Dallasın sinemaya aktarılması hazırlıkları sürerken, bu yaz başlayacak çekimlerin Florida, Louisiana veya Kanadada yapılabileceği haberleri, Dallasın memleketi Texası öfkelendirdi.
1980lerdeki dizinin Texas eyaletini dünyada bir numara yaptığını bilen ve dizi ile halen övünen Texas, filmin eyalette çekilmesi için yapımcılara vergi indirimi ve diğer kolaylıklar önerdi. Halen Texasın mali önerilerinin diğer eyaletlerin gerisinde kaldığı bildiriliyor. Filmi Twentieth Century Fox çekecek.
Texas, film yapımcılarını çekmek için J.R. Dallasta Vurulmalı diye kampanya başlattı.
Dizinin doruk noktası, kural tanımayan işadamı J.R.ın sezon sonundaki son sahnede vurulmasıyla gelmiş ve Amerika ve dünya aylarca J.R.ı kimin vurduğunu konuşmuştu.
Çöl ve Kovboy kültürünün gururuyla yaşayan Texas kendisini ayrı bir devlet sayıyor.
Eyalette adam vurma geleneği eskilere uzanıyor ve Dallas kenti 1963te Başkan Kennedynin vurulduğu yer olarak tarihe geçti. Kaynak: Selim Atalay / NTV-MSNBC
Polisiye-gerilim türündeki 'Beyza'nın Kadınları' filminin, piyanist ve besteci Fahir Atakoğlu tarafından hazırlanan albümü piyasaya çıktı.
Fahir Atakoğlu ve Mustafa Altıoklar'ın İstanbul ve ABD'de yaptıkları iki aylık çalışma sonucu ortaya çıkan albümde, tüm besteler Atakoğlu'na ait.
Albümde sözlerini Sezen Aksu'nun yazdığı ve seslendirdiği 'Beyza' adlı şarkı da bulunuyor.
Eyüp Hamis'in ney, Göksun Çavdar'ın saksafon performanslarını gerçekleştirdiği albümde, 'Aman' adlı parçada da Sami Özer'in okuduğu gazel yer alıyor.
Yönetmen Mustafa Altıoklar'ın kardeşi Mehmet Altıoklar'a ithaf ettiğini belirttiği 'Beyza'nın Kadınları'nda, Tamer Karadağlı, Demet Evgar, Levent Üzümcü ve Mine Çayıroğlu rol alıyor.
Psikolojik gerilim türündeki filmde, Karadağlı'nın canlandırdığı, bir dizi seri cinayeti çözmeye çalışan komiser Fatih ile yeni iş ortağı psikiyatrist Doruk ve Doruk'un çok ciddi psikolojik rahatsızlıkları olan eşi Beyza'nın hikayesi anlatılıyor. Kaynak: CNNTURK.com
Hollywood stüdyolarının, filmlerin dijital versiyonlarını internet üzerinden satışa çıkaracağı bildirildi.
1 hafta içinde satışa çıkarılacak olan filmler arasında "Brokeback Dağı" ve "King Kong" da bulunuyor.
6 stüdyodan yapılan açıklamada satışların, Hollywood'un 7 büyük film stüdyosunun 5'inin ortak sahibi olduğu "Movielink" adlı siteden yapılacağı duyurulurken, sitenin sahipleri Warner Bros., Universal Pictures, Sony Pictures, Paramount Pictures, Twentieth Century Fox ve MGM, sitede eski filmlerin 10-20, yeni filmlerin ise 20-30 dolara satışa sunulacağını bildirdiler.
tr.net
BBCnin haberine göre, 17 sezondur ABD televizyonlarında gösterilen çizgi aile, beyaz perdeye aktarılıyor. Verilen habere göre Simpsonlar ailesi
2007 Temmuzunda gösterime girecek .Filmin fragmanları ABDde piyasaya çıkarıllıp seyirciye gösterilmeye başlanmış bile.
Yapımı20th Century Fox şirketinin üslendiği film için yetkililer şimdiden iddalı sözler ediyorlar.
tr.net
4-12 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan bu seneki 9uncu Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivalinin Onur Ödülü Selma Güneriye verilecek. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali; rol aldığı filmlerde farklı kadın karakterlere kattığı derinlik ve ilkeli oyunculuk anlayışıyla Türk sinemasına yaptığı katkılardan dolayı Selma Güneriyi Uçan Süpürge Onur Ödülüne değer buldu. Sanatçı Onur Ödülünü, festivalin 4 Mayıs gecesi Ankara Devlet Opera ve Balesinde yapılacak açılış töreninde alacak.
Festivali programının Sinemamız bölümüne Selma Günerinin başrollerini oynadığı Yönetmenliğini Erdoğan Tokatlının yaptığı Son Kuşlar ve Duygu Sağıroğlunun yönettiği Bitmeyen Yol adlı filmler festival içersinde sinemaseverlerle buluşacak.
Selma Güneri, İstanbulda doğdu. 1964te Perde dergisinin açtığı artist yarışmasında finale kaldı. Aynı yıl Halit Refiğin yönettiği "İstanbulun Kızları" filmiyle beyazperdeye ilk adımı attı. 1967den sonra sinema oyunculuğunun yanı sıra ses sanatçılığı da yaptı. Bilge Olgaç, Türker İnanoğlu, Orhan Aksoy, Aram Gülyüz gibi birçok yönetmenin filminde rol alan Selma Güneri, uzun bir ara verdiği sinemaya İrfan Tözümün Mum Kokulu Kadınlar fimiyle döndü. 80den fazla sinema ve televizyon filmiyle Türk sinemasına emek veren Selma Güneri, son olarak televizyon için çevrilen film ve dizilerde izleyicisinin karşısına
tr.net
25. Uluslararası İstanbul Film Festivali programı içersinde yer alan Fransız Baharı etkinlikleri kapsamında İstanbulda Fransız sinemasının iki büyük oyuncusunu ağırlıyor: Catherine Deneuve ve Gérard Depardieu Ünlü aktör Gérard Depardieu ve beyazperdenin efsane kadın oyuncularından Catherine Deneuve 14 Nisan Cuma günü yapılacak kapanış gecesinde Sinema Onur Ödülünü alacak. 25. Uluslararası İstanbul Film Festivalinin Kapanış Galası ve Ödül Töreni aynı gece saat 20.00den itibaren CNNTÜRK televizyonundan canlı yayınlanacak.
Catherine Deneuve, Roman Polanski'nin Repulsion (Tiksinti) Luis Buñuel'in Belle de jour (Gündüz Güzeli) ve Truffautnun Le Dernier métro (Son Metro) filmlerindeki oyunuyla sinema tarihine geçti. Aynı zamanda UNESCOnun İyiniyet Elçisi olarak görev yapan Denevue, Indochine filmindeki rolüyle En İyi Kadın Oyuncu dalında Oscara da aday göterildi. Oynadığı yüz elliyi aşkın filmde Césardan BAFTAya, Venedikten Cannesa birçok ödülün sahibi Gérard Depardieu ise; Fransanın sinema dünyasına armağanı olarak adlandırılıyor.
tr.net
Dan Brown'ın satış rekorları kıran kitabından beyazperdeye aktarılan 'Da Vinci Şifresi',19 mayısta gösterime girecek.
Yönetmenliğini Ron Howard'ın yaptığı senaryosunu Akiva Goldsman'ın kaleme aldığı filmde, Profesör Robert Langdon'ı Tom Hanks, ona yardım eden kripto uzmanı Sophie Neveu'yu Audrey Tautou canlandırıyor.
Ünlü oyuncu Jean Reno'nun da dedektif Bezu Fache rolünde seyirci karşısına çıkacağı filmde diğer rolleri Ian McKellen, Alfred Molina vePaul Bettany üstleniyor.
Dan Brown'ın orijinal adı 'The Da Vinci Code' olan kitabı, satışa çıktığı ilk haftanın sonunda büyük başarı kazanarak New York Times'ın 'en çok satanlar' listesine bir numaradan girdi.
Wall Street Journal, Publishers Weekly ve San Francisco Chronicle'ın en çok satanlar listesindeki yerini uzun süre koruyan kitapta anlatılanlar:
''Harvard Üniversitesi'nde simge bilim profesörü olan Robert Langdon, Paris'te iş gezisindeyken bir gece yarısı Louvre'un yaşlı müdürünün ölü bulunduğu haberini alır.
Langdon ve yetenekli Fransız kriptoloji uzmanı Sophie Neveu, cesedin etrafındaki izleri takip ederek bu garip esrar perdesini araladıkça, ipuçlarının onları Da Vinci'nin tablosuna götürdüğünü keşfeder.
Büyük usta, bu sırrı herkesin görebileceği bir yere, tablosu Mona Lisa'nın içine gizlemiştir. Langdon, bu garip bağlantıyı açığa çıkarınca tehlike artar.
Cinayete kurban giden müze müdürü de Sir Isaac Newton, Botticelli, Victor Hugo, Da Vinci ve aralarında diğer ünlülerin de bulunduğu gizli bir kuruluş olan Sion Manastırı Derneği'nin üyesidir.
Langdon, aydınlatmaya çalıştıkları bu tehlikeli sırrın, yüzyıllardır tarihin derinliklerinde gizlendiğinden şüphelenir. Böylece, Paris ve Londra sokaklarında amansız bir kovalamaca başlar.
Langdon ve Neveu, kendilerini, atacakları her adımı önceden bilen esrarengiz olduğu kadar da çok zeki olan bir adamla karşı karşıya bulurlar.
Eğer bu karmaşık bilmeceyi çözemezlerse, bu çok eski gerçek ebediyen kaybolacaktır... '
CNNTURK
Amerika Yazarlar Derneği'nin hazırladığı, 'en iyi film senaryoları' listesinde birinciliği, başrollerini Humphrey Bogart ve Ingrid Bergman'ın paylaştığı 'Casablanca' filminin senaryosu kazandı.
Senaryo, Howard Koch ile Julius ve Philip Epstein kardeşler tarafından yazılmıştı.
Amerika Yazarlar Derneği tarafından açıklanan en iyi 101 film senaryosunu içeren listede, Mario Puzo ve Francis Ford Coppola tarafından yazılan 'Godfather' (Baba) filminin senaryosu ise ikinci sırada yer aldı.
Listede, Robert Townne'ın yazdığı 'Chinatown' filminin senaryosu üçüncü, Herman Mankiewich ile Orson Welles'in yazdığı 'Citizen Kane'(Yurttaş Kane) filminin senaryosu dördüncü ve Joseph Mankiewicz'in yazdığı 'All About Eve' (Eve Hakkında Herşey) filminin senaryosu beşinci sırada yer aldı.
Amerika Yazarlar Derneği üyelerinin, aday gösterilen bin 400 film senaryosu içinden hazırladıkları en iyi 101 film senaryosunu içeren listeye, senaryo yazarları Woody Allen, Coppola ve Billy Wilder dörder, William Goldman, John Huston ve Charlie Kaufman ise üçer eseriyle girmeyi başardı. CNNTURK
Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencileri Doğu Anadoluda bir ilki gerçekleştirerek sinema dergisi çıkardı. Lumiere Kardeşlerin 28 Aralık 1895 de Fransada gerçekleştirdikleri ilk toplu film gösteriminden bir asır sonra Doğu Anadoluda Bay Sinema izleyici ve okuyucularla buluştu.
Derginin genel yayın yönetmenliğini yapan Özgür İpek, sinemayı soyut bir kavram olmaktan çıkartarak kişileştirmeye çalıştıklarını söyledi. Dergiyi çıkarma amaçlarının sinemaya olan genel ilgiyi genişlikten kurtarıp sinemayı derinlemesine ele almak ve sinema tutkunlarına kolay ulaşabilecekleri bir kaynak sunmak olduğunu ifade eden İpek, kişisel birikimlerini ve arşivlerini paylaşmak için sinema dergisi çıkarmaya karar verdiklerini belirtti.
Özgür İpek, Sinemayla iç içe bir yaşamım var. Hayatta sinemadan başka yapmak istediğim bir şey yok.110 yıl aradan sonra Doğu Anadoluda ilk sinema dergisini çıkartık. Dergimizin isminden de anlaşılacağı üzere sinemayı hissedebiliceğimiz, dokunabileceğimiz, bir varlık olarak düşünerek kişileştirmeye çalıştık. Sinemanın günümüzde yaygın kabul gören popüler içerimlerinden ziyade nasıl anlattığıyla ilgileniyoruz. dedi. Dergiyi çıkartırken maddi bir kazanç elde etmediklerini, aksine kendi ceplerinden para harcadığını kaydeden İpek, dergiye sponsor bulmakta zorlandıklarını, reklamla derginin maliyetini kurtarmaya çalıştıklarını bu da yetmezse öğrenim kredisi burslarını vererek açığı kapatmaya çalıştıklarını vurguladı.
İpek Bir şeylere ulaşmak için fedakârlık yapmak gerekiyor. Dergi çıkarmak gerçekten yoğun emek isteyen bir uğraş. Sayfa tasarımından reklam bulmaya kadar her şeyle uğraşmak zorunda kalıyoruz. Bu da bizi yoruyor. Bay Sinema dergisini 1000 adet basıyoruz.700 YTL masrafı oluyor. Derginin maliyetini çıkardıktan sonra dergiyi bedava dağıtıyoruz. Bunda amacımız derginin her sayısında daha fazla kişiye uluşmak. diye konuştu.
3. sayıyı çıkarmaya hazırlanan Bay Sinema ekibi derginin ilk sayısında Amerikanın savaş karşıtı filmler, David Lynch sineması ve İngilizce ve Fransızcadan sinemayla ilgili çeviriler ve daha birçok konu yer alırken,2. sayısında şubat ayında yükselişe geçen Türk sinemasını ve 3.5 milyon izleyici rekoruna ulaşan Çağan Irmakın çektiği Babam ve Oğlum filmini konu almış. Bunun yanında sinemada ele alınan baba ve oğul filmlerini ele aldıklarını belirten İpek, sinemanın baş yapıtlarından Al Pacinonun başrolünü rol aldığı Baba (The Father) filmini ve Münir Özkulun başrolunü oynadığı Aile Şerefi gibi filmleri konu aldıklarını dile getirdi.
zaman
Çok başarılı bir yerli animasyon, fragmanını izledim ve çok başarılı buldum. Evliya Çelebi ve Ölümsüzlük Suyu'nu anlatıyor. Herkese tavsiye ederim. Vizyon tarihi 7 Kasım olarak belirtlilmiş.