Kozmik Şakacı

Tüylerimizi ürpertecek yazılar, gerçekte yaşanmış korkunç olaylar, Efsaneler, Metafizik, Komplo Teorileri, Parapsikoloji.
Cevapla
Kullanıcı avatarı
mojjo
Quick Friend
Quick Friend
Mesajlar: 60
Kayıt: 20-01-2007 13:29

Kozmik Şakacı

Mesaj gönderen mojjo »

KAÇIŞ YOK

Katil Michael Godwin, ABD Colombia'da ölüm cezasına çarptırıldı ve infazın elektrik sandalyesinde yapılmasına karar verildi. Ancak idamına birkaç saat kala, avukatlarının çabasıyla Eyalet Komitesi tarafından ölüm cezası, ömür boyu hapse çevrildi.

Haftalar sonra Godwin yeni hücresinde metal bir sandalyeye oturmuş, hücreye gönderilen televizyonu kurcalıyordu. Nasıl olduğu hala bilinmiyor, televizyonun elektrik kablosu metal sandalyeye değdi ve Godwin çarpılarak can verdi; aynen kurtulduğu elektrikli sandalyede olacağı gibi.

Kabloda minicik bir sıyrık vardı; belki bir fare kemirmişti veya başka bir nedenden...İlahi adalet Godwin'i bağışlamamıştı...

DRAKULA

1998 yılında bir gece Drakula filminin İngiltere’de galası yapılacaktı fakat, filmin başlamasına çok az bir zaman kalmasına rağmen makaralar hala galanın yapılacağı sinemaya ulaşmamıştı. Daha sonra film makaralarını getiren arabanın yolda bir kaza yaptığı ve bundan dolayı da geç kalındığı öğrenildi. Filmleri getiren araba “Ulusal Kan Nakli Servisi” nin ambulansı ile çarpışmıştı.

YUMURTA YAĞMURU


Yine İngiltere’den bir garip örnek daha; Bin dokuz yüz yetmiş dört yılı sonlarında Berkshire bölgesindeki bir okula gökten yumurta yağdı. Masmavi, bulutsuz bir gökten aniden yumurtalar düşmeye başladı. Bu yağmur birkaç gün sürdü arabalar, damlar, okul bahçesi, hep yumurta içinde kaldı. Yöre halkının yakıştırması hazırdı : UFO’lar! Fakat bu UFO, uçan daireler değil; Bilinmeyen Uçan Omletler manasına geliyordu. Bölge havacılık dairesine soruldu, uçan omletlerden haberleri yoktu. Ancak işin enteresan tarafı bu okulun ismi İngilizce’de folluğu hazırla manasına gelen Keep Hatch’ti. Kısacası, gökten yumurtalar folluğa düşmüştü. Kozmik Şakacının yeni bir oyunu. Gökten, insanın başına bir çok şey yağmıştır. Amerikalı ünlü gariplikler uzmanı Charles Hoy Fort bu konuda çok kapsamlı araştırmalar yaptı ve enteresan yağmurlar listesi şunlardan oluştu :
Balık yağmuru
- Kurbağa Yağmuru
- Mühür Yağmurları
- Bunların en enteresan ve ürkütücü olanı ise, şüphesiz ki insan eti parçalarının yağmur halinde gökten yağmasıydı...

UĞURSUZ ARYA

1852 yılında, Paris Operası Kral VI. Charles tarafından açıldığında öylesine olay olmuştu ki, gazeteler açılışı, "Ezici bir başarı" olarak nitelemişlerdi. Açılış gecesinde dönemin en ünlü tenoru Mafiani başroldeydi. İkinci tenor, "Tanrım, onları ez..." diye başlayan aryasına başladığında, Mafiani'nin gözleri tavana ilişti. Kubbenin hemen altında bulunan "kedi balkonu" denen çember balkondan dev bir parça yerinden koparak düştü. Beton blok, doğrudan talihsiz tenorun üzerine geldi ve onu ezerek öldürdü.

Herşeye rağmen gösteri sürecekti... Ertesi gece Mafiani ön sıraları boş olan salonda yine sahneye çıktı ve o an geldi. Yine "Tanrım, onları ez..." aryası başladığında tenorlardan birisi göğsünü tutarak yere düştü, kalp krizi geçiriyordu ve kurtarılamadı.

Yapımcılar ve sorumlular panik halindeydiler; ölümün üçüncü kez geleceğinden korkuyorlardı. Ama Mafiani direndi ve meşum aryanın söylenmesine karar verildi. Zamanı geldiğinde orkestra susacak ve aryadan sonra çalmaya devam edeceklerdi. Gerçekten de öyle oldu; orkestra sustu, ama müzisyenlerden biri refleks olarak sözcükleri mırıldanmaya başladı. Mafiani duydu ve adama ters ters bakarken, kemancılardan biri aynen bir önceki gibi kalp krizi geçirerek o anda yaşama veda etti.

Artık herkes pes etmişti; opera kapatıldı, oyun kaldırıldı. Sahneler aylar sonra bir başka oyunla açıldı. Ancak o oyun bir daha asla oynanmadı.

BAŞKANLARIN ÖLÜMLERİ

Abraham Lincoln ile John Fitzgerald Kennedy'nin yaşamları ve uğradıkları suikastlar, inanılmaz bir dizi olayla birbirlerine bağlıdır.

Lincoln ilk defa 1846 yılında Kongre'ye seçildi. Kennedy ise tam 100 yıl sonra... 6 Kasım 1860'da Lincoln ABD'nin 16. başkanı seçildi; Kennedy ise 8 Kasım 1960'da 35. başkan oldu. Ölümlerinden sonra yerlerini alan yardımcılarının ikisinin de adları Johnson'du; Andrew Johnson 1808'de, Lyndon Johnson 1908'de doğmuştu. Lincoln'u vuran J.W.Booth 1838 yılında, Kennedy'nin katili Oswald ise 1939'da doğdu. İkisi de güneyliydi ve mahkemeye çıkartılamadan vuruldular. İkisi de cinayeti bir tiyatro binasında işleyip, daha sonra bir ahıra kaçtılar. Suikast gününde Lincoln bir korumasına, "Benim canımı almak isteyen bir adam var. Başaracağından kuşkum yok. Olacağı varsa önüne geçilemez." demişti. Kennedy ise eşine ve yardımcısı O'Donnel'a, "Biri beni bir tüfekle bir pencereden vurmak isterse kimse onu durduramaz. Bu yüzden niçin kendimi üzeyim?" demişti.

Lincoln ve Kennedy insan haklarını savunmalarıyla tarihe geçtiler; ikisi de bir cuma günü kafalarının arkasından vuruldular ve eşleri de yanlarındaydı. Lincoln Ford Tiyatrosu'nda vuruldu; Kennedy ise Ford Motor Şirketi tarafından yapılan bir arabada hayatını kaybetti.

Başka bir ilginç tesadüf ise Kennedy'nin Evelyn Lincoln adlı bir sekreteri olması ve Kennedy'ye Dallas'a gitmemesi için ısrar etmesiydi. Lincoln'un sekreterinin ismi de aynıydı...

JOHN LENNON

23 Ağustos 1980'de, New York'ta geceyarısı NBC kanalında yayınlanan bir talk-show'da ruhçuluğa meraklı Alex Tanous'un söyledikleri aylar sonra gerçekleşecekti.

Talk-Show yöneticisi Lee Spiegel'in amacı yetenekli gördüğü insanlarla deneyler yapmaktı. Spiegel NBC radyosunda yayınlanan 'Açıklanamayan Olaylar' adlı programın yapımcısı olarak ün yapmıştı. 73. Cadde'de bulunan Amerikan Ruhsal Derneği önünde bir deney yapmak amacındaydı. Aynı caddede bulunan Dakota Apartmanları ise ünlülerin oturdukları bir yer olarak tanınıyordu. Spiegel, Tanous'la beraber apartmanların önünde durarak, gelecek birkaç ay içinde ünlülerin yaşamında nelerin olabileceğini sordu. Bir an düşünen Tanous, gözlerini kapadı ve konuştu:

"Bu sözlerim gerçekleşecek. Çok ünlü bir rock yıldızının zamansız ölümünü görüyorum ve bu ölüm şu andan itibaren her an gerçekleşebilir. Tekrar ediyorum, bu çok zamansız bir ölüm ve garip bir yabancı onun ölümüne neden olacak. Bu ölüm sayısız insanın bilincini etkileyecek, çünkü o kadar ünlü biri..."

Bu talk-show 5 Eylül 1980'de yayınlandı; ancak 8 Aralık 1980 günü tekrarlanacaktı; çünkü o gün dünyanın en ünlü müzisyenlerinden biri olan pop-star John Lennon, eşi Yoko ile birlikte Dakota Apartmanları'ndaki dairelerine dönerken, uzak bi eyaletten gelen psikopat biri tarafından vurularak öldürüldü.

Tanous, bahsettiği ünlü kişiyi kimin öldüreceği sorulduğunda bir isim vermemişti. Ama yapımcı aylar önce programı yayınladığında, altı ünlü sanatçıdan oluşan bir liste okumuştu ve listenin başında John Lennon bulunuyordu.

Bir şey daha var; korku sinemasının en iyi örneklerinden sayılan ve başrolünü Mia Farrow'un oynadığı 'Rosemary'nin Bebeği' filminin çekimi sırasında ard arda bir sürü uğursuzluk yaşanmış ve oyunculardan bazıları sonradan psikiyatrik tedavi görmüşlerdi. Ve bu film aynı yerde, yani Lennon'un vurulduğu Dakota Apartmanları'nda çekilmişti...

Katil soruşturmada Lennon'u neden vurduğunu bilmediğini söylüyordu. Tanous'un kehaneti gerçekleşmişti...
küçük piyon herşeyini feda edebilir ama büyüyüğünü feda edemez
Kullanıcı avatarı
nicksizz
Fast Friend
Fast Friend
Mesajlar: 448
Kayıt: 10-03-2008 01:31

Mesaj gönderen nicksizz »

çok ilginç şeyler. belgelerle kanıtları da var.
Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

Kimler çevrimiçi

Bu forumu görüntüleyen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 0 misafir