....:::vampirler:::.......

Tüylerimizi ürpertecek yazılar, gerçekte yaşanmış korkunç olaylar, Efsaneler, Metafizik, Komplo Teorileri, Parapsikoloji.
ilmurat
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 3117
Kayıt: 19-09-2005 09:30

....:::vampirler:::.......

Mesaj gönderen ilmurat »

Wampirlik efsanevi bir konu…uydurma ,fantastik ayal ürünü gibi geçiştirilmeler yapılsa da düzerinde durulması gereken ciddi bir konu bence…



İçinde bu ruhu taşıyan “Wampirella” lar dan biri olarak... elinde salt bu konuya ait doküman resim bilgi,yazı, şiir,felsefe, slayt, flash ve daha pek çok ne varsa , envanter bulunan arkadaşları bu tarafa alayımJ ….Böylece karşılıklı bilgi alışverişiyle merak edilenler ve görsel şahaserleri birlikte yaşayalım…

Wampirlerin dünyasıyla ilgili bilinmeyenler..Tanımlar..Tarihçe...Çok özel resimler...Biyografiler...Hepsi burda...



Heyy var mı içinizde bu ruhu taşıyan ya da bu konuyla ilgilenen?? Wampir & Wampirella’ lar buyurun bu taraftan….:)

[img]http://smilies.sofrayt.com/^/aiw/vampire.gif[/img]
LaDyDraCuLa



Vampir Efsanesi:

Efsane, ilk vampirin kendi kardeşinin hayatını alan Caine olduğunu söyler. İlk katil, Tanrı tarafından lanetlenip sürüldü. Bundan böyle güneş ışığı canını yakacak, susadığında kan içecekti. Caine'in acı dolu yalnızlığı Lilith ile tanışıncaya kadar sürdü. Lilith güçlü bir büyücüydü ve Caine'le birlikte olduğu zaman boyunca ona bedenindeki kanı nasıl kullanacağını, nasıl kendi türünü yaratacağını gösterdi. Caine laneti başkalarına da yaymak istemedi. Ama yalnızlığı karanlık bir bulut gibi git gide daha da büyüdü. En sonunda o kadar dayanılmaz oldu ki, kendine üç tane "türdeş" yarattı. İkinci neslin üç vampiri, on üç vampir daha yarattılar. Caine'in on üç torunu insanoğlunu amaçları için istedikleri gibi kullanmaya, onları yalnızca besin ve piyon olarak görmeye başladılar. Caine'in öfkesi büyüdü ve yeni bir neslin yaradılışını yasakladı. İnsanlar ve vampirlerin birlikte yaşayacakları bir şehir kurdu. Yeryüzündeki ilk şehri...

Şehirdeki barış uzun sürmedi. Caine'in torunları yasağa uymadılar, insanlar tekrar onların kurbanları oldular. Bir gün şehrin üzerine büyük bir lanet geldi. Ne olduğunu efsane bilmez, kimi doğal afet der; kimi yok edici bir büyü; kimi de Tanrı'nın gazabı... Tek bilinen Caine'in ve oğullarının felaketten sonra yok oldukları ve bir daha asla görünmedikleri. Antediluvian olarak anılan, geriye kalan o üç vampir, kendi nesillerini yaratmaya başladılar. Güçleri ve zayıflıkları çocuklarına geçti ve böylece klanlar oluştu. Klanlar tarihin ilk çağlarından beri tüm dünyaya yayılıp "avları ve hizmetkarları"nı yönetmeye başladılar. Varlıkları hep bilindi ama asla yüksek sesle söylenmedi. Gölgeler arasında gezdiler, susuzluklarını dindirdiler, güçle, büyüyle, entrikayla hep yönettiler. Karanlık çağlara kadar...

Orta çağda vampirlerin sayısı çok arttı. Güçleri öylesine artmıştı ki bir kısmı ölümcül bir hata yaptılar: gizliliği ihmal ettiler. Kulaktan kulağa fısıldanan yaratık hikayeleri git gide daha gerçek, daha ete kemiğe bürünür oldular. Başlangıçta bir grup rahibin kurduğu engizasyon, kendilerine katılan yığınla insanla güçlendi. Sayısız insan, ellerinde kazıklar ve meşalelerle artık bir masal olmayan yaratıkları arıyor, kölelik ve korkuyla geçen onca yılın öcünü alıyordu. Olanca güçlerine karşın, vampirlerin büyük kısmı kalabalık gruplar karşısında direnemediler ve birbiri ardına linç edildiler.

Engizasyonun baskısının ağırlaştığı bu zamanlarda, artık insan kanıyla tatmin olmayan yaşlıların yiyeceği olmak üzere yaratılan genç vampirler efendilerine karşı direnişe geçtiler. Avrupa'da bir grup asi, efendilerinin kendilerini kontrol etmelerini sağlayan gizli güçlerin sırrını çözdüler. Vampirler hem yeni direnişle, hem de engizasyonla uğraşmak zorunda kaldılar.

15. yüzyılda vampirlerin en zor zamanlarında kurulan on üç klanın yedisi "Camarilla" adı altında birleştiler. Örgütlü bir hareketle direnişi bastırdılar, tekrar gizliliği esas aldılar ve Caine'den kendilerine miras kalan altı kurala uyacaklarına dair söz verdiler.

O günden sonra vampirler en iyi gizlenme yolunun, ölümlüleri kendilerinin var olmadıklarına inandırmak olduğunu öğrendiler ve tekrar bir efsane oldular. Bugün hala aramızdalar. Biz ölümlüler ısırılana kadar buna inanmasak da...

Kural Bir : Gizlilik
Gerçek yüzünü kandan olmayanlara göstermeyeceksin. Bu senin kan üzerindeki haktan vazgeçmen demektir.

Kural İki : Bölge
Senin bölgen senin meselendir. Diğerleri senin bölgende ana saygı göstermelidirler. Kimse senin bölgende sana karşı gelemez.

Kural Üç : Nesil
Başka birini ancak yaşlıların onayıyla yaratabilirsin. Eğer izin almadan başkasını yaratırsan, yarattığın seninle birlikte öldürülür.

Kural Dört : Sorumluluk
Yarattığın senin kendi çocuğundur. Onu serbest bırakana dek sen yönetmelisin. Onun günahları senden sorulacaktır.

Kural Beş : Konukseverlik
Bir başkasının bölgesine saygı göster. Yabancı bir şehre gidersen kendini yöneticisie tanıt. Onun onayı olmadan sen hiçsin.

Kural Altı : Yok Etme
Kendi kanından birini yok etmeyeceksin. Yok etme hakkı ancak yaşlılara aittir. Yalnızca en yaşlı olan kan avı için onay verebilir.

Kan Avı : Yaşlıların onayı ile bir vampirin ölüm emrinin verilmesi. Kan avı başlatıldığı takdirde o vampir görüldüğü yerde öldürülür.
[scroll][color=brown][b]G İ T T İ M[/b][/color][/scroll]
ilmurat
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 3117
Kayıt: 19-09-2005 09:30

Mesaj gönderen ilmurat »

[img]http://smilies.sofrayt.com/^/aiw/vampire.gif[/img]
Korkunun Tarihi

Aslında esas korkutucu kısım yeni geliyor.Viktorya dönemi İngiltere için çok ilginç bir dönemdi her açıdan. Bir kere endüstri devrimi yeni sınıflar yaratmış, bu sınıflar ise kendi ahlak yapılarını ve değerlerini yanlarında getirmişlerdir. Toplum ahlaki yapısını cinselliğin tamamen gizlenmesi üzerine kurmuştur. Cinsellik yasak ve ayıptır, bundan bahsedilemez, yazılamaz, ancak gizli saklı olarak ima edilebilir. İşte böyle bir yapı içerisinde korku faktörü gizli bir cinselliği kamufle etmek için yoğun bir şekilde konuyla ilgisi olmayan birçok yazar tarafından kullanılmıştır. Bu yazarların en ilginci Amerikan asıllı İngiliz roman yazarı Henry James'tir. James en önemli eserlerinden sayılan Turn of the Screw isimli kısa romanında görünürde bir hayalet hikayesi anlatır. Eski uşağın hayaleti evin çocuklarını rahatsız etmektedir ve bu hayalet ancak mürebbiyeye görünmektedir. Roman ilerledikce, yazar açıkça söylemese bile, tutcu bir çevrede yetişmiş olan genç mürebbiyenin cinsel baskılarla hayaller gördüğü, evin genç oğlunun ise uşakla eşcinsel bir ilişki yaşadığı görülmeye başlanır, ancak bunların hiçbiri açıkca yazılmaz.
İşte bu gizlilik içinde bütün korku edebiyatının en seksüel yaratığı vampir ortaya çıkmıştır. Önce neden böyle düşündüğümü açıklayayım. Vampirin temel silahını herkes bilir.Ağzı yani dişleri. Şimdi ısırma eylemi doğrudan cinselik taşımıyor denilebilir ama vampir filmlerinde görülen beslenme sahneleri oral seksi çağrıştırmıyor diyen ölümlülerin özellikle Bram Stoker's Dracula'sındaki üç kadın vampir sahnesini hatırlamalarını isterim. Hiç dikkat ettiniz mi, vampir kadınlar hep çok güzel ve seksi, erkekler ise yakışıklıdır. Neden dersiniz? Çoook eskilere dayanır bu, sinemadan çok önceye.
Babil ve Asur çok lanet yerlermiş, her türlü pislik hala oradan çıkıyor. Örneğin The Exorcist filminin şeytanı Pazuzu oradan gelme , eski tanrılarından birçoğu kötülüğü temsil eden varlıklar olmuş. Dünyanın başına incubus ve succubus denilen yaratıkları bunlar dolamış. Bu yaratıklar ki birincisi kadınların diğeri erkeklerin rüyalarına girip onları cinsel açıdan yoldan çıkartırmış. Aynı vampirlerin gece gelip sözde kan emmeleri gibi.
Vampir inanışlarının bir çok kökeni vardır yukarıda bahsettiğim varlıklar gibi ancak bu inanışın hemen hemen bütün halklarda olduğunu göz önünde bulundurursak yalnız batıl inanç deyip geçmek çok akıllıca olmaz sanırım. Bazı tıbbi durumlar da dahil her faktör göz önüne alınarak inceleme yapılmalıdır. Örnek vermek gerekirse tıpta vampirizm diyebileceğimiz epilepsi, ve katalepsi gibi bazı rahatsızlıklar, erken gömülme gibi bazı hatalar bu efsanenin yayılmasına neden olmuş olabilir.Özellikle katalepsi, ölü zannedilen kişinin koma durumundan uyanması, eğer gömülmüş ise mezardan çıkmaya çalışması ilginç bir nedendir. Her türlü ölü uyanması son derece korkutucu olmuştur ama bu korkunun temelinde bilinmeyenden, eski dinlerde olan ataların ruhlarından korkmak ve en eski kayıtlarda bile bulunan vebalı hastanın kurtulup uyanması yatabilir. Dev vampir yarasaların kan emmeleri daha sonraki vampir imajını yaratırken bu korkunun temelini atmış olabilir.
Ama hala neden bütün halklarda birçok isimlerde, Malaysiya'da Bajang, Bulgaristan'da Obour(bizim bildiğimiz obur), Yunanistan'da Vrykolakas, Rusya'da Vieszcy, Yugoslavya'da Dhampir, Türkiye'de Hortlak ve Macaristan'da Dhampir diye tanımlaması, bütün bu yaratıkların aynı davranışları göstermesi son derece ilginçtir. Vampir olma nedenleri de benzer olmakla birlikte farklı yaratıcılıktadırlar. Yani sadece bir vampir ısırınca vampir olunmuyor, intihar etmekten başlayan bir dizi neden vampir yapabilir sizi.



[img]http://smilies.sofrayt.com/^/aiw/vampire.gif[/img]


Wampirlerin özellikleri...

1. Daha duyarlı duyu organları

- Karanlıkta Görebilme
- Daha gelişmiş renk tayfı
- Hassas Duyum
- Geliştirilmiş koku alma duyusu

2. Gelişmiş fiziksel güç

3. Geliştirilmiş hareket-çabukluk

4. Kısa mesafede biçim değiştirmeden yüksek süratte uçuş kabiliyeti

5. Yaraları çok hızlı iyileştirme, İnsan hastalıklarına karşı direnç

6. İnsanlar ve daha zayıf vampirler üzerinde hipnotik kontrol.

7. Diğer varlıkları karizmaları ile kontrol etme.

8. Ekstra Duyarlı Ten ve olaylara karşı önsezi

9. Yarasa şekline dönüşebilme

10. Toprakta eriyerek kaybolma.

11. Sise dönüşerek kaybolma

12. Yarasa,köpek,kurt gibi hayvanları kontrol etme yetisi

13. Duvara tırmanma kabiliyeti

14. Doğa elementlerinden ateş ve su hariç rüzgar, yağmur, yıldırım, şimşek gibi olguları kontrol

[img]http://smilies.sofrayt.com/^/aiw/vampire.gif[/img]
[scroll][color=brown][b]G İ T T İ M[/b][/color][/scroll]
ilmurat
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 3117
Kayıt: 19-09-2005 09:30

Mesaj gönderen ilmurat »

Vampirleri nasıl açıklayabiliriz? Efsane mi yoksa sadece bir söylence mi, bir romantiğin veya gotik yazarların yazdığı bir hikaye mi?Ya da vampirler gerçek mi?

Vampir hikayeleri ne zaman başladı? Diğer bir çok efsane gibi başlangıç tarihi tam olarak bilinmiyor; ama vampir hikayesinin kanıtı Mezopotamya’daki Tigris (Dicle) ve Euphrates (Fırat) nehirlerinin yakınındaki Kildani’de, kil yada taş tabletlerin üzerine yazılmış Asur yazıtlarında bulunmuş olabilir. Kildaniler diyarına, İncil’de geçen Abraham'ın asıl evi olan "Ur of the Chaldeans" da denir. Vampirlerle ilgili söylenceler Akdeniz’deki Mısır, Eski Yunan ve Roma uygarlıkları boyunca süregelmiştir. Eski Yunanlılar, çocuklarını yiyen ve kanlarını içen strigae veya lamiae'ya inanırlardı. Lamia mitolojide Zeus'un aşığı olarak geçer, fakat Zeus'un karısı Hera ona karşı savaşmıştır. Lamia delirmiş ve kendi dölünü öldürmüştür. Daha sonra da geceleri diğer insanların çocuklarını da aynı şekilde öldürmek için avlanmıştır. Ve bunun gibi tarihte izine rastlayabileceğimiz vampir hikayeleri mevcuttur.

Bram Stoker'ın anıtsal eserinin yanı sıra,19.yy.'da vampirler hakkında yazılmış başka eserlerde vardır. Fakat yazılmış bütün hikayeler arasında Bram Stoker'ın "Drakula"sı en iyi vampir hikayesidir. Bir yüzyıldan daha fazla zaman sonra bugün bile 1897'de yarattığı Drakula en çok bilinen vampir imajıdır. Yine de aslında 2 Drakula vardı. Biri Stoker'ın uydurma yaratığı,diğeri ise gerçekte yaşamış olandı. Gerçek olan Vlad Tepeş, kazıklı Vlad ya da şeytan anlamına gelen Drakul olarak biliniyordu. Aynı zamanda O'na "Drakul'un oğlu"anlamına gelen Drakula da deniliyordu. Vlad Drakula 15.yy'da yaşamış gerçek bir Romanya prensiydi. Ordusunu Türklere karşı kışkırtmakla ünlüydü. Romanya'da bugün bile O'na bir kahraman gözüyle bakılmaktadır. Kahraman olmasının yanı sıra Vlad bir seri katil ve en favori öldürme şekli kazığa geçirmek olan canavar ruhlu bir adamdı.Bu bir çeşit çarmıha germe işlemiydi,ama kurban çarmıha asılmak yerine uzun,sivri bir sırıkla alttan kazığa geçiriliyordu. Diğer bir şekilde söyleyecek olursak kazık vücudu dikey bir şakilde geçerdi. Daha sonra bu bir orman dolusu vücut,onları seyretmekten ve kulak tırmalayıcı seslerini dinlemekten zevk alan Vlad Drakula için sergilenirdi. İddiaya göre Vlad bir keresinde 20.000 Türkü bu şekilde öldürüp düşmanlarını korkutup uzak tutmak için kazığa geçirilmiş tüm bedenleri bostan korkulukları gibi sıra sıra dizmişti. Vlad caniliğini sadece kurbanlarını kazığa geçirmekle sınırlandırmıyor aynı zamanda onları pişirip doğramaktan da zevk alıyordu. Bram Stoker eserini yazarken yaptığı araştırmalar, araştırdığı kişilikler arasında en çok Vlad’tan etkilenmiş ve bitirmiş olduğu “Vampir” isimli kitabının adını “Drakula” olarak değiştirmiştir. Sonuç olarak insanlık tarihinde vampirler veya insan kanı ile beslenen yaratıkların efsaneleri belirli dönemlere damgalarını vurmuşlardır. Bütün bunlardan sonra bugün birçoğumuza saçma gelen bu hikayeler insanların akıllarına az da olsa “Efsane mi yoksa gerçek mi?” sorunu getirmiyor değil.




[ resmi görüntülemek için tıklayın ]

ILK VAMPİR CAİNE

Tarihin ilk zamanlarında, Adem ve Havva evlendi ve 3 tane oğulları oldu. Caine,Abel ve Seth.İlk doğan Caine, bitkileri yetiştirdi.Onları suladı ve büyüttü, hayat verdi.İkinci doğan Abel hayvanlara baktı.Onları besledi ve büyüttü.
Bir gün Adem iki oğluna şöyle dedi."Caine,Abel; Yukardaki için birer kurban gerekli..."
Caine,Yukardaki için en tatlı meyvalarını, en olgun bitkilerini getirdi.
Abel,Yukardaki için en genç,en güçlü hayvanını getirdi.
İki kardeşte kurbanlarını Adem'in altar'ına koydular ve ateşe verdiler. Duman onları yavaşça yukarı doğru götürdü. Abel'in kurbanı tatlı bir koku yaydı ve kabul edildi.Caine'inki ise kabul edilmedi ve Caine sert bir şekilde azarlandı.
İlk doğan ağlamaya başladı, gece gündüz Yukarıdaki'ne dua etti.
Adem kurban vaktinin yeniden geldiğini söyledi. Abel yine en güçlü ve genç hayvanlarından birini öldürdü. Caine ise eli boş geldi, çünkü kurbanının istenmeyeceğini biliyordu.
Abel şöyle dedi: "Caine, neden bir kurban getirmedin?"
İlk doğan gözleri yaşlı bir şekilde kardeşinin kalbine mızrak saplayarak onu kurban etti, hayatta en çok sevdiği şeyi...
Yukardaki onu cennetten attı, ve Nod denilen bir yere sürgün etti.Caine karanlıkta yanlız kalmıştı.Açtı, üşüyordu ve ağlıyordu...Karanlığın içinden tatlı bir ses geldi.Siyahlar içinde bir kadın Caine'e doğru yaklaştı:
"Hikaye'ni biliyorum, Nod'lu Caine. Açsın,bende yemek var.Üşüyorsun, bende kıyafetler var.Üzgünsün,bende rahatlık var."
"Benim gibi lanetli birini niye rahatlatasın? Neden giydiresin? Neden besleyesin?"
"Ben senin babanın ilk karısıyım. Yukardakine karşı geldim ve özgürlüğü karanlıklarda buldum.Ben Lilith'im.
Bir zamanlar bende üşüyordum.Benim için sıcaklık yoktu.Bir zamanlar bende açtım,benim için yemek yoktu.Bir zamanlar bende üzgündüm, benim için rahatlık yoktu..."
Lilith Caine'i ağırladı ve onu besledi,rahatlattı.Caine onun evinde bir süre kaldı ve birgün ona sordu:
"Sadece karanlıktan, bu evi nasıl yaptın? Nası kıyafetler yarattın? Nası yiyeceklerini yetiştirdin?"
Lilith gülümsedi ve cevap verdi:
"Ben uyandım. Bu sayede istediğim gücü yaratıyorum."
"Beni de uyandır Lilith, benim de güce ihtiyacım var.Bende kendi evimi, giysilerimi,yiyeceklerimi yaratmalıyım."
"Uyanmanın sana ne yapacağını bilmiyorum. Sen baban tarafından lanetlendin. Ölebilirsin, sonsuza kadar değişebilirsin."
"Güç olmayan bir yaşamın ne önemi var? Sen olmadan ben ölürüm,ama senin kölen olarak yaşayamam."
Lilith Caine'i seviyordu.Bunun olmasını istemesede Caine'in istediğini yaptı ve Caine'i uyandırdı. Bileğinden gelen kanı bir kaba koydu ve Caine'e içirdi.Caine Abyss'e düştü, o kadar uzun süre düştüki bu ona sonsuzluk gibi geldi. Gözlerini açtığında karanlık bir yerdeydi.
Karanlığın içinde Caine parlak bir ışık gördü. Gecede parlayan ateş, Michael, Kutsal Ateşin koruyucusu ona gelmişti, ve şöyle dedi:
"Adem ve Havvanın oğlu,suçun büyük ama babamın bağışlıyıcılığı da çok büyük. O seni affetti."
Caine cevap verdi;
"Yukardaki'nin acımasıyla değil ancak kendi vicdanımla gurur içinde yaşayabilirim!." ve reddetti.
Ve Michael ona ilk lanetini verdi:
"Bu diyarlarda gezdiğin sürece, sen ve senin çocukların ateşten korkacak. Ateşim sizin derinizi yakacak ve sizi mahvedecek."
O gecenin sabahında,ufuktan Raphael göründü.Güneşin koruyucusu.Caine'e şöyle dedi :
"Adem'in oğlu,Havva'nın oğlu, kardeşin Abel cennetten senin günahlarını affetti.Tanrının bağışlamasını kabul etmeyecek misin?"
Caine cevap verdi:
"Abel'ın bağışlaması bir şey ifade etmez.Ancak ben kendimi affedebilirsem gerçekten affolmuş sayılırım!." ve reddetti.
Ve Raphael ona ikinci lanetini verdi:
"Bu diyarda gezdiğin sürece sen ve senin çocukların gün doğuşundan korkacak.Güneşin ışınları sizi ateş gibi yakacak.Şimdi git ve karanlık bir yere saklan,güneşin gazabını hissetmemek için."
Caine kaçtı ve karanlık bir mağraya saklandı ve orda uyudu.Uyandığında ölüm meleği Uriel onu kanatlarının arasında tutuyordu. Caine'e şöyle dedi:
"Adem'in oğlu,Havva'nın oğlu,Tanrı senin bütün günahlarını bağışladı, kabul et ve bütün lanetlerinden kurtul."
Caine cevap verdi :
"Tanrının bağışlamasıyla değil,kendi bağışlamamla yaşayacağım.Ben benim. Yaptıklarımı yaptım.Bu asla değişmeyecek!"
Ve Tanrının kendisi,Uriel'ın ağzından Caine'a son lanetini verdi:
"Sen ve senin çocukların, bu diyarda gezdiği sürece karanlığa tutunacaklar. Sadece kan içecekler.Sadece kül yiyecekler.Ölümde olacakları gibi olacaklar,ama ölmeyecekler ve hep yaşayacaklar.Son günlere kadar dokunduğunuz her şey yok olacak."
Bu lanetle Caine acı bir çığlık attı. Gözlerinden kan geldi. Bu gelen kanı bir kabın içine doldurdu ve içti.
Kafasını kaldırdığında Gabriel karşısında duruyordu, ve ona şöyle dedi:
"Adem'in oğlu, Havva'nın oğlu. Babamın bağışlayıcılığı bildiğinden çok daha büyük.Şimdi bile affedilmeye bir yol açıldı Bu yola "Golconda" diyeceksin. Çocuklarına ondan bahset,çünkü sadece bu yolla yeniden ışıkta yürüyebileceksiniz."



.....alıntıdır
[scroll][color=brown][b]G İ T T İ M[/b][/color][/scroll]
ilmurat
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 3117
Kayıt: 19-09-2005 09:30

Mesaj gönderen ilmurat »

[scroll][color=brown][b]G İ T T İ M[/b][/color][/scroll]
ilmurat
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 3117
Kayıt: 19-09-2005 09:30

Mesaj gönderen ilmurat »

VAMPİRLERİN 6 ESAS LONCA PRENSİBİ:

Vampirler 6 esas prensip sayesinde asırlardır varlıklarını devam ettirdiler.Bu prensiplerden herhangi birisinin ihlali o vampirin yok oluşuyla son buldu.Vampirlerin bu 6 temel prensibi şunlardır:

1.The Legacy : Unutma, taşıdığın kan Tanrı tarafından lanetlenmiş ve Lilith tarafından kutsanmıştır. Vampir olduktan sonra ölümlü hayatının bir anlamı yoktur. Ölümlü yaşamın senin yaratıcına karşı, ölümsüz yaşamın ise Tanrıya karşı işlenmiş bir günahtır.
2.Destruction : Kendi soyundan birini yok etmen yasaklanmıştır. Yalnızca Elder`ların yok etme hakları vardır.
3.Progeny : Elder`ının izni olmadan kendin vampir yaratamazsın. Yoksa sen ve senin soyun yok edilir.
4.Accounting : Yarattığın çocukların özgürlüklerini kazanana kadar senin kontrolün altındadır. Unutma, çocukların özgür olana dek onların günahlarından sen sorumlusun.
5.Domain : Her efendinin kendi bölgesi ve kendi kuralları vardır. Bunlara saygı göster.
6.Masquerade : Asla kendi kimliğini, doğanı başkalarına( özellikle insanlara) açıklama, belli etme. Yoksa kaderin yok edilmek olur.

LONCANIN KONUSU:

Vampirler asırlar boyu karanlıkların efendileri olarak yaşadılar.Bir kısmı etkisinde oldukları lanetleri güce çevirmeyi başardı,bir kısmı ise bunu başaramayarak yok oldu.Asırlar sonra vampir Antediluvianları bir araya geldiler ve Yüce Yaratıcıyı uyandırmak için gereken beş seçilmiş kişinin kanını bir Altar'ın ortasında birleştirdiler.O'nun uyanmasıyla birlikte tüm topraklar yavaş yavaş karanlığa gömülmeye başladı. Antediluvianları yanına alan Yüce Yaratıcı ilk olarak "Rahn" Topraklarına yerleşti ve oraya görkemli bir şato inşa etti...
Burada kısa bir süre içinde gücünü topladı ve Karanlığın Efendileri'ni biraraya getirmek için Antediluvianlara emir verdi.Yaklaşık bir asır süren çalışmalar sonucunda tüm Vampirler inşa edilen görkemli şatoda bir araya geldiler.
Güçlerini tamamen birleştirmek için bekledikleri bu süre içerisinde de kana susuyorlardı ve beslenmek için karanlığı bekliyorlardı.İnsanların içine karıştıklarında bir "vampir" olduklarını hissettirmemek için onların kılığına büründüler.
Rahn'da kurulan şato güçlerini tamamen birleştirene kadar kalacakları geçici bir yerdi sadece.Tek bir amaçları vardı.Tüm Sosaria'yı karanlığa gömebilmek.Bunun için de güçlerini birleştirmeleriydi gerekli olan...
Bir asır...
Bir vampir için pek birşey ifade etmese de bir çok insan doğdu ve öldü bu hazırlıklar esnasında.Bir çok ırk için uzun bir süre idi.
Herşey hazırdı artık."Rahn" Topraklarından ayrılacaklar ve ilk büyük şehirlerini kuracaklardı.Bu şehir gizli kalmalıydı kimse bilmemeliydi.Bu yüzden Yüce Yaratıcı sadece kendisini uyandıran Antediluvianlar ile yola çıktı ve ilk büyük Vampir şehrini kurmak için Sosaria'nın en becerikli marangozlarını bir araya toplattı. Onlara sadece yemek ve su verdi. Durmaksızın çalışmalarını emretti. Korkudan ne yapacaklarını bile bilemeyen insanlar kısa bir süre içinde şehri inşa ettiler(First City).
Onları serbest bırakabilirdi. Onlara güvenebilirdi.Fakat bunu yapmamalıydı, sonuçta onlar birer insandı ve yaşadıkları eziyet kine dönüşebilir, inşa ettikleri şehri tüm dünyaya duyurabilirdi.Bu sebeple şehrin inşa edilmesinden sonra hepsi katledildi.
First City'nin kurulması Vampirlerin daha rahat avlanabilmelerini, ihtiyaçlarını daha rahat karşılayabilmelerini sağladı.Artık onları görenler büyük bir korkuya kapılıyor,bazen korkudan hareket dahi edemiyorlardı.Kana her zamankinden fazla susamaya başladı vampirler,ayrım yapmaksızın herkesi katlediyorlardı.
Karanlığın Efendileri avlarına devam ediyorlar.Amaçları "Golconda" ya ulaşabilmek.Bunu başaracaklarına inanarak savaşıyor hepsi ve savaşmaya devam edecek...


[ resmi görüntülemek için tıklayın ]


birkaç hikaye......
Blow Cobani :
Bir zamanlar Yorkshire'da bulunan blow kasabasinda yasayan bir coban nedeni bilinmeyen sekilde olur ve gomulur.Gomulmesinden bir sure sonra,geceleri ortaya cikmaya ve herkese saldirmaya baslar;saldirdigi herkes 8 gun icerisinde olur.Gece baskinlari iyice artinca,halk cobanin mezarini acar ve kalbine kazik saplar,o gece coban daha ofkeli ve saldirgan bi sekilde ortaya cikar.. artik cok korkmus olan halk ertesi gun cesedi mezarindan tekrar cikarir ve atese verir

Arnold Paul :
1700 yilinda Medvegia'da dogmustur. 1727 yilinda genc asker olan Arnold Paul,Belgrad civarindaki kasabasina geri doner ve askerligi boyunca biriktirdigi parayla evlenir.Arnold'un asla uzerinden atamadigi melankolinin sebebini uzun sure boyunca merak eden karisina aciklar ve askerligi sirasinda uzak bir sehirde onu isiran ve boynunundan kan emmeye calisan bir vampir'le mucadele etmek zorunda kaldigini anlatir. Vampiri mezarina kadar takip edip onu oldurmeyi basardigini ve bir vampire donusmemek icin soylentilerden ogrendigi gibi vampirin mezar topragindan yedigini ve kanini ictigini ve yaralarini vampirin kaniyla yikadigini itiraf eder..bu itiraftan bir ay sonra Arnold yuksek bi saman yigininin ustunden duser ve can verir. gomulmesinden bir kac hafta sonra Arnold geceleri kasabada yurudugu soylentisi ortaya cikar onunla direk temas ettigini soyleyenler 2 gun icerisinde olur bir kac saldiridan sonra halk konuyu yetkililere anlatir ve yardim ister Arnold'un mezari acilir ve bulunanlar hayrete duser Arnold'un vucudu nerdeyse hic bozulmamisti ve dudaklarinda taze kan kalintilari vardi Arnold'un kalbine kazik saplanir ve Arnold yuksek sesle haykirir bunun uzerine bedeni yakilir ve ayni islem Arnold tarafindan oldurulenlerede yapilir..

Elizabeth Bathory :
1560-1614 yillari arasinda yasamis, vampir olarak tanimlanan yaratik..
kocasy oldukten sonra buyuculukle ugrasmaya baslamistir.hatta at ve diger hayvanlarin kurban edildigi ayinlere katildigi dusunulmektedir.
40 ya?yna geldiginde yaslanmaya basladigini du?unup güzelligini kaybedecegi telasina duser.birgun, genç bir hizmetçi kyz, sacini tararken yanlislykla biraz ceker ve oda oyle bir tokat atarki kizin eline, kanar. bu kan elizabeth'in elinin ustune duser ve oda kizin guzelligini ve tazeligini aldygyny dusunur.daha sonra bas usagina emir vererek kizin butun kanini bir tekneye akittirir ve orda "kan banyosu" yapar.
daha sonra isi iyce abartyr ve 612 genc kyzy kaçyrarak bunlarin olumune sebep olur.kyzlar, tepeye asyly bir kafeste iskence gorur ve elizabeth de bu kafeslerden akan kanla dus alir..
en sonunda bu yaptiklari anla?ilir ve iskence-odasyna kapatilir..yalniz yemeginin verilebilmesi icin kucuk bir delik bulunan bir oda..ve burda 1614 yylynda olu olarak bulunur..


[ resmi görüntülemek için tıklayın ]


[ resmi görüntülemek için tıklayın ]

[ resmi görüntülemek için tıklayın ]

[ resmi görüntülemek için tıklayın ]

[ resmi görüntülemek için tıklayın ]

[ resmi görüntülemek için tıklayın ]

[ resmi görüntülemek için tıklayın ]

[ resmi görüntülemek için tıklayın ]

[ resmi görüntülemek için tıklayın ]
[scroll][color=brown][b]G İ T T İ M[/b][/color][/scroll]
Kullanıcı avatarı
crazyworld
Quick Friend
Quick Friend
Mesajlar: 88
Kayıt: 09-11-2005 11:53
Konum: Konya-İstanbul

Mesaj gönderen crazyworld »

Usta sen bunların tarihini felan mı araştırdın
uLTRa AsLaN HeRYeRDe İsTaNBuL
GALATASIRSARAY
ilmurat
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 3117
Kayıt: 19-09-2005 09:30

Mesaj gönderen ilmurat »

:) yok dostum ya acaip bi rastlantı sonucu geldi bunlar,

okudum bir an gerçek sandım foruma ekleyiverdim .... :)
[scroll][color=brown][b]G İ T T İ M[/b][/color][/scroll]
Kullanıcı avatarı
ComiC
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 6250
Kayıt: 18-01-2004 13:00

Mesaj gönderen ComiC »

başta tanrı tarafından lanetlenmişlerdir filan deniliyor ama çok güzel birşeymiş bu yani benide bi vampir ısırsa keşke :) Özellikle diğer varlıkları karizma ile kontrol etme olayı beni çok etkiledi :D
enjoy the silence..
vLad

Mesaj gönderen vLad »

burda bırı benden mı bahsediyo :D geldim
Kullanıcı avatarı
crazyworld
Quick Friend
Quick Friend
Mesajlar: 88
Kayıt: 09-11-2005 11:53
Konum: Konya-İstanbul

Mesaj gönderen crazyworld »

Yaw aslında çok saçma
uLTRa AsLaN HeRYeRDe İsTaNBuL
GALATASIRSARAY
Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

Kimler çevrimiçi

Bu forumu görüntüleyen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 0 misafir