Hz. Peygamberin Adba adında bir devesi vardı ki hiç kimsenin devesi onu geçemezdi. Bir bedevi, bir binek devesi üstünde gelip onu geçti. Bu, müslümanların ağrına gitti. Bunun üzerine Allah Resulü durumun farkına vararak şöyle buyurdu: “Allah bir şeyi yükseltti mi, sonradan mutlaka onu alçaltır.”
Hadis (Buhari, Ebu Davud ve Nesai).
[b] Biri Ecdadima Küfrettimi boğarim.
Boğamasamda yanımdan kovarım..
Yumuşak başlıysam kim dedi uysal koyunum..
Kesilir ama çekmeye gelmez boynum..
Mehmed Akif Ersoy [/b]
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) Medine'ye hicret ettiğinde ben sekiz yaşında bir çocuktum. Annem beni ona götürdü. Annem:
"Ya Resûlullah, Ensarın erkek ve kadınlarından benden başka size hediye vermeyen kalmadı. Ben ise bu oğlumdan başka size hediye edecek bir şey bulamadım. Benden bunu kabul et, hizmetinde bulunsun" dedi.
On sene Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e hizmet ettim. Asla beni dövmedi, asla bana sövmedi. Yüzünü ekşitmedi. Onun bana ilk tavsiyesi şu oldu: "Ey oğlum, sırrımı koru ki, kâmil mü'min olasın." (Enes diyor ki):
"Onun sırrını annem dâhil hiç kimseye söylemedim."
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in hanımları onun sırrını sorduklarında onlara sırrını söylemedim.
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in sırrını ebedî olarak hiç kimseye söylemeyeceğim.
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) sonra şöyle buyurdu:
"Ey evladım, abdesti tam al, ömrün artsın ve iki hafaza meleğin seni sevsin."
"Ey oğlum, eğer abdestli olarak gecelemeye gücün yeterse, bunu yap. Kim abdestli iken ölürse, şehid olur."
"Ey evladım, durmadan namaz kılmaya gücün yeterse bunu yap. Şüphesiz melekler namazda olduğun müddetçe sana duâ ederler."
"Ey oğlum, namazda sağa sola dönmekten sakın. Namazda sağa sola dönmek helâkettir. Eğer mutlaka sağa sola döneceksen, bunu farzlarda değil, nafilelerde yap."
"Ey evladım, rüküye eğildiğinde ellerini dizlerinin üzerine koy.Parmaklarının arasını aç. Dirseklerini yanlarına yapıştırma. Başını rükudan kaldırdığında her azan sabit hale gelsin. Şüphesiz ki, Allah kıyamet gününde rükû ve secdede belini tam olarak düz tutmayan kimselerin namazlarına bakmaz."
"Ey evladım, secde yaptığın zaman horuzun yem yemesi gibi çabuk çabuk yapma. Köpeğin düşmesi gibi düşme. Kollarını hayvanların yayışı gibi yere yayma. Ayağının arkasını iyice yere koy. Uyluğunu topuklarının üzerine koy. Bunu yaparsan kıyamet gününde hesabın kolay olur."
"Ey oğlum, gusülde mübalağa yap ki, üzerinde hiçbir günah ve hata kalmaksızın banyodan çıkasın." Enes diyor ki:
"Annem ve babam sana fedâ olsun gusülde mübalağa yapmak ne demektir" diye sordum. "Kıl diplerini iyice ıslatırsın, derini tertemiz yaparsın" cevabını verdi. "Namazından bir miktarını evine ayırabilirsen, ayır. Çünkü bu evinin hayrını artırır."
"Ey oğlum, eve girdiğinde ailene selâm ver. Böyle yapman senin ve ailen üzerine berekete sebeptir."
"Ey evladım, evinden çıktığında gördüğün her Müslümana mutlaka selam ver ki, sevapların artmış olarak dönesin."
"Ey evladım, hiç kimseye karşı kalbinde kötülük düşüncesi olmadan yaşamaya gücün yeterse bunu yap."
"Ey evladım, evinden çıktığında gördüğün her Müslümanın mutlaka senden üstün olduğunu düşün."
"Ey oğlum, eğer nasihatimi dinlersen, hiçbir şey sana ölümden daha sevimli olmaz."
"Ey evladım, bunlar benim sünnetimdendir. Kim sünnetimi yaşatırsa, muhakkak beni sevmiş olur. Kim beni severse Cennette benimle beraberdir."
(Tabaranî, Mucemü's-sagir 587)
[b] Biri Ecdadima Küfrettimi boğarim.
Boğamasamda yanımdan kovarım..
Yumuşak başlıysam kim dedi uysal koyunum..
Kesilir ama çekmeye gelmez boynum..
Mehmed Akif Ersoy [/b]
Ölümü çok zikredin. Zenginlik anında ölümü hatırlarsanız, bu (zenginliğin vereceği azgınlık ve şımarıklığı) yıkar. Fakirlik anında hatırlarsanız, bu, (halinizden şikayeti önler) elinizdekine kanaat etmenize sebep olur.
Kul bir günah işler. Ama onunla cennete girer. Bu şöyle olur: İşlediği günah devamlı hatırındadır. Ondan her hatırladıkça tövbe edip kaçınır. Böylece o günah sebebiyle Cennete girer.
(Allahü teâlânın halk arasında evliyası, açlık ve susuzluk ehlidir. Allahü teâlâ onlara eza edenden intikamını alır ve ona Cenneti haram eder.) [İbni Neccar]
(Allah’tan korkun. Bir mümin, bir mümine zulmederse, kıyamette Allahü teâlâ mutlaka mazlumun intikamını zalimden alır.) [A.b.Hamid]
(Ana-babaya asi olan ve zalimle beraber gezen mücrimdir [suçludur]. Allahü teâlâ buyurur ki, mücrimlerden mutlaka intikam alırız.) [Taberani]
(Allahü teâlâ buyurur ki: İzzetim ve celalim hakkı için zalimden intikam aldığım gibi, gücü yettiği halde, mazluma yardım etmeyenden de intikam alırım.) [Hakim]
Onun için hiçbir günahı küçük görmemeli. Çünkü Allahü teâlâ, intikam alıcıdır. İstediğini yapmakta hiç kimseden çekinmez. Gazabını günahlar içinde gizlemiştir. Küçük sanılan bir günah, intikamına, gazabına sebep olabilir. Yüzbin yıl ibadet eden bir kulunu, bir günah için, sonsuz olarak reddedebilir ve hiçbir şeyden çekinmez. Bunu Kur'an-ı kerim bildiriyor ve ikiyüzbin yıl itaat eden şeytanın, kibredip, secde etmediği için, ebedi melun olduğunu haber veriyor. Hz.Âdem’in oğlunu, bir adam öldürdüğü için, ebedi tard eyledi.
Hz. Musa zamanında, Belam bin Baura isimli bir zat, ism-i a'zamı biliyordu. Her duası kabul olurdu. İlmi o derecede idi ki, sözlerini yazmak için, ikibin kişi yanında bulunurdu. Bu Belam, Allahü teâlânın bir haramına, meylettiği için, imansız gitti. (Onun gibiler köpek gibidir) diye dillerde kaldı.
Karun, Hz. Musa’nın akrabası idi. Hz. Musa buna dua etti, kimya ilmi öğretti. O kadar zengin olmuştu ki, yalnız hazinelerinin anahtarlarını kırk katır taşırdı. Zekat vermediği için, bütün malı ile birlikte, yer altına sokuldu.
Allahü teâlâ bunlar gibi daha nice kimselerden, bir günah sebebi ile, böyle intikam almıştır. O halde, her mümin günah işlemekten çok korkmalıdır. Ufak bir günah işlediğinde tevbe, istiğfar etmelidir.
Birbirinize buğuz etmeyin, birbirinize haset etmeyin, birbirinize arka çevirmeyin; ey Allah?ın kulları, kardeş olun. Bir müslümana, üç günden fazla (din) kardeşi ile dargın durması helal olmaz.
Kur'an'ı okuyup ona sahip çıkan kimseye (ahirette): "Oku ve (cennetin derecelerine) yüksel, dünyada nasıl ağır ağır okuyor idiysen öyle oku. Zira senin makamın, okuduğun en son ayetin seviyesindedir.
Ebû Sa’lebe el-Huşenî Cürsûm İbni Nâşir radıyallahu anh’ın rivayet ettiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Allah Teâlâ bazı şeyleri farz kıldı, onları ihmal etmeyin. Bazı günahlara yaklaşılmaması için sınırlar koydu, o sınırları aşmayın. Bazı şeyleri haram kıldı, o haramları çiğnemeyin. Bazı şeyleri de unuttuğu için değil size olan merhameti sebebiyle dile getirmedi, onları da araştırıp kurcalamayın.”
Hadisten Öğrendiklerimiz
1. Her müslüman farzları yapmak, haramlardan kaçınmak zorundadır.
2. Allah Teâlâ’nın belirlediği esaslar, çizdiği sınırlar vardır; bu esaslara ve sınırlara uyulması şarttır.