Sen “Aşk” nedir bilir misin?
Kenarına köşesine değdi mi yüreğin?
Kısır döngülere pervane oldun mu?
Yalnızlığını hapsedip, duman altı zindanlara
Sigaranın sönmüş izmaritini
Esir aldı mı parmakların?
Öfken köpürdükçe, bayrak açıp isyanlara
Ve gökkuşağı rengi balonlara
Anılarını saklayıp
Hayallerini gömdün mü?
Kara toprağa…
Sen “Aşk” nedir bilir misin?
Yanından, yamacından geçti mi yüreğin?
Aslı, astarı yırtılmış umutları
Doldurup bir çuvala
Ve hasreti çarmıha gerip,
Bir kurşun sıktın mı?
Alnının tam ortasına…
Yedi kat göğün, tılsımına aldanıp
Yedi kat yerin, dibine çakıldın mı?
Sen “Aşk” nedir bilir misin?
Depremlere, yangınlara düştü mü yüreğin?
Dizinin dibinde secdeye varmayı
Sarıp, sarmalayıp terine bulanmayı
Düşledin mi?
İlahi aşk şiirinde beyitler gibi
Harf harf; Hece hece,
Ezberleyip onu, yaşanmış tümcelerden
Tepeden tırnağa “Aşk” olmayı…
Ya da!
Kadere eyvallah çekip,
Yeniden; sil baştan yazılmayı…
İstedin mi?
Sen “Aşk” nedir bilmezsin ki!
Bence hiç yaşamamışsın…
Dokunma o zaman!
Bırak şiirler masum kalsın
Ucuzlamasın…
Şair:Necla Alptekin