Dünya nimetlerine deger vermeyen yaşayış ve felsefesiyle ünlü filozof Diyojen,
bir gün çok dar bir sokakta zenginliğinden başka hiçbirşeyi olmayan kibirli bir adamla karşılaşır.
İkisinden biri kenara çekilmedikçe geçmek mümkün değildir...
Mağrur zengin, hor gördüğü filozofa:
"Ben bir serserinin önünden kenara çekilmem" der.
Diyojen, kenara çekilerek
gayet sakin şu karşılığı verir:
- Ben çekilirim!!
**
Kulaklarının büyüklüğü ile ünlü Galile' ye hasımlarınından biri:
- Efendim, demiş. Kulaklarınız, bir insan için biraz büyük değil mi?
Galile:
- Doğru, demiş. Benim kulaklarım bir insan için biraz büyük ama,
seninkiler bir eşek için fazla küçük sayılmaz mı?
**
Bir toplantıda bir genç M. Akif'i küçük düşürmek için:
- Afedersiniz, siz veterinermisiniz? demiş. M. Akif hiç istifini
bozmadan şu cevabı vermiş:
- Evet, biryeriniz mi ağrıyordu?
**
İdam edilmek üzere olan bir mahkuma:
- Diyeceğin bir şey var mı? diye sorduklarında:
- Bu bana iyi bir ders oldu!!
**
Yavuz Sultan Selim, birçok Osmanlı padişahı gibi sefere çıkacağı
yerleri gizli tutarmış. Bir sefer hazırlığında, vezirlerinden biri
ısrarla seferin yapılacağı ülkeyi sorunca, Yavuz ona:
- Sen sır saklamayı bilir misin? diye sormuş. Vezir:
- Evet hünkarım, bilirim dediğinde, Yavuz cevabı yapıştırmış:
- Bende bilirim.
**
Köylü, yeni dogan bir sipayi kucagina almis evine dönerken,
iki ortaokul ögrencisi kendisine takilir ve:
Hayrola amca, derler.
Oglunu nereye götürüyorsun böyle?
adam,
kendine yapilan bu terbiyesizlige aldirmamis görünerek cevap verir:
- Gittiginiz okula kaydini yaptiracagim
**
Profesör öğrenciye "ulan eşeği bağlasan buraya o bile okulu bitirirdi demiş. Öğrenci de cevaben:
- Bitirirdi tabi, hatta bikaç sene daha okurdu Profesör olurdu demiş
Alıntıdır