YENEBİLME İHTİMALİ
BEŞŞŞŞ kardeşle tanıştığım bir kupa maçında yoruldum fenerli olmaktan.
Olmayan orta sahama Alex de yaramadı Dahi DAUM hocam.
Ben senin kupa alabilme ihtimalini sevdim.
Olimpiyat stadının sarap kokan yollarında
özlemeye basladim kupaları alıp gelmeyi.
Ve bu hasret öyle uzun sürdü ki adam gibi galibiyetleri
özlemeye basladim sonra
Bizim ortegalarimiz washington portakallarimiz vardi.
Aleximiz,Anelkamız,Lucianomuz, Tuncaylarımız vardı
Birde eski kupalara bakip aglama imkani.
Sari lacivert renkli maraton siralarinda ögrendik
sampiyonluk türküleri söylemeyi.
Biz kupayı alıyorduk.
Kartal ikinci. Cimbom'a ise kol saati.
Koca koca paragraflarla umut ikliminde yazılar yazıyordu Ali Şen baba Sabah'ta,
Türk dil kurumuna inat bir Türkçe'yle.
Abilerimizden ögrenirken FB harflerinden sekiller türetmeyi,
Rüstünün korudugu kaleye usul usul gol yagiyordu.
Ve hali sahalarda oynamayi öneriyordu haber bültenleri.
Spor programlarında tartışılan Avrupa zaferim olmadı benim.
İngilizlerin C takımını yenişimizi saymazsak.
Dereagzina usul usul taraftar yagiyordu.
Ve tesislerden çikmamayi öneriyordu futbolculara haber bültenleri ve
yöneticiler,
Rüstüden baska herkesin dövülebilme ihtimali vardi yine,
Sana siirler, marslar biriktiriyordum fen bilgisi defterimde.
Ama sen yoktun.
Ben, senin Olimpiyat stadında yenebilme ihtimalini seviyordum sunni
teneffüs
saatlerinde.
Takım otobüsü seni hep hizla, perdeleri çekili götürüyordu dereagzi
tesislerine
Ben senin için galatasaray zaferinden sonra kadiköy yollarinda korna
çalabilme ihtimalini seviyordum.
Ben senin kupa alabilme ihtimalini seviyordum.
Bahar akşamı İkitelli'ye çekiyordu tenimin çatlamaya hazir
gevrekligini.
Stada giremiyordum.
Ne yana baksam bizden kimseyi göremiyordum ve boslukta hissediyorum
kendimi ve tuttugum takimi fenerbahçeyi
Aradaki farki hizla açan GALATASARAY'la yarisiyordum,
Aziz YILDIRIM'in garantisinde.
Tesadüf diyordu AZİZ baba bizden başka herkesin başarılarına
Biz aslını alırken Galatasaray Bonus futbolcuları alıyordu
Sonra BONUS RİBERY atiyordu golünü AZİZ babaya nispet yaparcasına
yeniliyordum,eziliyordum kupa alacağız derken,
gazoz kapağı bile alamama ihtimali beliriyordu
Göz yaslarimin sesini basina koyuyordum sarkilarimin listesinin.
Çildiriyordum.
ZAVAAALLIII FEEENNNEEERRRRR BETEERR OOLLL BEETEERRR:)
Sonra çikiyordum stattan .
Kadiköy'den bizim eve giden
ömrümün o en uzun,
ömrümün en berbat ,
ömrümün en çocuk,
ömrümün en ihtiyar yolunu kosuyordum.
Çünkü sokakta galatasaraylilar oluyordu, agzi kulaklarinda hatta
enselerinde.
güzel bir bahar gecesi yoruldum fenerli olmaktan.
Ve olmayan orta sahamda Alex hataydi Dahi Daum hocam.
Ben seninle sadece Türk Takimlarinin bilebildigi
60 bin kisilik stattda,
ben seninle muhtesem bir atmosferi ve seyircisi olan bir Kadiköy
sahasinda galip kupa alabilme ihtimalini sevdim.
Ben senin Sükrü Saraçoglunda bir Avrupalı takımdan puan alabilme ihtimalini sevdim.
Ben senin birgün UEFA kupası alabilme ihtimalini sevdim
O da olmazsa kupanın bir benzerini
Hiç olmazsa minyatürünü ne olurrrrrrrrr
Öyle bir ihtimal hiçbir zaman olmasa da.
Sadece takılıyoz arkadaşlar...hepimiz dostuz