birbirinizi seviyorsunuz. Ama yaşam & yetişme tarzlarınız, aile yapılarınız çok farklı. bu farklılıkları gözardı ederek onunla evlenir misiniz yoksa ilerde sorun çıkar deyip sevseniz de ayrılır mısınız? (en basitinden biriniz et tutkunu, öteki sebze delisi. biriniz dini vecibelerini yerine getiriyor öteki soğuk bakmıyor ama sıcakta bakmıyor... vs. vs. örnekler çok)
işte bu soru dönemeç noktası.Ya devam ya tamam.
Ayrıldı gönül yine bir tek eşinden
Bulmakta teselli batan akşam güneşinden
Alnımdaki hattı yaşımın matemi sanma
Her çizgi açıldı acı hicran ateşinden
İşsiz mühendisle yine yeniden
E kişiler birbirlerinden tavizler verirse neden tamamlanmasın ki arada kalan o boşluklar ? Sorun yaratacağını düşünüyorsak, hiç bu işe girmeyiz ama acı da çekeriz.Ve belki ileride pişmanlık da duyarız ."Neden yaşamadım?" diye...Ama şu da var anını yaşayıp , sonunu düşünmeden mutlu da olabiliriz.Akla göre değil de kalbe göre hareket etmiş oluruz.Ki genelde de böyle olur.Aşkta ve sevgide malesef ki aklımızı pek kullanamıyoruz.Çünkü "o kişi" dediğimiz kalbimizi aldığı yetmiyormuş gibi aklmızı da alıyor .
Yani sanki bu sorunun cevabını şu şekilde vermiş oluyorum."Sevgi"..
Başkaları gitmiş olur, gidince;
Bir sen yakınsın, uzakta kalınca..
Eğer onunla evlenmem için yaşam tarzımdan vazgeçmem gerekiyorsa hiç uğraşmam. Çünkü insanın mutluluğu, kendi oluşturduğu yaşam tarzıdır. Bunu terkettiği vakit, işte asıl huzursuzluğa kavuşacaktır. Hem unutulmamalıdır ki aşk geçicidir.
"Birlikte eğlenemeyenler, birlikte bir gelecek kuramazlar",
Pek dikkate alınmaz ama en ciddi konu insanları bir arada tutan önemli şey beraber birşeyleri paylaşabilmektir, karşıt fikirler insanları birbirlerinden uzaklaştırır o zaman sizin için zaman birbirinizin gerçekten neyini sevdiğinizi ortaya dökmektir. Sevdiğiniz bu özelliklerin uzun vadede devam edemeyeceğini düşünüyorsanız daha fazla beraber olmanın yada bu birlikteliği evlilikle noktalandırmanın pek anlamlı olmayacağını düşünüyorum ... Lakin zaman herşeyi değiştirebilir önceden birşeyler söylemekte pek mükmün değil, şans meselesi ...
Affedilmeyen yazdı:Eğer onunla evlenmem için yaşam tarzımdan vazgeçmem gerekiyorsa hiç uğraşmam. Çünkü insanın mutluluğu, kendi oluşturduğu yaşam tarzıdır. Bunu terkettiği vakit, işte asıl huzursuzluğa kavuşacaktır. Hem unutulmamalıdır ki aşk geçicidir.
Aşk geçici demişsin.E kimi zaman aşık olursun,sonra da seversin.Sevgide birşeylerden fedakarlık etmek gerekmez mi ? O zaman yaşam tarzını değiştirmez,sevdiğin kişiyi bırakır hayatını değiştirirsin.
Unutma, bu hayatta yalnız mutlu olamazsın.Bu yüzdendir ki mutlu olmak için birilerinle birşeyleri paylaşmak ve taviz vermek gerekir .
En son DiLeMmA tarafından 23-03-2006 19:35 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
Başkaları gitmiş olur, gidince;
Bir sen yakınsın, uzakta kalınca..
zıt kutuplar birbirini çeker derler. her iki tarafta aynı olsa bir süre sonra herşey monoton ve sıkıcı olmaya başlar. önemli olan o zıtlıkta orta noktayı bulabilmek ve uyum göstermektir bu da değişime açık olmayı ve fedakarlık yapmayı gerektirir . iyi düşünmek gerekir. aşk varken akıl tatile çıkar derler. o an için nasıl olsa dengeleriz diye düşünebilir insan ama önemli olan ilerideki zamanlardır. her iki tarafta beni olduğum gibi sevsin ve kabul etsin der ise olmaz. mutlaka iki taraflı fedalarlık yapmak lazım bunu da yapmak çok zor. hem kişiyi hemde ilişkiti yıpratır. ilerideki çıkabilecek pürüzleri göze alabiliyorsan, birlikte üstesinden gelebiliriz dersen neden olmasın..
Ninni yazdı:zıt kutuplar birbirini çeker derler. her iki tarafta aynı olsa bir süre sonra herşey monoton ve sıkıcı olmaya başlar. önemli olan o zıtlıkta orta noktayı bulabilmek ve uyum göstermektir bu da değişime açık olmayı ve fedakarlık yapmayı gerektirir . iyi düşünmek gerekir. aşk varken akıl tatile çıkar derler. o an için nasıl olsa dengeleriz diye düşünebilir insan ama önemli olan ilerideki zamanlardır. her iki tarafta beni olduğum gibi sevsin ve kabul etsin der ise olmaz. mutlaka iki taraflı fedalarlık yapmak lazım bunu da yapmak çok zor. hem kişiyi hemde ilişkiti yıpratır. ilerideki çıkabilecek pürüzleri göze alabiliyorsan, birlikte üstesinden gelebiliriz dersen neden olmasın..
Şükür benim gibi düşünen birisini görebildim.
Başkaları gitmiş olur, gidince;
Bir sen yakınsın, uzakta kalınca..
Affedilmeyen yazdı:Eğer onunla evlenmem için yaşam tarzımdan vazgeçmem gerekiyorsa hiç uğraşmam. Çünkü insanın mutluluğu, kendi oluşturduğu yaşam tarzıdır. Bunu terkettiği vakit, işte asıl huzursuzluğa kavuşacaktır. Hem unutulmamalıdır ki aşk geçicidir.
Aşk geçici demişsin.E kimi zaman aşık olursun,sonra da seversin.Sevgide birşeylerden fedakarlık etmek gerekmez mi ? O zaman yaşam tarzını değiştirmez,sevdiğin kişiyi bırakır hayatını değiştirirsin.
Unutma, bu hayatta yalnız mutlu olamazsın.Bu yüzdendir ki mutlu olmak için birilerinle birşeyleri paylaşmak ve taviz vermek gerekir .