Espirili Mesajlar

Bildiğiniz fıkralar, komik yazılar, gülmekten yerlere yatacağınız olayları paylaşalım :)
Cevapla
Kullanıcı avatarı
masterofhacker
New Friend
New Friend
Mesajlar: 12
Kayıt: 29-10-2005 21:42
Konum: Antalya

Espirili Mesajlar

Mesaj gönderen masterofhacker »

Yağmurluk
İkiz kardeşler annlerının karnında papaz kaçtı oynuyorlarmış, derken diğeri ötekine seslenmiş hey kapı açılıyor demiş ötekide olsun ya gelen babamdır demiş. Diğeri değil deyince nerden anladın diye sormuş oda babam hiç yağmurluk giymezki demiş.

Delikçi Memet
Yeni evlenen çocuk cinsellik ile alakalı hiç bir bilgisi yoktur, kız da bir o kadar saf, ilk gece ne yapacaklarını bilmeden oynaşırlar. Sabah olduğunda babası oğluna sorar ne oldu ne yaptın.?
Oğlu cevap verir valla henüz birşey olmadı, ama çok yakında olur der babasına. Ertesi gün olur babası yine sorar ne oldu.? Cevap yine aynı bişi olmadı.
Aradan birgün daha geçer, babası yine sorar oğluna ne oldu.
Oğul bu sefer farklı bir cevap verir. Valla bayağı yumuşattım yakında kesin delerim der.
Aradan bu şekilde birkaç gün daha geçer, ama hiç bir değişiklik olmaz sonunda babası oğluna der.
Bak oğlum, bizim köyün altındaki köyde namlı bir adam var namınca ona delikçi Mehmet derler, istersen onu kimse duymadan çağırıp şu işi hallettirelim yoksa rezil olucaz elaleme. Oğul tamam der ve babası haber yollar delikçi Mehmete, adam gelir akşama eve ve derki beni bu gece yeni gelinle yalnız bırakın, sabaha işi bitirmiş olarak size teslim ederim der, bizim kör cahillerde tamam derler, adam zaten hovardanın önde gideni namı ile delikçi Mehmet, sabah olur delikçi gelinin işini bitirmiş vaziyette babaya teslim eder, üstüne üslük yaptığı hizmetin ücretinide alır ve çeker gider. Akşam olduğunda yeni damatla yeni gelin yalnız kalırlar bu arada gelin işi öğrendi tabi tecrübe sahibi oldu, nede olsa yeni damada her şeyi neyi nasıl yapacağını gösterir ve sabah olduğunda babası tekrar sorar ne oldu oğlum tamammı damat cevap verir.
Ya baba tamamda ben göbekten uğraşıyodum delmeye bu adam çok aşağıdan delmiş ya. Babası cevap verir o <b>[yasaklı kelime]</b> ananıda ordan delmişti.

Belediye Damgası
Çok mutaasip bir aile çocugu yine kendi gibi mutaasip eline el değmemiş bir kız bulur ve onunla evlenmeye karar verir, kız da kaşarmı kaşar, yatıp kalkmadığı erkek kalmamış. Delikanlınin ailesi ne hikmetse tutturmuş kızlık muayenesi yaptıracağız diye, kız kendinden emin değil ama zoraki kabul etmiş ve kara kara düşünmeye baslamış ben ne diyeceğim diye. En samimi arkadaşına durumu anlatmış o da "canım bundan kolay ne var, git kasaba rica et herhangi bir etin üzerindeki zarı soyup sana versin, tanıdık bir doktor var, ona rica ederiz sana bir kızlık zarı yaparız" demiş.
Kız da dediğini aynen yapmış, artık içi rahat muayene olmaya gitmiş. Delikanlı orda, ailesi orda, doktor "uzan kızım demiş" kız uzanmış, doktor birden kafasını kaldırıp ordakilere bakmış "allah allah" demiş. Ordakiler "ne oldu" demiş, "bir problem mi var doktor"
Doktor "bir dakika deyip raftan ansiklopedileri indirmiş bakmış bakmış sürekli şaşkın şaşkın kıza bakıp "allah allah" deyip duruyormuş.
Delikanlı dayanamayıp sormuş "doktor bey yoksa kız değilmi?" Doktor; "kız olmasına kız ama benim anlayamadığım belediyenin damgasının burda ne işi var?!!!!"

Tedbir
Kızılderililerin genç reisi 18 yaşına geldiğinde canı kadın ister. Kabilenin büyücüsüne gider, der ki:
- "Oturan Boğa kadın ister." Büyücü:
- "Oturan Boğa ormana gitsin, üzerinde delik olan bir ağaç gövdesi bulsun ve onun üstünde eğitim yapsın, hazır olunca gelsin. 15 gün sonra reis geri gelir. Der ki:
- "Oturan Boğa hazır." Büyücü de kabiledeki en güzel kızı ona verir. Reis alır kızı çadıra girer.
- "90 derece eğil" der. Kız eğilince, kıza bir tekme vurur. Kız çığlık atarak bunu niçin yaptığını sorar. Reis şöyle cevap verir:
- "Oturan Boğa akıllandı, önce yaban arılarını kontrol!"

Pilot
Uçak havalandıktan sonra pilot mikrofonu açıp şöyle demiş "sayın yolcularımız uçağımız havalanmış durumdadır kemerlerinizi çözebilirsiniz" demiş ve arkasına yaslanmış. ve mikrofonun açık olduğunu unutan pilot kendi kendini önce bir gerinmiş ve söylenmeye başlamış "oooohhhh gidim önce bir sıçim ondan sonrada şu hostese bir yüklim demiş " içrideki yolcular hepsini duymuş hostes durumu düzeltmek için içeriye koşmaya çalışırken ayağı takılıp düşmüş yoculardan biri acele etme bacı adam önce sıçacak yav demiş.

Zula
Bir gün bi adam ile kızı,karayoluyla Hakkariden Şırnağa gidiyorlarmış Arabalarının bagajında da bir sandık dolusu altın ve mücevher varmış Güle oynaya yollarına devam ederken birden yollarını teröristler kesmiş Adamı arabadan indirmişler,kızı da arabanın arkasından dolanarak babasının yanına gelmiş.Teröristler üstlerini arayıp bişey bulamıyınca arabayı alıp kaçmışlar. Adam yolun kenarına çökmüş.
-Gittii altınlar! Diye yakınmaya başlamış. Bunu görünce kız:
-Üzülme baba onları aşk üçgenime sakladım demiş.
Adam bunu duyunca iyice kendini yerden yere atıp:
-Tüüh,tüh!Anan da gelseydi,arabayı da kurtarırdık demiş.

Ben Yaşıyorum
Berrin bir işe müracaat etmis, medeni halini sormuşlar.
- Bes yıldır dulum, iki çocuğum var, biri on diğeri iki yaşında...
- Küçük çoçuğunuz iki yaşında ve kocanız öleli beş yıl oldu öyle mi ?
- Evet, ama ben yaşıyorum!..

Dolmakalem
Adamın birinin daldan dala gezerken cinsel organı kırılmış. Doktora gitmiş doktor adama her akşam yatmazdan önce on onbeş dakika cinsel organını bir bardak süte bandırmasını istemiş adam eve gelip yatma vakti geldiğinde banyo ya girip doktorun dediklerini uygulamaya başlamış tabi karısı içerde bekliyor ve kocasına seslenmiş. Aradan biraz zaman geçtikten sonra kadın sabırsızlanıp dalıvermiş banyoya kadın şaşırarak,
- Ay kocacığım kırk yıl düşünsem bunun bir dolma kalem gibi doldurulduğu aklıma gelmezdi...

Telkin
Kadının başı çok ağrıyormuş. Demişler ki bir psikiatrist var. Harika tedavi ediyor. Neyse, gitmiş doktora, akşam eve gelince kocası sormuş
- "Ne oldu" diye.
- "Valla, bana telkin önerdi, bir yere oturup kafamı iki elimin arasına alıp sallana sallana 'bu kafa benim değil, bu kafa benim değil' diye tekrarlayacakmışım." Kadın 3-4 gün bu işe devam etmiş ve başağrıları tamamı ile geçmiş. Ancak bu sırada kocasında bir sorun baslamış. Adamda tık yok. Geceleri sırtını dönüp yatıyor. İlişki milişki hak getire. Sonunda kadının da ısrarı ile adam da aynı doktora gitmiş. Akşam eve gelince kadın ne oldu demiş. Adam
- "Bırak yaa demiş, bana da telkin önerdi ama ben öyle saçma şeyleri yapmam" demiş, demiş ama o günden sonra adam olmuş bir canavar. Eve gelince kadını hemen yakalayıp yatağa atıyor. Durum felaket. Neyse herkes çok memnun ama kadın da bu işin nasıl olduğunu merak ediyor. Bir gün kadın eve gelmiş. Adam
- "Hadi karıcığım demiş, sen hemen yatağa gir, ben bi banyoya gidip geleyim" demiş. Kadın gizlice adamı takip etmiş. Ne görsün. Adam banyoda klozete oturmuş, kafasını iki elinin arasına almış sallanıyor.
- "Bu karı benim değil, bu karı benim değil"

Aptallık
Bir Alman, bir ingiliz, bir Laz barda oturmuş bir yandan içip, bir yandan karılarının aptallığı konusunda sohbet ediyorlarmış. Alman demiş ki: "Benim karım Helga o kadar aptal ki geçen gün ucuzluk var diye marketten 300 Mark'lik et almış, halbuki bir buzdolabımız bile yok!" İngiliz gülmüş: O da birşey mi?" demis, "Benim karım Elizabeth daha da aptal. Babası çok zengindir, geçen hafta kendisine 6000 Pound'a araba aldırdı, ama kullanmayı bilmez." Laz atlamış. "Ula uşaklar, siz ne diyorsunuz" demiş, "Benim karım Fadime hepsinden aptal. Bodrum'a iki haftalık tatile gidiyor. Dün bavulunu yaparken gördüm, 400 tane prezarvatif almış, halbuki çükü bile yok!"

Masal
Adamın biri kitapçıya gider ve tezgahtara :"Evin reisi erkektir adli kitap varmı?." diye sorar.
Tezgahtar:"Maalesef beyefendi masal kitabı satmıyoruz."

Yanlış ada
Delikanlı olgunca bir arkadaşına yalvarıyor - abi nolursun zamparalık nasıl yapılır bana da öğret. Bak oğlum diyor diğeri. Akşam en son kalkan ada vapuruna bineceksin, heybeliada da ineceksin, orada eşini bekleyen birçok kadın görürsün, kocası gelenler birlikte giderler, kocası vapurdan çıkmayan birini gözüne kestirir beraber yemeğe gitmeyi teklif edersin. Eh ondan sonrası sana kalmış.
Delikanlı o gün son ada vapuruna binmiş vapurdaki sallantıdan uyuya kalmış, birde gözlerini açmış ki heybeliadayı geçip büyükadaya gelmişler. Olsun ada değilmi birşey farketmez deyip vapurdan inmiş. Gerçekten birkaç kadının kocası gelmemiş. bizimki yaradana sığınıp birine yemeğe beraber çıkmalarını teklif etmiş. Kadın da
-Burası küçük bir yerdir herkes birbirini tanır buyüzden evime gidelim demiş. Bunlar yemekten sonra gerekli işleme başlamışlar on dakika sonra kapı paldır küldür açılmış ve kadının kocası girmiş.
- Karıcım geç kalınca bir motor tuttum geldim ve ben gelmeyince bana yapacağın bumuydu.
Bu arada bizimkine dönmüş
- Ulan sana Heybeliada dedik, hergele, Büyükada değil.

Daire
Bir gün adamın biri tele kızın birisi ile beş yüz dolara anlaşırlar. Ve geceyi beraber geçirirler. Ancak sabah olup sıra parayı ödemeye gelince, adam cebinde yeteri kadar para olmadığını anlar. Tele kıza parası olmadığını, işyerine vardıktan sonra parayı zarfla göndereceğini söyler. Kız da kabul eder. Adam zarfın üzerine daire kirası yazacağını söyler. Adam işyerine vardıktan sonra parayı hazırlarken aslında gecenin o kadar da iyi geçmediğini, beklediği kadarda eğlenmediğini düşünür. Ve kadına beşyüz dolar yerine ikiyüzelli dolar göndermeye karar verir. Zarfın üzerine daire kirası olduğunu belirttikten sonra içine de şöyle bir not iliştirir.
-Hanımefendi size beşyüz yerine ikiyüzelli dolar yolluyorum. Çünkü ben; Dairenizin daha önce hiç kullanılmamış oldugunu düşünmüştüm, ve dairenizin daha küçük olduğunu sanıyordum... Ayrıca dairenizin ısıtma sistemini de hiç beğenmedim. Daha sıcak olmasını bekliyordum" der. Ve zarfı kurye ile yollar. Kadın zarfı açtığında paranın eksik olduğunu ve yanına bir not iliştirilmiş olduğunu görür. Notu okuduğunda hemen cevap olarak şunu yazar.
-Beyefendi böylesi güzel bir dairenin daha önce kullanılmamış olabileceğini nasil düşünürsünüz,
-Aslında daire hiç de büyük değil. Sizin dairenin içini dolduracak kadar eşyanız olmadığı için size büyük gözükmüş olabilir. Ayrıca ısıtma sistemi de iyidir ancak siz ateşlemeyi beceremediyseniz ben ne yapabilirim.

İdeal Boğa
Bir adamla karısı hayvanat bahçesini gezerken çiftlik hayvanlarının bulunduğu bölüme gelmişler ve bir çitin önünde durmuşlar. Çitin üstündeyse "Bu boğa geçen sene tam 50 kez çiftleşti." yazıyormuş. Kadın bunu okuduktan sonra kocasına dönerek "Bu boğadan öğrenecek şeylerin olmalı" demiş. Adamın siniri bozulmuş ama ses çıkarmamış. Bir başka çite gelmişler ve "Bu boğa geçen sene 100 kez çiftleşti!". Kadın kocasına dönerek "Deminkini boşver asıl bunu örnek almalısın kendine" demiş. Adam yine sesini çıkarmamış. Bir sonraki çitte ise "Bu boğa geçen sene tam 365 kere çiftleşti !!!". Kadın kocasına dönerek "Çüşş!!! Bir yıl boyunca hergün çiftleşmiş. Asıl bu boğayı kendine idol olarak seçmelisin!" demiş. Adam artık dayanamamış ve "Peki karıcım ama bi sor bakalım, arkadaş hep aynı inekle mi çiftleşmiş?"

Yeter be
Adamın biri bir aydır tatilde yalnız başına bıraktığı karısını hafta sonu nedeniyle ziyarete gitmişti. Karısı kendisini garda karşılayıp boynuna atladı.
- “Ah sevgilim, bilsen seni ne kadar özlemişim...gelmene öyle mutlu oldum ki.”.
Akşam yemekten sonra karıkoca oteldeki odalarına çekildiler. Kapıyı kapatır kapatmaz öpüşüp koklaşmaya, tatlı sözler mırıldanmaya başladılar.
Fakat tam bu sırada komsu odadan bir tekme duvara indi. Ardından öfkeli bir ses gürledi:
- “ Yeter yahu... Her geceki gibi gene başlamayın... bırakın da hiç olmazsa bu gece uyuyalım...

50 dolar
Vietnam savaşının en kritik günleriydi. Genç Amerikalı asker memleketteki eşine mektup yazarken itirafta bulunacağı tuttu: - “ sevgilim, buradaki kadınlar yalnız para için yatıyorlar. Böylesine para canlısı insanlara daha önce hiç rastlamadım.” Kısa süre sonra eşinden şöyle bir cevap geldi: - “ sevgilim,sakın onlara 50 dolardan fazla para verme,ben burada ancak o kadar alabiliyorum.”

Kullanım dışı
Alışverişten sonra evine dönen kadın, kocasını yatakta genç ve güzel bir kadınla yakalayınca dehşete düşer. Ortalığı dağıtmaya kalkışacağı sırada kocası onu durdurur.
"..Şoyle açıklayabilirim..." der..
"Eve dönerken bu zavallı kızı gördüm. Çok yorulmuştu. Onu arabama aldım. Karnı da acıkmıştı, o yüzden onu eve getirdim ve senin buzdolabında unuttuğun rostoyu pişirdim. Kızın ayakkabıları delinmişti. Modası geçti diye artık giymediğin ayakkabılarından bir çift verdim ona. Üşümüştü, o yüzden sana doğum gününde aldığım fakat rengini beğenmediğin için hic giymediğin süveteri ona verdim. Kızın pantolonu parça parça olmuştu, artık senin kalçalarının sığmadığı bir pantolonunu da verdim. Tam çıkmak üzereyken bana
"Karınızın artık kullanmadığı başka birşey var mı bu evde?" diye sordu.. ve işte buradayız..'

Amca ve Teyze
Minik oğlan bahçede oynarken, babasının arabasıyla sokaktan geçip, ormana doğru gittiğini görmüş. Merak bu ya. O da arabayı izleyerek ormana gitmiş.
Bir de ne görsün. Babası ile teyzesi arabanın yanında durmuş öpüşüyorlar. Çocuk bu ya, gördüğünden etkilenmiş durumda koşarak eve dönmüş, nefes nefese heyecanlı bir şekilde annesine, "Anne, anne. Biraz önce babamı ormanda" derken annesi sözünü kesmiş ve "Dur biraz. Nefes al. Sakinleş. Öyle anlat" demiş.
Oğlan sakinleştikten sonra devam etmiş, "Bahçede oynarken babamın arabasıyla ormana doğru gittiğini gördüm. Ben de ormana gittim. Orada babamı teyzemle öpüşürlerken gördüm. Bir süre sonra babam ceketini, teyzemde gömleğini çıkardı. Sonra arabanın arka koltuğuna geçtiler".
Anne çocuğa dönmüş, "Dur bakalım, ne kadar ilginç bir öykü bu. Devamını anlatma, sakla. Aksam yemeğinde babanla beraberken bitirirsin. Sen bu öyküyü bitirirken babanın suratını görmek istiyorum".
Aksam olmuş, yemeğe oturmuşlar. Anne çocuga dönmüş; "Bu gün neler yaptığını bize anlatsana" demiş. Oğlan baslamış; "Bahçede oynarken babamın arabasıyla ormana doğru gittiğini gördüm. Ben de ormana gittim. Orada babamı teyzemle öpüşürlerken gördüm. Bir süre sonra babam ceketini, teyzemde gömleğini çıkardı. Sonra arabanın arka koltuğuna geçtiler. Ardından geçen sene babam seyahatteyken senin Amcamla yaptığın şeyden yaptılar"

Düşman Karargahı
Bir kasabanın kilisesinde papaz vaaz vermektedir. Konu kasaba nufusunun azlığına gelir ve papaz halkı çocuk yapmak için "Eşiyle cinsel ilişkide bulunan her kimse bir tabur düşman askeri öldürmüş kadar sevap kazanır" der. Vaazdan sonra evine dönen çiftlerden birinde kadın kocasına yaklaışr ve "Hadi kocacım bir tabur asker öldürelim" der. Kocası kabul eder ve birlikte olurlar. Aradan yarım saat geçer, kadın yeniden gelir, "Hadi kocacım bir tabur düşman askeri daha öldürelim" der. Adam yine kabul eder ve yeniden birleşirler. Aradan bir saat geçer, kadın yeniden gelir "Hadi kocacım bir tabur daha öldürelim" der, adam oflaya puflaya kabul eder ve yeniden birlikte olurlar. Bunun üzerinden bir saat geçer kadın yine ister adam bir nevi çaresiz yine "hadi" der, bu sırada çıkarttıkları seslerden rahatsız olan oğulları gelir odaya:
"Ya çok gürültü yapıyorsunuz uyuyamıyorum"
Babası yakınır: "Ne yapayım oğlum, düşman askerleri ananin orasına karargah kurmuş, öldür öldür bitmiyor"

Dayanıklı Ol
10 kişiyi öldürmekten ömür boyu hapis mahkumu hapisten kaçar. Kaçarken önüne çıkan bir eve girer ve yataklarında uyumakta olan bir çifti esir alır. Adamı bir sandalyeye, kadını da yatağa bağlar. Bir an etrafına bakınıp kadının ustune atlar ve boynunu öpmeye başlar. Aradan bir dakika bile geçmez, mahkum yeniden ayağa fırlar ve odayı terkeder. Bunun üzerine adam karısıyla konuşmaya başlar:
"Sevgilim, bu adam yıllardır kadın görmemiş. Boynunu nasıl optüğünü gördüm. Sanırım geri gelince seninle birlikte olmak isteyecektir. Aman ne derse yap, onu sinirlendirme, sadece memnun olmasını sağla ki burdan sağ çıkabilelim. Unutma ki hayatımız buna bağlı. Dayanıklı ol ve unutma, seni seviyorum!"
Kadın bu sözler üzerine gülümser ve sakince konuşur:
"Haklısın sevgilim bu adam yıllardır kadın görmemiş ama o sırada benim boynumu öpmüyor, kulağıma senin çok yakışıklı olduğunu, seni çok beğendiğini söylüyordu. Hemen ardından da bana vazelinin banyoda olup olmadığını sordu. Dayanıklı ol ve unutma, ben de seni seviyorum!"

10 dolar 10 dolardır
Yaşlı bir çift her yıl yılda bir gelen festivale giderlermiş. Her sene yaşlı adam gezi başına 10 dolara biletle katılınan bir uçak gezintisine katılmak ister, her sene de karısı itiraz eder ve şöyle dermiş:
- 10 dolar 10 dolardır.
Üç yıl beş yıl "10 dolar 10 dolardır" derken, en sonunda yaşlı adam demiş ki;"- Bak, artık 71 yaşındayım, bu uçağa bu sene binmezsem bir daha hiç şansım olmayabilir." Fakat karısı tınmamış ve şöyle demiş;"- 10 dolar 10 dolardır...". Ama bu sırada uçağın pilotu bunları duymuş ve ikisine bir pazarlık önermiş. İkisi de uçağa binecekler, eğer uçuşun başından sonuna ses çıkarmadan dururlarsa bedava. Ama eğer çıt çıkarırlarsa, 10 dolar ödeyecekler...Yaşlı çift kabul etmiş. Ve uçağa binmişler. Pilot da bahis söz konusu olunca başlamış acayip manevralar yapmaya...Taklalar atmış, uçağı kendi ekseninde döndürmüş, ani duruşlar,dönüşler,dalışlar yapmış. Ama arkadan ses yok ! En sonunda pes etmiş ve uçağı indirmiş. Yaşlı adama dönmüş;
- Bildiğim her numarayı denedim. İyi dayandınız. İkiniz de çıt çıkarmadınız...Yaşlı adam cevap vermiş:
- Karım uçaktan düşünce aklımdan söylemek geldi ama, 10 dolar 10 dolardır...

Değmez
Viagra kullanımının yasak olduğu Mısır'da bir mısırlı pazarda gezerken yanına bir yabancı kaçakçı yaklaşmış. "Beyefendi" demiş, "Viagra almak istemez misiniz. Sadece 100 Mısır lirası"
- Değmez...
- 50 Mısır lirasına ne dersiniz?
- Değmez...
- Peki ya 20?
- Hayır değmez...
- Peki ya 10 Mısır Lirası?
- Değmez...
- Bakın, bu hapların her bir tanesi 10 Mısır Lirasına maloluyor. Nasıl olur da "Değmez" dersiniz !
- Yo yo, Haplara değer. Ama karım buna değmez..

Balon
Küçük çocuk, annesinin kendisini yıkadığı bir anda annesinin göğüslerini göstererek sorar,
"-Anne bunlar ne?" Ne diyeceğini bilemeyen annesi, unutacağını düşünerek
"-Yarın kahvaltıda babana sorarsın! Diyerek geçiştirir. Ertesi gün kahvaltıda çocuk soruyu bu kez de babasına sorar. Baba
"-Oğlum onlar birer balon, annen öldüğü zaman onları şişireceğiz ve annen de cennete uçacak!" diye cevap verir. Aradan uzun bir süre geçtikten sonra, birgün eve erken gelen baba, küçük çocuğu gözyaşları içinde bulur:
-Baba koş, annem ölüyor.
-Nereden anladın yavrum?
-İçerideki amca annemin balonlarını şişiriyor ve annem de "Tanrım, geliyorum" diye bağırıyor.

Ruj İzi
Bir kız yurdunda şöyle bir sorun yaşanmaktadır: Kızlar, sabah dudaklarına ruj sürdükten sonra aynayı öperek dudak izi bırakmaktadırlar, bunların temizlenmesi sorun olmaktadır. Yurdun müdürü birgün yurtta kalan kızları ve tuvaletleri temizleyen hademeyi tuvalete toplar. Kızlara yönelik şöyle bir konuşma yapar:
"Bazılarınız dudaklarına ruj sürdükten sonra aynaları öperek dudak izi bırakıyorlar. Hadememiz bunları temizlerken çok zorlanıyor. Şimdi ne kadar zorlandığını hep beraber izleyelim." Der. Bir işareti ile hademe fırçasını klozetlerden birine daldırıp aynayı temizlemeye başlar. O günden sonra aynalarda bir daha dudak izine rastlanmaz.

Kimmiş
'Çok acayip bir şey oldu,' diye adam arkadaşına anlatır:
'Dün gece kapıyı çaldım, karanlıkta açanı hizmetçi kız zannedip öptüm.. Meğer karım değil miymiş?'
'Eee, ne olmuş yani?' der beriki.
'Daha ne olsun be adam? Karımı öperken karım, dikkat et sevgilim, kocam aniden gelebilir, diye fısıldamaz mı?'

Topu Elinden Kaçırmış
Hasta doktoruna dert yandı: 'Sormayın doktor bey... Gece gündüz, kendimi hep kaleci olarak düşünüyorum, ha bire topu tutmak için sağa sola atlıyorum. Geceleri uykum kalmadı, gündüzleri iş yapamaz hale geldim.' 'Canım kaleci olduğunuzu düşünmeyi bıraksan da biraz da güzel kızları düşünsen olmuyor mu yani?' 'Ah doktor bey... bir kaç defa kızları düşünmeye çalıştım her seferinde topu elimden kaçırdım, gol yedim...'

Yanlış Ev
Hizmetçi: Aloo?
Adam: Kızım benim, hanımı çağırıver sen bana
H: Bir dakika efendim
H: Alo
A: Ne oldu kızım, hanım nerede?
H: Ay beyfendi nasıl söylesem, hanımefendi yatak odasında biriyle beraber.
A: Ne, bir adamla mı?
H: Maalesef, beyfendi.
A: Ne?!, hem de benim evimde ha! Bana bak kızım, git benim çalışma odama, aç masamın çekmecesini ordaki tabancayı al, ikisini öldür, emrediyorum sana!
H: Beyfendi, ben nasıl yaparım öyle şeyi?
A: Yaparsın, bak telefonda bekliyorum, yürü haydi
İki el silah sesi duyulur..
H: Alo, beyfendi
A: Ne yaptın kızım?
H: Söylediğiniz gibi silahı aldım, ikisini de öldürdüm efendim. Sonra da silahı havuza attım.
A: Ne havuzu?
H: Bahçedeki yüzme havuzuna beyfendi, nereye olacak?
A: Ulan bizim villada yüzme havuzu yok ki, orası neresi Alooo?

Kadınları anlamak
Adam yolda yürürken yerdeki çaydanlığa tekme atmış. İçinden çıkan cin biraz kızgın bir eda ile
: - Senle uğraşacak çok vaktim yok basit bir şey iste hemen yapayım işim var...
Adam düşünmüş :
- Ömrüm boyunca Hawai'yi görmek isterdim ama uçağa binmeye korktuğum için hiç gidip göremedim, bana öyle bir yol yap ki oradan Hawai'ye gideyim...
Cin : Ooo zor iş daha basit birşey iste deyince...Adam düşünmüş Kadınlarla olan ilişkilerinde hiç başarılı olamadığını hatırlamış ve Cin'e :
- Bana öyle bir kabiliyet verki herhangi bir kadınla karşılaştığımda ne istediğini ilk bakışta anlayayım demiş...
Cin :
- Hawai'ye yapılacak yol üç şeritmi olsun, dört şeritmi...

Karlı oyun
New York`tan Los Angeles`e giden uçakta cingöz bir avukat ile sarışın aptal görünüşlü bir hanım yanyana oturuyorlar. Avukat hem hanımla yakınlaşmak hem de hoşca vakit geçirmek için bir oyun teklif ediyor. Kabul görünce oyunu anlatıyor: -Size bir soru soracağım, cevabı bilemezseniz bana 5 dolar vereceksiniz,sonra siz soracaksınız bilemezsem ben size 50 dolar vereceğim.Ve ilk soruyu soruyor:
-Ay ile dünya arasındaki uzaklık ne kadardır?
Kadın tek söz soylemeden çantasından 5 dolar çıkarıp adama uzatmış. Soru sorma sırasi sarışına gelmiş:
-Tepeye 3 ayakla tırmanıp 4 ayakla aşağı inen sey nedir? Adam dakikalarca düşünmüş... Yanıtı bulamamış... Cüzdanından 50 dolar çıkarıp kadına uzatmış. Kadin parayı kibarca alıp çantasına koyarken avukat merakla sormuş:
-Cevap ne?
-Kadın tek kelime etmeden çantasını acmış ve 5 dolar çıkarıp adama uzatmış....

Tren bileti
Üç bayan ve üç erkeğin iş icabı trenle bir seyahate çıkmaları gerekir. Tren garına giderler. Üç bayan 3 bilet aldığı halde erkekler tek bilet alır. Bayanlar bunun sebebini sorduklarında erkekler 'bekleyin ve görün' derler. Trene binerler ve tren hareket ettikten bir süre sonra üç erkek kalkıp hep beraber trenin tuvaletine girerler. Biraz sonra kondüktör gelir ve üç bayandan üç bileti alır. Tuvaletin önünden geçerken kapıyı tıklatıp,'bilet lütfen,' der. Kapı açılır ve bir el bileti uzatır. Bayanlar bunu görürler. Taktiği kapmışlardır. Dönüş yolculuğu için yine gara giderler. Bayanlar bu sefer tek bilet almışlardır. Erkekler ise hiç bilet almaz. Bayanlar yine şaşırıp sebebini sorduklarında Erkekler yine bekleyip görmelerini söylerler. Bir sure sonra yolculuk başlar. Önce bayanlar kalkıp tuvalete girer. Ardından da erkekler karşısındaki tuvalete. Kondüktörün gelmesine yakın bir erkek çıkıp karşı kapıyı tıklar ve 'bilet lütfen,' der. Açılan kapıdan bir el bileti uzatir. Bileti alan erkek diğer tuvalete geri girer!..

Harçlık
İki arkadaş karılarına ne kadar harçlık bıraktıklarını konuşuyorlarmış. birincisi halinden pek şikayetçi olmamış; 'ne biliyim işte bizimki az bir parayla idare ediyi' demiş. İkincisi 'yok anam ben hergün para bırakayrum, kari yine istiyor, bıktım valla' demiş. 'Allah allah, ne yapar ki bu kadar parayı' demiş birinci. İkinci adam sıkıntılı, 'valla içki desen yok. Kumar desen yok.Kari desen kendisi kari...'

Dayak
Köşede müşteri bekleyen sokak kadınına yaklaşan adam :
-Kaça, diye sordu... Saatiniz kaça?
-10 Milyon lira...
-Ben onmilyon değil, tam yüzmilyon lira veririm...
-Gerçekten mi?
-Gerçekten ya... Valla veririm hemde yüzmilyon lira... Ama döverim ben ...
-Amaaaaan. Yüzmilyonu verde döv... Otele doğru yürüdükleri sırada adam yineledi :
- Bak söyleyeyim fena döverim ben ...
-Döv canım, yüzmilyonu ver de... Soyundukları sırada adam :
-Son defa söylüyorum fena döverim.
-Amaaaaan be!... Dövermiş.... Ne kadar döversin yani?
-Vallaaa parayı geri alıncaya kadar döverim...

Feda
Becky ve Sam 50'nci evlilik yıldönümlerini kutluyorlardı. Sam birden soruverdi: "Sevgilim, bu elli yıl içinde beni hiç aldattın mı?.." "O da nereden çıktı?" diye sinirlendi Becky.. "Cevabı da öğrenmek istemezsin herhalde ?.." "İsterim" dedi Sam.. "Lütfen anlat, ne olur?.." "Madem öyle" dedi Becky, "Üç kez aldattım seni.." "Üç kez öyle mi?.. Kimlerdi onlar?.." "İlki" diye anlatmaya başladı Becky, "Hani sen 30 yaşındaydın ve kendi diş kliniğini kurmak istiyordun ama hiçbir banka sana kredi açmıyordu. Sonra bir banka yöneticisi eve geldi, hiçbir şey sormadan tüm kağıtları imzaladı ve sen en modern araçları getirebildin." "Ooo Becky.. Benim için kendini feda ettin ha.. Benim sevgili karım!.. Peki ikincisi.." "Hani 50 yaşında felaket bir kalp krizi geçirmiştin.. Çok kritik bir bye-pass ameliyatı geçirmen gerekiyordu da, hiçbir doktor sana el süremiyordu.. Her an ölebilirdin. O sırada Dr. Bakey onca yoldan kalktı geldi. Ameliyatını yaptı, seni hayata döndürdü.." "Ah benim sevgili karım.. Hayatımı kurtarmak için kendini bir kez daha feda ettin öyle mi?.. Hiç kimsenin böyle harika bir eşi olamaz. Böyle bir şey yapman beni ne kadar sevdiğini gösterir. Üçüncü peki?.." "Hatırlıyor musun, yıllar önce Diş Hekimleri Odası Başkanı olmayı fena halde istiyordun ve 47 oyun eksikti?.."

Heykel
Kadın sevgilisiyle birlikteyken kocasının eve girdiğini duyar.
- Çabuk! Köşeye geç ve bir heykel gibi davran. Adamın her yerine bebek yağı sürer, üzerine de bebe pudrası serper.
- Sakın kımıldama ve heykelmissin gibi davran!
- Bu nedir? hayatım, diye sorar kocası kapıdan girer girmez.
- O mu? Sadece bir heykel. Smithler yatak odaları için bir tane almışlardı. O kadar sevdim ki bir tane de ben ısmarladım. Kimse o andan itibaren heykel hakkında konuşmaz hatta yatağa girene kadar. Gece saat iki gibi koca kalkar ve mutfağa gider, bir kaç dakika sonra da elinde bir sandviç ve bir bira ile geri döner.
- Al bakalım, der, bir şeyler ye. Ben 3 gün boyunca Smith'lerde idiyot gibi dikilirken kimse bana bir bardak su bile vermemişti.

İlk Yıllar
İki arkadaş hem içiyor, hem de karılarından yakınıyordu. Biri
-"Ben" dedi, "Evliliğimizin ilk senelerinde işten eve dönünce karımı kucaklar, nefesi kesilene kadar kollarımda sıkardım."
Diğeri içini çekerek sordu "Ya şimdi?"
-Şimdi mi? Daha fazla sıkmadığım için pişmanım!..

Reel ve Potansiyel
Çocuğun birisi, bir gün matematik dersi sonrasında kafasında bir takım soru işaretleri ile babasına gelir. Babası, "Oğlum bugün okul nasıl geçti" diye sorunca, çocuk babasına anlatır. "Babacığım her sey iyiydi. Ama matematik dersinde anlatılan "reel" ve "potansiyel" kavramlarını anlayamadım". Bu durum üzerine babası çocuğuna bu kavramları ilginç bir yöntemle anlatmaya karar verir. Çocuğuna, annesine gitmesini ve ona 1 milyon dolar karşılığında Robert De Niro`yla yatıp yatmayacağını sormasını ister. Çocuk gider ve sorar. Annesi, 1 milyon dolar`a gerek olmadığını, bedava olarakta seve seve Robert De Niro`yla yatabileceğini söyler. Çocuk bu cevabı babasına iletir. Bunun üzerine babası çocuğun ablasına giderek ona 1 milyon dolar karşılığında Leonardo Di Caprio`yla yatıp yatmayacağını sormasını ister. Çocuk ablasına gider ve sorar. Ablasıda annesi gibi, 1 milyon dolar`a gerek olmadığını bedava bile seve seve onunla yatabileceğini belirtir. Çocuk bu cevabıda babasına iletir. Babası ise söyle der. "İşte oğlum sorularının cevabı. Şu anda elimizde reel olarak 2 milyon dolar para, ve 2 tane potansiyel <b>[yasaklı kelime]</b> var."

Tercih
İki mühendislik öğrencisi kampus içerisinde yürürken biri diğerine sorar, "Bu muhteşem bisikleti de nereden buldun ?" Diğeri cevap verir, "Dün tek başıma dolaşırken bir yandan da okulu bitirince ne iş yapacağımı düşünüyordum. Birden bu bisikletin üzerinde nefis bir kız geldi ve yanımda durdu. Bisikleti çimenlerin üzerine bıraktı ve üzerindeki bütün giysileri çıkarttı. Sonra da bana "Hangisini istiyorsan al" dedi." Diğer öğrenci arkadaşını doğrularcasına başını sallayarak, "İyi seçim yapmışsın, elbiseler belki sana uymayabilirdi".

Alışkanlık
Genç karı koca yataklarında uyurken kadın rüyasının etkisi altında "eyvah kocam" diye bağırmış kocası uyku sersemi fırlayıp gardolaba saklanmış.

Öpücük
Diskoda bir güzel eğlendikten sonra delikanlı sevgilisini evine götürmüş. Kapıda tam ayrılacakları vakit oğlan bir elini duvara dayayarak kızcağızı kapı ile kendi arasına sıkıştırmış...
- Bir kere öpücem!...
- Olmaz, komşular görür... Derken tartışma uzamış. O sırada kapıaçılmış, küçük kızkardeş gözlerini oğuşturarak kapıda belirmiş. Ablasına dönüp:
- Babam diyor ki,> demiş, öptürecekse öptürsün yoksa ben aşağı inip o herifi öyle bir öperim ki bir daha unutamaz... Hem söyle şuna abla, elini de diafonun düğmesinden çeksin...

Lord
Bir ingiliz lordu karısını yatakta bir genç adamla basmış...onları öyle görünce kadına:
-"sayın leydim bu yaptığınız genel ahlaka sığmaz ben size güvenmiştim, güvenimin sonsuza kadar süreceğini tahmin ediyordum... bana bunu yapamamlıydınız....",
diye yarım saat nutuk çeker. Ama sonunda dayanamaz ve yataktaki gence doner:
- "Ve siz sevgili genç, en azından ben konusurken durmak nezaketini gösterebilirdiniz...

Boşanma
Bekar biri dert yaniyormus:Evlilik ne kadar kolay sarhos kafayla evlendirme memurunun onude bir evet kelimesi kullaniyorsun ve omur boyu basina kadini musallat ediyorsun...
Oteki arkadasi buna katilmamis ve demiski:O kadarda degil ,gece yatarken uyuyor gibi yapipta bir kac kadin ismi sayiklarsan bir cabuk bosanirsinki.....

Mendil
Kadin elindeki ipek mendili kocasina gostererek: Bu senin sekreterinin degilmi?
Adam da :nerden buldun onu?
Kadin:Ben degil postaci yatak odamizda buldu....

Son söz
Olum yatagindaki kadin kocasina sormus:Bana soz ver ben oldukten sonra elbiselerimi evlenecegin kadina giydirmeyeceksin...adam da demis:
sacmalama birincisi sen haftaya kalmaz iyilesirsin,ikincisi onun boyu seninkinden ufak elbiselerin ona olmaz...

Sıkıntı
Adam karisina demis:Karicigim isler biraz kotu gidiyor,biz cok para harciyoruz.Sen yemek yapmasini ogrensende mutfakta calisan ascinin isine cikis versek...
Kadin hemen cevaplamis:Eger sen sevismeyi ogrenirsen ilk once makam soforunu kovalim istersen

Brezilyalı
adamın biri pazarlama firmasında calışıyormuş işimde cok başarı göstermiş ve patronu yanına cagırmış seni teprik ederim demiş seni ödüllendirecegim seni birezilyadaki firmanın başına müdür yaptım hemen eşyalarını topla ve git adamın sevinecegini sanmış ama adam bu işe tepki göstermiş olmaz öyle şey ben oraya gitmem demiş patron niye diye sormuş adam ordan ya futbolcu cıkar yada hayat kadını cıkar benim ne işim var orda demiş bu seferde patron sinirlenmiş sen nediyorsun be adam hayat kadını cıkar demekle benim karım birezilyalı demiş pazarlamacı adam cekingen bir sesle şey patron karınız hangi takımda oynuyor

Görüyorum

Amerikan Delegesi Hanimefendi kürsüye gelmis..
"Geçen yilin kararlarini aynen uyguladim.Eve gider gitmez kocama: 'Bundan sonra temiz çamasir istersen kendi çamasirini kendin yika. Iste makine orda..' dedim.
Ilk gün birsey görmedim.Ikinci gün birsey görmedim.Üçüncü gün bir baktim, makinenin basinda sadece kendi camasirlarini degil, benimkileri de yikiyor."
Alman Delegesi söz almis, arkasindan..
"Ben de kararimiz geregince kocama: 'Bundan böyle temiz tabakta yemek istiyorsan kendi bulasigini kendin yika' dedim..
Birinci gün birsey görmedim. Ikinci gün birsey görmedim. Üçüncü gün baktim, makinenin basinda sadece kendininkileri degil, benim bulasiklarimi da yikiyor."
Üçüncü konusmaci bizden feminist kardesimiz.. "Türkiye'ye döner dönmez kararimiz geregince kocamla konustum. Ona dedim ki: 'Bundan böyle yemek yemek istiyorsan, kendin pisirmen gerekecek.Iste mutfak orada..'dedim.
Birinci gün birsey görmedim. Ikinci gün birsey görmedim.Üçüncü gün sol gözüm biraz açilir gibi oldu, hafiften görmeye basladim

Muayene

Adam karısı ile birlikte doktora muayene olmaya gider. Muayene biter ve doktor odasından çıkarak kadının yanına gelir ve Kocanizin ölmemesini istiyorsanız şu kağıda yazdıklarımı uygulayacaksınız der
1-Sabahları güler yüzle güzel bir kahvaltı hazırlayın ve ise mutlu gitmesini sağlayın
2-Ögleleri eve geldiğinde güler yüzle karşılayın ve güzel bir öğle yemeği ile takdir edildiğini hissettirin, böylece günün geri kalan kısmını da iyi geçirmesine yardım edin.
3-Akşamları eve geldiğinde yemek özellikle güzel olmalı. Eve gelince eline bir kadeh içki verin dinlenmesini sağlayın.
4-Haftada en az üç kere birlikte olun, eğer isterse daha fazla birlikte olun. Ve tamamıyla tatmin olduğundan emin olun.
"Eger bu dediklerimi harfiyyen uygularsaniz kocanızın sağlık yonunden hiçbir problemi olmayacak" der doktor. Eve geldiklerinde adam karısına sorar,
Ne dedi doktor sana?
Kadın cevaplar: Ölecekmişsin

Kulaklar

Adamin biri kazada kulaklarini kaybetmis.. Arastirmalari sonucu iyi bir plastik cerrah bulmus , ve girmis ameliyata..
Ameliyat sonrasibandajlar açildiktan bir süre sonra "Aman Allahim Doktor! Bana kadin kulaklaritakmissiniz!" diye bagirmaya baslamis..
"Kulak kulaktir!" demis Doktor.. "Kadini erkegi olmaz!"
"Yaniliyorsunuz!" demis hasta.. "Herseyi duyuyorum ama hiçbir sey anlamiyorum!"

Terzi Agop

Terzi Agop ile Vartanuş evlenmişler... Mutlu birkaç yıldan sonra bir gün terzi Agop pat diye ölüvermiş... Genç dul Vartanuş da Demirci Agop ile evlenmiş... Gerdek gecesi Demirci Agop geçmiş Vartanuş'un karşısına, yavaş yavaş soyunmaya baslamış...
Önce pazularını göstemiş:
- Bunlar terzi Agop'ta var idi?
- Yok idi, demiş Vartanuş...
Sonra üstünü çıkarmış geniş göğsünü göstermiş:
- Böyle göğüs terzi Agop'ta var idi?
- Yok idi, demiş Vartanuş...
Demirci Agop pantolonunu indirmiş, bacak kaslarını göstermiş:
- Bunlar terzi Agop'ta var idi?
- Yok idi, demiş Vartanuş...
En son demirci Agop külodunu indirmiş:
Böylesi terzi Agop'ta var idi?
Vartanuş'un sabrı taşmış:
- Yok idi, yok idi, ama bu kadar zamanda terzi Agop seni de halleder idi, beni de halleder idi, üstüne iki de pantolon diker idi!

Zifaf Gecesi

Uzun ikna turlarından sonra Ermeni mahallesinin 17 yaşındaki güzeller güzeli ve yoksul aile kizi ZIVART, mahallenin zengin ve yaşlı 75 yaşındaki MIGIRDIC bey ile evlendirilir.
İlk gece mıgırdıc bey ölür. Durumu şüpheli bulan savcılığın açtığı dava sonucunda; mahkemede hakim sorar:
Kızım anlat bakalım nasıl öldü?
Zivart, utangaç ve ermeni şivesiyle anlatır:
Valla hakim bey, malumunuz zifaf gezesi... Migirdic bey üstüme geldi... basladi titremege...
ben zanetim geloor, meger gidoormus !?

Micro Soft

Karısı Bill Gates'ten boşanmak istemiş. Hakim şaşkın, aklı almıyor. "Hanımefendi lütfen sıkıntınız nedir söyleyin , böylesine dünyanın en zengin adamından insan neden boşanmak isteyebilir?" diye sormuş.
Kadıncağız çok dertli. " Ah Hakim Bey", demiş "nasıl sıkıntım olmaz, biliyorsunuz işte hem < micro >, hem de < soft >".

Ya da...

Kadınla kocasının arasında uzun süredir bir faaliyet yokmuş. Koca ne yaparsa yapsın karısının ilgisini çekmeyi başaramıyormuş. En sonunda çareyi karısını bir psikoloğa götürmekte bulmuş. Psikolog genç ve güzel kadını problemini cözmek için :
"Anlatın bakalım bir gününüz nasıl geçiyor "demiş.
Kadıncağız baslamış anlatmaya ...
"Sabahlari işe geç kalmamak için taksiyle gidiyorum. Fakat yanımda para bulunmadığından soför " Bayan ya parayı ödersiniz ya da ….." diyor. Mecbur kaldığım için ' ya da ' yı seçiyorum. Durum böyle olunca işe gec kalıyorum tabii Patronu kapıda kaşlarını çatmış beni beklerken buluyorum. Patron," ise böyle geç gelmeye devam edersen seni işten atarım ya da ….." diyor. Yine 'ya da' yı tercih etmek zorunda kalıyorum. Akşam eve yorgun argın geldiğimde ev sahibi kapıya dayanıp kirayı yine bir hafta geciktirdiğimizi belirterek " ya kirayı hemen ödersiniz ya da …." diyor. Eee, haliyle 'yada' yı tercih ediyorum. Kocam eve geldiğinde de o işi yapacak halim kalmıyor tahmin edersiniz …"
Psikolog kadına bakıyor :
"Hanımefendi tüm bu anlattıklarınızı kocanıza anlatabilirim ya da ….

Pratik Zeka

Adamin biri birgün felç olan bir arkadaşını ziyaret etmiş. Sohbet sırasında felçli arkadaşı adama "terliklerim yukarıda kalmis onları bana getirirmisin lütfen" diye rica etmiş.
Adam yukarı çıkmış, bir de ne görsün! Felçli arkadaşının afet gibi iki kızı varmış. Hemen pratik zekasını çalıştırarak
"Babanız beni sizinle yatmam için gönderdi" demiş.
Kizlar "Nasıl olur! imkanı yok demişler!"
Adam "inanmıyorsanız soralım" demiş ve aşağıya seslenmiş:
"iKiSiNiDE Miiii!".
Felçli adam bağırmış: "iKiSiNiDE! iKiSiNiDEEEE!"

Usta Dişçi

Orta yaşlı yakışıklı, barda yalnız başına oturan fevkalade şarışının yanına oturmuş.. Laf lafı, laf kapıyı açmış tahmin edersiniz. Soyunmuşlar.. Bembeyaz çarşafların üzerine uzanırlarken seksi sarışın sormuş:
- Siz dişçisiniz galiba..
- Evet demiş adam, biraz şaşkın..
- Nerden anladınız?..
- Yatağa girmeden önce ellerinizi ne kadar dikkatle, ne kadar titiz sabunladınız, ona dikkat ettim de.."
Yarım saat sonra, seksi sarışın bir daha mırıldanmış: - Siz sadece dişçi değil, çok büyük, çok usta bir dişçi olmalısınız!.. Adam hafiften kasılmış.. Yatağın başucundaki sigara paketine uzanırken mağrur mağrur sormuş:
- Peki bunu nerden anladınız?..
- Zor olmadı, hiçbir şey hissetmedim de..

Akıllı er

Bir albay, bir er, bir yasli kadin ve bir de genc kiz trende ayni
kompartmanda yolculuk etmektedir. Tren bir tunele girip kompartman
karardigi zaman, MUCUK bir öpücük sesi ve ardindan SIIRRRRAAAK ! diye bir tokat sesi duyulur. Tünelden ciktıktan sonra yasli kadin "Aferin genc kiza Nasil yapistirdi tokadi" diye düsünmekte ve kafasini sallamaktadir.
Genc kiz da "Zevksiz herif bu morukta ne buldu ki , bi de öpmeye kalkti ama kadin da iyi yapistirdi " diye dusunmektedir.
Albay ise "Ulan bizim esoglusu er, kizi öptü. Tokadi biz yedik" diye yanarken er de icinden soyle düsünmektedir:
"Hehe. Aferin lan bana. elimi öpüp nasil yapistirdim tokadi albaya...

Üç dilek

Bir gün ayı ile tavşan ormanda geziyorlarmış.Karşılarına bir cin çıkmış.Ayı ile tavşan korktukları için kaçmaya başlamışlar.Cin
"Durun kaçmayın"demiş."Sizin üç dileğinizi yerine getireceğim".
Önce ayıya birinci dileğini sormuş. Ayı da "Bu ormandaki bütün ayıların dişi olmalarını ve bana aşık olmalarını istiyorum"demiş.
Cin daha sonra tavşanın ilk dileğini sormuş.
Tavşan da"Motorbisiklet istiyorum"demiş.Ayı tavşana"Sen salak mısın?Daha güzel birşey isteyebilirsin"demiş.
Cin ayıya ikinci dileğini sormuş. Ayı:
"Bu ülkedeki bütün ayıların dişi olmalarını ve bana aşık olmalarını istiyorum"demiş.
Sonra tavşan"Ben kask istiyorum"demiş. Ayı "Daha güzel birşeyler istesene"demiş ve son dileğini dilemiş.
"Bütün dünyadaki ayıların dişi olmalarını ve bana aşık olmalarını istiyorum"demiş.
Tavşan motoruna binmiş,kaskını takmış ve son dileği şu olmuş;
"Ben bu ayının <b>[yasaklı kelime]</b> olmasını istiyorum"

Yer yokluğundan

Delikanli kiz arkadasi ile aganigi naganigi yapacak yer ararlar ancak
bulamazlar ve bir kamyonun altina girerler. Bir sure sonra
delikanlinin omzuna bir el dokunur delikanli bakar ki bir polis. Hemen
toparlanir ve polis sorar;
" Ne yapiyorsunuz bakayim siz burada"
Delikanli sogukkanli olmaya calisarak;
" Hiic der kamyon tamir ediyordum"
Polis " Bak oglum der bu cumle ile 3 hata birden yaptin"
" 1.cisi : Kamyon tamir edilirken yuz ustu degil sirt ustu yatilir"
" 2.cisi : Alt taraf degil ust taraf cikartilir"
" 3.cusu : Kamyon gideli yarimsaat oluyor"

Çim biçme makinası
Supermarkete bir eleman aranmaktadir. Elemanin super tezgahtarlik bilgisine sahip olmasi on kosullardan biridir. Bunun icin her gelen
adaya bir de uygulama yaptirilarak performansina bakilmaktadir. Bir gun iceri bir aday daha girer ve ise talip oldugunu soyler.Bunun uzerine oradaki deneyimli tezgahtarlardan biri gelerek sinamak icin,
"Evlat simdi beni iyi izle" der. Ilk gelen musteri
"Bir paket cim tohumu istiyorum"der.
Bunun uzerine tezgahtar yesil, sari, uzun, kisa, cabuk buyuyen, kalin,ince bir suru cesit cim tohumunu ballandira ballandir anlatir ve adam sonunda "Bana yesil ve ince olanindan bir paket lutfen"der ve tam parayi odeyip cikacak bizim kurt tezgahtar,
"Beyefendi bir dakika. Size bir de cim bicme makinesi verelim" diyerek soze girer ve onlarca cesit cim bicme makinesini avantajlarini, odeme kolayliklarini,bir daha boyle bir firsat bulamayacaginı adama gene ballandira ballandira anlatir ve sonunda adam cim bicme makinesini de alarak magazadan ayrilir.
Bizim kurt "Hadi evlat bi de seni gorelim"der ve evlat tezgaha gecer. Yeni gelen bay musteri bizim adaydan orkid ister. Bunun uzerine eleman
bayagi atesli bir sekilde orkid cesitlerini, renkleri kalinliklarini vs. vs. bizim kurt tezgahtardan hicte assagi kalmayacak bicimde anlatir. Musteri en sonunda bilmemne renkte orkidden bir duzine kadar alir. Parayi odeyip cikacakken bizim aday,
"Beyefendi size bir de cim bicme makinesi satalim" der. Adam,
"Hoppalaaa, niye ki?" diye soruncabizimki,
"Beyefendi hafta sonu bi iş yapamiyacaksiniz, bari cimleri bicin !"

Cenaze
Bir adam sabah yururken ilginc bir cenaze kafilesi farkeder; onde giden
kopekli bir adam, arkasynda bir tabut ve 10 metre arkadan gelen bir
baska tabut ve tek syra olmus yaklasyk 200 adam. Tuhafina gider. Kafilenin basındaki adam kuskusuz cenazenin sahibidir, yanina yaklasir ve sorar;
"Beyefendi, bu uzuntulu gununuzde hatırlatmak istemem ama olenler neyiniz oluyor?"
Adam yanitlar
"Ondeki karim arkadakide kayinvalidem."
"Vah vah basiniz sagolsun. Nasil oldu?"
"Kopegim karima saldirip oldurmus. Kayinvalidemde karima yardima gelmis
onu da oldurmus."
Adam biraz dusundukten sonra sorar;
"Beyefendi kopeginizi odunc alabilir miyim?"
"Siraya gec"

Hocanın aklı

Dört universite ogrencisi sabahleyin uyanamayarak matematik finalini
kacirirlar, sinav ertesinde hocalarini yakalayip, zarzor bindikleri arabanin lastigi patladigi icin sinavi kacirdiklarina ikna ederler.
Kadın, yalvarmalarina dayanamayarak, bu dört arkadasa sinavi 3 gun
sonra yapacagini soyler.
Sinav gunu geldiginde, matematik hocasi bizim dortluyu sinifin dört kosesine oturtur. Finali gecmek icin de en az 50 almak lazimdir, sinavda da 5 soru vardir. Sayfanin onundeki 4 matematik sorusu basit sorulardir ve her biri 10 puanliktir.
Kagidin arkasindaki soru ise 60 puanliktir ve de soru aynen şoyledir
" Hangi lastik patladi ?? "

Ehvaaah!!

Gunlerden bir gun spermler ayaklanirlar.
-Bu prezervatif cikali hicbir ise yaramiyoruz, derler.Bir gun aralarindan biri one cikar ve:
-Arkadaslar biz bu prezervatifi patlatip amacimiza ulasmaliyiz, der.Savas
naralari atarak saldiriya gecerler fakat hepsi carpip ölür.Bu olay gelenek
haline gelir ve nesiller boyu surer ve hic bir basari elde edemezler.Gunlerden bir gun aralarindan biri yine one cikar ve
-Arkadaslar atalarimizdan kalan bu gelenegi yerine getirmeliyiz ve bu sefer
cok guclendik artik amacimiza ulasacagiz- der. Savas naralariyla yine
saldiriya gecerler ve en sonunda prezervatifi patlatirlar.Ondeki liderlerinden bagirarak bir ses gelir:
-Imdat boka battik geri donun !!!

Acele etmeyin

Alican çok terbiyesiz bir çocukmus. Bir gün annesinin misafirleri konken
oynamaya geleceklermis.Oglunun yanlis hareketlerde bulunacagindan korkan annesi misafirlere Alican terbiyesiz bir laf ederse kalkip gidiyormus
gibi yapin belki utanir demis.Misafirler tamam deyip oyuna basladiklari
sirada Alican içeri firlayarak"Anne anne limana bir gemi yanasti içinde
bir sürü abaza denizci var,etrafta kari ariyorlar demis Bunun üzerine
kadinlar ayaga kalkip gidermis gibi yapmislar. Bu sirada Alican atılmış "Oturun oturun daha birhafta buradalar "

Enayi değilim

Arabasını park edip lokantaya giren adam, çıktğında arabasını akordeona
dönmüş bir halde bulur.
Cam sileceğinin altında bir kağıtt vardır.Kağıdı açtığında, şu satırlarla
karşılaşır :
-Ön vitesle geri vitesi karıstırıp arabanıza sert bir şekilde çarptım.
Arabanızda gördüğünüz gibi çok büyük hasar var. Olayı gören kimseler de
şu an, ben bu satırları yazarken çevremde toplanmış bulunuyorlar ve bu
kağıda adımı ve adresimi yazdığmı sanıyorlar.Ne halin varsa gör, o
kadar enayi değilim!

Aklınızda bulunsun

Adamin birini kirmizi isikta gectigi icin polis durdurmus, adamdan
ehliyet ruhsat istemis. Adam da "Yanimda yok, arkadasin evinde
iciyorduk, sanirim fazla kacirdim, biraz sarhosum orada unutmus olmam
lazım" demis.. Polis dumur olmus tabii..Kirmizi isik, alkol, ehliyet ruhsat yok...Gitmis komiserine durumu anlatmis...
Komiser gelmis adama ehliyet ruhsat sormus, adam cikartip uzatmis hemen.Komiser sasirmis tabiii...
Alkolmetreyi cikarip ufletmis, adamda zerre alkol yok...
Sasirmis tabi..
"Yaw memur bana sizin alkollu oldugunuzu ve ehliyetinizin yaninizda
olmadigini soyledi" demis.
Bizim uyanik donmus komisere..
"Siz ona aldirmayin, pek iyi degil galiba.. Birazdan size kirmizi isikta
gectigimi filan da soyleyebilir"

Doktor

Çekici bir genç kadın, çok zayıf bir bebeği doktora kontrole
götürür.Bebeğe bakan doktor :
-Bu çocuk iyi gıda almıyor, der ve kadına dönerek:
-Lütfen soyununuz, diye rica eder.
Soyunan kadının, göğüslerini iyice kontrol ettikten sonra doktor :
-Düşündüğüm gibiymi? hanımefendi der, sizin hiç sütünüz yok.
Kadın :
-Tabi olmaz doktor bey, der.Ben çocuğun teyzesiyim...

İyilik

Birgun bir adamin karsisina bir cin cikmis, "benden uc dilek dile.." demis.
Adam:"Kaynanmı, artik gormek istemiyorum" deyince cin bir anda adamin gozlerini oyuvermis.
Adam aci icinde kivranarak:"Ne yaptin yahu" deyince
Cin:"Eee, sen artik kaynanamı gormek istemiyorum demedin mi? Artik gormeyeceksin"demis.
"Simdi soyle bakalim ikinci istegin nedir?"
Adam: "Madem bu boyle oldu, ama hiç olmazsa aletim bacaklarima değsin ki teselli bulayim" deyince cin şak diye adamin bacaklarini keserek aletiyle ayni boya getirmis.
Adam yine aci icinde "ne yaptin ulan" deyince...
Cin:"Eee artık değiyor işte" demis ve eklemis
"Sira son isteginde"
Adam:"Yahu senin hic yaptigin iyi bir sey yok mu? Iyilik olarak ne
yapabiliyorsan bana onu yap" deyince cin adamin arkasina gecmis ve adami bir guzel becermis.
Adam yine bagirarak:"Ne yapiyorsun ulan, bu nasil iyilik" deyince
Cin cevap vermis:"Bu sana en iyi iyiliktir, hem korsun hem topalsin, baska kim becerir seni !!!.."

Sperm testi

Bir gün 75 yaşında bir ihtiyar sperm testi yaptırmak için doktora gider.
Doktor adama bir kavanoz verir ve :
-Bunu doldurup yarın bana getirin, der. Ertesi gün ihtiyar kavanozu
getirip doktora verir. Doktor kavanoza bakar ve boş olduğunu görür ve
sebebini sorar. İhtiyar anlatmaya başlar :
-Doktor bey, dün gece sağ elimle denedim olmadi, sol elimle denedim gene
olmadı. Karımı çağırdım, o da sağ ve sol elleriyle denedi, ağzıyla
denedi önce dişini çıkararak sonra dişini takarak denedi gene olmadı.
Baktık olacak gibi değil komşunun karısını çağırdık o da iki elini ve
ağzını denedi gene olmadı, deyince doktor kendini tutamamış :
-Naaptınız, komşunun karısını da mı çağırdınız, diye sormuş.
İhtiyar da :
-Napalım, açamadık şu lanet kavanozu bir türlü.

Diş çektirmek mi??

Diş hekiminin odasına giren genç ve güzel kadın :
-Ah doktorcuğum, dedi.Bu dişi çektirmektense, çocuk doğurmayı tercih
ederim.
Doktor :
-Öyleyse koltuğun ayarını yapmadan önce kararınızı verin.

Kitapçıda

Adam kitabevinden içeri girdi, tezgahta duran gence sordu :
-Sizde "Kadinlara Karsi Zafer Kazanan Erkek" romanı varmı? Tezgahtar
eliyle az ötesini işaret etti :
-Var efendim, orada masal kitapları bölümünde bulabilirsiniz.

İletişim

Kari koca muthis kavga etmisler ve kusmusler bakmislar olcak gibi
deyil ve birbirlerine notlar yazarak anlasmaya karar vermisler.Bir gun
adam bir is gorusmesi yapmis ve sabah 8.30 da ise gitmesi gerek
komidinin uzerine bir not yazip koymus "sabah beni saat 8.00 de"
kaldir ertesi gun olmus adam bir kalkmis saat 10.00 muthis sinirle
firlamis yatakdan ve basuncunda bir not " saat 8.00 kalk""

Doktor

Uzun ve yorucu bir ask ve sevisme seansindan sonra doktor az otesinde
uyuklayan hastasina bakarken birden cok fena halde sucluluk duygusuna
kapilmis. Panikler gibi olunca icini rahatlatmak icin kendi kendine
soylenmeye baslamis "sakin ol Howard sakin ol... O kadar da dert etme
kendine.. Bu dunyada hastasiyla sevisen ilk ve tek doktor sen degilsin..
Pek cok doktor yapmistir bunu.. Tam o sirada kalbinin derinliklerinden
gelen vicdaninin sesini duymus.
"Ama Howard sen veterinersin..."

İş başvurusunda

Adamın biri iş baş vurusunda bulunmak için bir şirkete gitmiş şirkettekiler
toplanıp adamı sınava almışlar . Sana bir soru soracağız bilirsen işi
alınacaksın demişler. Adam tamam demiş sorun.Soru şu yolda gider, yolcu taşır şöför kullanır nedir bu? Adam düşünmüş otobüs demiş .Şirkettekiler tamam kardeşim otobüs ama markası ne magirus'mu mercedes' mi MAN ' mı demişler.
Tam adam çıkacakken gel demişler sana bir hak daha tanıyalım söyle
bakalım havada uçar pilot kullanır yolcu taşır nedir bu? Adamcağız düşünmüş yolcu uçağı demiş. Şirkettekiler kusura bakma demişler tamam yolcu uçağı ama Boing mi , Airbus mı, concorde mu demişler bilemedin güle güle demişler.
Adamcağız tam çıkacakken dönmüş bir soruda ben size sorabilirmiyim demiş söyleyin bakalım kadınların iki bacağının arasında bulunur nedir bu?
Şirkettekiler tabiki malum organın adını hep bir ağızdan söylemişler. Adam
dönmüş;tamamda kardeşim demiş ananınki mi, ebeninki mi...

Dert

Eczaneye giren delikanli, eczaci hanimi görünce geri dönmeye davrandiysa
da,
- Ne istediniz? Sorusu üzerine durmak zorunda kaldi.
- Eczaci beyle görüsecektim.
- Eczanenin sahibi benim. Iki de bayan ortagim var. Ne istediginizi bize
söyleyebilirsiniz.
Delikanli, kizarip bozararak:
- Son günlerde bir seyler oldu bana, dedi. Kadinlar beni çok tahrik ediyor.Üç
bes kadin bile yetmiyor. Bunun için bana acaba ne verebilirsiniz?
Eczaci hanim: - Bir dakika, dedi içerdeki arkadaslarimla Konusayim.
Geri dönünce:
- Size, dedi, ayda sekiz bin frank verebiliriz. Bizim evde kalirsiniz, yiyip
içmek de bizden.


Reel ve potansiyel

Çocuğun birisi, bir gün matematik dersi sonrasında kafasında bir takım
soru işaretleri ile babasına gelir. Babası,
"Oğlum bugün okul nasıl geçti?" diye sorunca, çocuk babasına anlatır. "Babacığım her sey iyiydi. Ama matematik dersinde anlatılan "reel" ve "potansiyel" kavramlarını anlayamadım". Bu durum üzerine babası çocuğuna bu kavramları ilginç bir yöntemle anlatmaya karar verir. Çocuğuna, annesine gitmesini ve ona 1 milyon dolar karşılığında Robert De Niro`yla yatıp yatmayacağını sormasını ister. Çocuk gider ve sorar. Annesi, 1 milyon dolar`a gerek olmadığını, bedava olarakta seve seve Robert De Niro`yla yatabileceğini söyler. Çocuk bu cevabı babasına iletir. Bunun üzerine babası çocuğun ablasına giderek ona 1 milyon dolar karşılığında Leonardo Di Caprio`yla yatıp yatmayacağını sormasını ister. Çocuk ablasına gider ve sorar. Ablasıda annesi gibi, 1 milyon dolar`a gerek olmadığını bedava bile seve seve onunla yatabileceğini belirtir. Çocuk bu cevabı da babasına iletir. Babası ise söyle der. "İşte oğlum sorularının cevabı. Şu anda elimizde reel olarak 2 milyon dolar para, ve 2 tane potansiyel <b>[yasaklı kelime]</b> var."

İnanır mısınız?

Bir bayanın yatak odasındaki gardrop bozuktur. Evin yanında bulunan istasyondan tren geçince kapağı açılmaktadır. Bunun için bir gün bir
marangoz çağırır. Marangozu yatak odasına götürür ve dolabı gösterir. O
anda bir tren geçer ve gardrobun kapağı kendiliğinden açılır. Marangoz
menteşelere, kilide bakar. Hanımefendi buradan gardrobunuzun nesi olduğunu anlayamadım. Şimdi ben içine gireyim ve siz kapağı kapatın, böylece ben içeriden bakarım belki böyle anlarım der. Marangoz içeri girer, kadın kapağı kapatır. O anda kapı çalar. Kadın kapıyı açar. Kadının kocasıgelmiştir. Kocası doğru odasına gider ve üstünü çıkarıp asmak için gardrobunu açar. Bir bakar ki gardropta bir adam. Kızarak adama bağırır.
"Ne işin var senin burada?" der.
Marangoz korkmuş bir vaziyette cevap verir.
"Şey beyefendi ne desem ki, şimdi size burada tren bekliyorum desem
inanır mısınız?"

Vefakar aile

Yamyam baba-oğul balta girmemiş ormanda dolaşırken nehirde yıkanan genç ve çok güzel bir kadın gördüler.
Oğul sordu :
-Ne dersin baba, yiyelim mi onu?
Baba bir an düşündükten sonra :
-Hayır, bunu eve götürür, onun yerine anneni yeriz! dedi

İyilik meleği

Adamın işi varmış, Ankara'ya gidiyormuş, tam uçağa binerken kulağında bir
ses :
-Binme, bu uçak düşecek!
Dönmüş, bakmış, kimse yok, ama içine de bir kurt düşmüş, binmemiş.
İkinci uçağı beklerken kara haber ulaşmış :
-Uçak düştü kurtulan olmadı!
Koşmuş Haydarpaşa'ya, bilet almış, tam trene binecek, aynı ses kulağında
-Binme bu trene, raydan çıkacak!
Dönmüş, bakmış yine kimse yok, trene binmemiş, gelmiş eve, sabah gazeteyi açınca tüyleri ürpermiş :
-Tren Eskişehir'de raydan çıktı şu kadar ölü, şu kadar yaralı...
Allahına şükretmiş, koşup otobüse bilet almış, tam binerken yine o ses :
-Bu otobüse binme, freni patlayacak!
Dönmüş yine kimse yok! Dayanamamış, bağırmış :
-Sen kimsin yahu?
-Ben senin iyilik meleğinim!
Adam iyice kızmış :
-Ulan evlenirken neredeydin!

Obarana

Birkaç Fransız kantinde gevezelik ederken içlerinden biri sorar:
-Gütenberg kim? Biliyormusunuz?
-Hayır, der ötekiler.
-Güzel, sizde benim gibi gece kurslarına gitseydiniz, Gütenberg'in basım
makinasını bulan kişi olduğunu bilecektiniz.... Ya Panmentier'i?
-Hayır, der ötekiler.
-Güzel, sizde benim gibi gece kurslarına gitseydiniz, Panmentier'in
patatesi bulan kişi olduğunu bilecektiniz.Eğer gece kurslarına gitmezseniz
yaşam boyunca....
İşte ozaman, aralarında lehimci olanı öfkelenip patlar :
-Oldu, anlaştık! Gütenberg'i, Panmentier'i bilmiyoruz. Sen Obarana kim
biliyormusun?
-Hayır!
-Peki öyle ise öğren! Obarana, sen gece kurslarına giderken karınla yatan
heriftir!


Kızamık

Bey, telefonu açıp seslendi :
-Alo...Doktor Bey, bizim oğlan kızamık.
-Biliyorum, dedi doktor, dün sizin eve girip gerekli şeyleri söyledim,kendisini kimseyle temas ettirmeyin ve..
-Ama doktor bey, oğlan hizmetçiyi öpmüş bir kere...
-Ya bu fena işte...Öyleyse hizmetçiyi de karantinaya almalı.
-Doktor bey, bir şey daha var, sonra hizmetçiyi bende öptüm...
-O... İşler çatallaştı, hastalık herhalde size de bulaşmış olmalı.
-Ya..sonra ben karımı öptüm...
-Ne diyorsun be? Öyleyse ben de kızamık olacağım demek...

Hep boğa mı?

İspanya'da tatilini geçiren turist, restoranda tipik bir İspanyol yemeği yemek istemişti. Listeyi uzun uzun inceledi.Cojano adı dikkatini çekti.Neolduğu hakkında hiçbir fikri yoktu.Parmağını basıp, garsona işaret etti.Garson bir tabak içerisinde yemeğini getirdi.Nefis bir şeydi ama içindekinin ne olduğunu çıkaramadı.Bir çeşit etti ama ne?...Garsonu çağırdı ve sordu...Garson anlattı :
-Bugün boğa güreşlerine gittiniz mi bayım?_
-Evet...
-İşte bu yediğiniz yemek bugün arenada öldürülen boğanın yumurtalıklarından yapıldı.
Adam ertesi gün gene aynı restorana gitti.Tadı damağında kalan yemeği
Cojano'yu bir kez daha istedi.Lezzetle yedi.Artık ahbap oldukları garson
hatır sormaya geldi :
-Nasıl memnun kaldınız mı bayım?
-Kaldım kalmasına ama bir şey dikkatimi çekti.Dün yediğim Cojano biraz
daha büyüktü gibi geldi bana.
Garson başını iki yana salladı :
-Her zaman boğa kaybetmez bayım...

AMELİYAT YERİ

İki sevgili bir ağacın gölgesinde otururlar.Delikanlının tatlı sözleri arasında bir ara kız sevgilisinin kulağına fısıldar :
-Sevgilim sana apandist ameliyatı olduğum yeri göstereyim.
Delikanlının gözleri parlar.
-Göster canım göster.
Kız eliyle uzak bir yeri göstererek :
-Bak şu ilerde görünen sarı bina var ya, onun üçüncü katı....

BEN DE GELIYORUM

Diyarbakır'da Sehmus okula gelir, tabii bizim Sehmus ilkokul talebesi, ama her tarafi yara bere icinde, hoca sorar
-Sehmus oğlum ne oldu sana?,
Sehmus der
-Babam dovmistir.
Hoca sorar:
-Niye oğlum?
-Valla bilmiyom hocam aksam evde yatiyik biraz sonra babamin sesini duyuyom, Ali uyudun mi Ali'den ses cikmiy Veli uyudun mi, e Veli'den de ses cikmiy Memed uyudin mi Memed'den de ses cikmiy Sehmus uyudin mi diy, ben de yok buba uyumadim diyrem oda
geliy beni doviy.
Bunun uzerine hoca, bak Sehmus bu gibi durumlarda uyumasan da ses etmemek lazimdir der. Sehmus kafa sallar eve gider, ertesi gun okulda Sehmus daha fena dovulmus olarak gelir. Bunu goren hoca merakla gider yanina ;
-Sehmus ne oldi kim yapti,der. Sehmus:
-Bubam yapmistir.
-Niye Sehmus ne oldi? Sehmus anlatir:
-Hocam aksam evde yatiyik bi
masterofhacker® !!!...ZORU YAPARIS İMKANSIZ İSE BİRAZ ZAMAN ALIR...!!! ::Copyright © MiCRoSoFt masterofhacker® & HacKiNg::
Kullanıcı avatarı
keops
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 3907
Kayıt: 20-07-2005 15:08
Konum: nowhere

Mesaj gönderen keops »

eline sağlık oku oku bitmez valla :)
[size=117][b]İnsan, düşünen tek hayvan değildir,

ama bir hayvan olmadığını düşünen tek hayvandır.[/b][/size]

[align=right][b]Pascal Picq[/b][/align]
Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

Kimler çevrimiçi

Bu forumu görüntüleyen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 0 misafir