benim kim olduğumu biliyor musun

Bildiğimiz güzel fıkraları paylaşalım.
Cevapla
Kullanıcı avatarı
fanta
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 2554
Kayıt: 28-06-2007 22:28
Konum: istanbul/sefaköy

benim kim olduğumu biliyor musun

Mesaj gönderen fanta »

Universitenin buyuk amfisinde 800 kisinin katildigi bir imtihan...
Sure iki saat... Profesor son derece sert ve surenin esnetilmesine imkân yok.
Cevaplari yetistiremeyen kaliyor.
Bu yuzden butun talebeler haril haril kâgit dolduruyorlar.

Ama birisi agirdan gidiyor.
Biraz dusunuyor biraz yaziyor.
Hic aceleci bir hâli yok.

Derken sure doluyor. "Getirin kâgitlari cocuklar" diyor profesor
ve herkes bitirebildigi kadariyla kâgidini getirip masanin uzerine koyuyor.
Veren cikiyor, veren cikiyor, masanin uzerindeki kâgitlar birikiyor.
Sinifta hic talebe kalmiyor. Bir kisi hâric.
Bizim agirdan giden talebe hic istifini bozmadan yazmaya devâm ediyor.

Boylece biraz daha zaman gectikten sonra,
bizimki kalkip kursuye gidiyor ve kâgidini bir sonraki ders icin hazirliklarini
tamamlamakta olan profesore uzatiyor.
Profesor kizarak:

-Hayir! Cok gec kaldin.
Artik senin kâgidini alamam...

Bizimki ters ters bakiyor:

-Sen benim kim oldugumu biliyor musun?

-Yoo, aslinda bilmiyorum.
Ne olacak?

Talebe bakislarini diklestirerek tekrar soruyor:

-Sen benim kim oldugumu biliyor musun?

-Hayir bilmiyorum!
Ustelik bu hic de muhim degil!

-Iyi oyleyse, diyor bizimki ve yigili duran imtihan kâgitlarinin bir kismini
kaldiriyor ve araya kendi kâgidini koyup kâgitlari tekrar duzeltiyor.
Sonra da:

-Iyi gunler hocam, deyip profesorun saskin bakislari
arasinda yuruyup gidiyor.
[b]Bütün renkler aynı hızda kirleniyordu, birinciliği beyaza verdiler...[/b]
Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

Kimler çevrimiçi

Bu forumu görüntüleyen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 1 misafir