORFÈVRES

Oynayanlar: Daniel AUTEUIL , Gérard DEPARDIEU , André DUSSOLLIER , Roschdy ZEM , Valeria GOLINO
Yönetmen: Olivier MARCHAL
Yapımcı: Cyril COLBEAU-JUSTIN , Jean-Baptiste DUPONT , Franck CHOROT
Senaryo: Olivier MARCHAL , Franck MANCUSO
Görüntü Yönetmeni: DENIS ROUDEN
Müzik: Erwann KERMORVANT
Gösterim Tarihi: 02.12.2005

Fransız sinemasının 2004 yılı yapımlarından biri olan 36 QUAI DES ORFÈVRES büyük oyuncular Daniel Auteuil ve Gérard Depardieu’yu karşı karşıya getiren gerilim filmi ...
Paris’in gölgelerle örtülü organize suç ile örülmüş gerilimli sokaklarından bir hikayeyi beyaz perdeye usta oyunculuklarla getiren filmin yönetmeni Olivier Marchal .
Film amirleri tarafından birbirlerine karşı kullanılan ve en azılı suç örgütünü ele geçirmek için bir yarışa sokulan iki usta polis Vrinks (Auteuil) ve Klein’ın (Depardieu) öyküsünü anlatıyor. Her iki polis de başarıya ulaşmak ve diğerini zor duruma sokmak için yeraltındaki kaynaklarını korkusuzca kullanırlar....Fakat yarışın tam olarak ne zaman bittiği ve nasıl sonlandığı hakkında kimsenin bir fikri yoktur.
Paris’in karanlık arka sokaklarını gümüş ve siyah tonlarıyla birleştiren ve Fransız sinemasının geleneksel suç filmlerine muhteşem bir örnek teşkil eden 36 QUAI DES ORFÈVRES’nin diğer oyuncuları ise; Valeria Golino, André Dussollier ve Roschdy Zem.
Film En İyi film , En İyi Yönetmen, En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu En İyi Kadın Oyuncu, En İyi Senaryo, En İyi Kurgu ve Ses dallarında toplam 8 kez César Ödülüne aday gösterilmiştir.
Filmin senaryosu Dominique Lousieau ve Franc Mancuso’ya , yapımcılığı Jean Baptiste Dupont’a , Görüntü Yönetmenliği Denis Rouden’e müzikleri ise Erwan Kermorwant’a ait.


OYNAYANLAR :

Daniel AUTEUIL

Disparus, Les (2006) ,Entente cordiale, L' (2006) ,Doublure, La (2006) ,N - Napoléon (2006) Peindre ou faire l'amour (2005) ,Caché (2005) , Un reste, l'autre part, L' (2005) , 36 Quai des Orfèvres (2004) Pourquoi (pas) le Brésil (2004) ,Nos amis les flics (2004) Sotto falso nome (2004) Clefs de bagnole, Les (2003) Après vous (2003) , Rencontre avec le dragon (2003) Petites coupures (2003) Adversaire, L' (2002) ,Vajont - La diga del disonore (2001) Placard, Le (2001) , Sade (2000) Veuve de Saint-Pierre, La (2000) Mauvaise passe (1999) , The Lost Son (1999) Fille sur le pont, La (1999) Bossu, Le (1997) Lucie Aubrac (1997) Passage à l'acte (1996) Voleurs, Les (1996) Huitième jour, Le (1996) Sostiene Pereira (1996) Une femme française Séparation, La (1994) Reine Margot, La (1994) Ma saison préférée (1993) Un coeur en hiver (1992) Ma vie est un enfer (1991) Lacenaire (1990) Romuald et Juliette (1989) Quelques jours avec moi (1988) Manon des sources ,Jean de Florette (1986) Paltoquet, Le (1986) Amour en douce, L' (1985) Palace (1985) Arbalète, L' (1984) Fauves, Les (1984) P'tit con (1984) ,Indic, L' (1983) Que les gros salaires lèvent le doigt! (1982) Emmenez-moi au théâtre: Apprends-moi Céline , Pour 100 briques t'as plus rien... (1982), T'empêches tout le monde de dormir (1982) , Sous-doués en vacances, Les (1982) Hommes préfèrent les grosses, Les (1981) , Calvaire d'un jeune homme impeccable, Le (1981) (TV) Clara et les Chics Types (1981) .

Gérard DEPARDIEU

Knights of Manhattan (2006) ,Astérix aux jeux olympiques (2007), Michou d'Auber (2006) Quand j'étais chanteur (2006) Amici miei '400 (2006) Last Holiday (2006) Olé (2005) Combien tu m'aimes? (2005) "Rois maudits, Les" (2005) Boudu (2005) Je préfère qu'on reste amis (2005) Vie de Michel Muller est plus belle que la vôtre, La (2005) Temps qui changent, Les (2004) 36 Quai des Orfèvres (2004) Nouvelle-France (2004) San Antonio (2004), RRRrrrr!!! (2004) Volpone (2003) Clefs de bagnole, Les (2003) Tais-toi! (2003) Nathalie... (2003) Bon voyage (2003) Crime Spree (2003) Pacte du silence, Le (2003 Ruy Blas (2002) Blanche (2002) .... "Napoléon" (2002City of Ghosts (2002) Between Strangers (2002) Aime ton père (2002) I Am Dina (2002)Astérix & Obélix: Mission Cléopâtre (2002) Streghe verso nord (2001) Vidocq (2001) CQ (2001) Concorrenza sleale (2001 Placard, Le (2001) 102 Dalmatians (2000) Zavist bogov (2000) Bérénice (2000) "Misérables, Les" (2000) Vatel (2000) Acteurs, Les (2000) Tutto l'amore che c'è (2000) Mirka (2000) .

André DUSSOLLIER

Un ticket pour l'espace (2006) Ne le dis à personne (2005) Lemming (2005) .... Mon petit doigt m'a dit... (2005) Ils voulaient tuer de Gaulle (2005) 36 Quai des Orfèvres (2004 Un long dimanche de fiançailles (2004) Agents secrets (2004) Suzie Berton (2004) Pas sur la bouche (2003) Tais-toi! (2003) Effroyables jardins (2003 Légende de Parva, La (2003) 18 ans après (2003) Tanguy (2001)Vidocq (2001) Chambre des officiers, La (2001) Fabuleux destin d'Amélie Poulain, Le (2001Un crime au paradis (2001) Dette, La (2000) Aïe (2000) .... Acteurs, Les (2000) Scènes de crimes (2000)N Sade en procès (1999) Enfants du marais, Les (1999) Voleur de vie (1998"Vérité oblige" (1997) On connaît la chanson (1997) Un air si pur... (1997) Quadrille (1997) Quand le chat sourit (1997) Notre homme (1996) "Belle Époque" (1995) Romanzo di un giovane povero (1995)

Roschdy ZEM

Californie, La (2006) Indigènes (2005) Petit lieutenant, Le (2005) Camping à la ferme (2005) Piège, Le (2005) Va, vis et deviens (2005) 36 Quai des Orfèvres (2004) Ten'ja (2004) Ordo (2004) À quoi ça sert de voter écolo? (2004) Clefs de bagnole, Les (2003) Filles uniques (2003) Sansa (2003) Chouchou (2003) Monsieur N. (2003) Merci Docteur Rey (2002) Blanche (2002) Raid, Le (2002) Dreams of Trespass (2002) Change moi ma vie (2001) Ma femme est une actrice (2001) Betty Fisher et autres histoires (2001) Origine du monde, L' (2001) Little Senegal (2001) Pas d'histoires! (2001) Elie annonce Semoun (2000) Sauve-moi (2000) Stand-by (2000) Parenthèse enchantée, La (2000) Ma petite entreprise (1999) Medina, El (1999) Petits souliers, Les (1999) Alice et Martin (1998) Louise (Take 2) (1998) Vivre au paradis (1998) À vendre (1998)

Valeria GOLINO

Lezioni di volo (2006) Olé (2005 Texas (2005) Guerra di Mario, La (2005) 36 Quai des Orfèvres (2004) Alive (2004) San Antonio (2004) Prendimi e portami via (2003) , "Julius Caesar" (2002) Frida (2002) Respiro (2002) Inverno, L' (2002) Hotel (2001) Controvento (2000 Ivans xtc. (2000) Things You Can Tell Just by Looking at Her (2000) Tama, To (2000) Tipota (1999) Harem Suare' (1999)

YAPIM EKİBİ :

Olivier MARCHAL (Yönetmen)

1. 36 Quai des Orfèvres (2004)
2. Gangsters (2002)
3. Un bon flic (1999)
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
Kullanıcı avatarı
DiLeMmA
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 3422
Kayıt: 02-02-2005 00:28

Mesaj gönderen DiLeMmA »

Bu ay galiba bi sürü filme gidicem :)
Başkaları gitmiş olur, gidince;
Bir sen yakınsın, uzakta kalınca..
Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

Kimler çevrimiçi

Bu forumu görüntüleyen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 1 misafir