Hayvanlara insan kök hücreleri nakledilerek araştırma yapılması büyük bir tartışmayı beraberinde getirdi. En büyük korku hayvanların insan zekasına kavuşması. Bilim adamları uzun yıllardan beri ilaçlarla ilgili en önemli deneyleri hayvanlar üzerinde yapıyor. Ancak hayvanlarda etkili olan bazı ilaçlar sıra insanlara geldiğinde ya etkisini azaltıyor ya da beklenmedik yan etkiler gösteriyor. İşte bu sorunun önüne geçmek için uzmanların elinde yeni bir silah var. Bilim adamları artık deney hayvanlarına insan hücreleri naklederek ilacın insanlardaki fayda ve yan etkilerini tespit etmeye çalışıyor.
Bilim adamlarının korkusu
Aynı teknolojiyle hayvanlarda insan organları "yetiştirerek" nakil sırası bekleyen insanların hayatını kurtarmak da mümkün. Ancak bu noktada bilim dünyasının önünde önemli bir problem var. Uzmanların en büyük korkusu, beynine insan hücresi yerleştirilen hayvanların "insan gibi davranması." Yani "zekice planlar" yaparak kendilerini aldatması.
Koyuna insan hücresi
Bu konudaki deneylere ev sahipliği yapan Nevada Üniversitesi uzmanları 50 koyuna insan hücreleri naklederek tartışmayı gündeme taşıyan ilk araştırma kurumu oldu. İsmail Zanjani adlı bilimadamı karaciğerlerinin yüzde 40'ı insan hücrelerinden oluşan koyunlar üzerinde araştırma yapmaya başladı. Amacı koyun vücudunda insanlara nakledilecek bir karaciğeri yetiştirmekti.
Ve bardak taştı...
Ancak ortaya yarı insan, yarı koyun bir "canavar" çıkmasından korkan uzmanlar kaygılandı. Dünyanın prestijli eğitim kurumlarından Stanford Üniversitesi'nin 3 milyar dolarlık proje kapsamında beyni tamamen insan hücrelerinden oluşan bir fare yaratma projesi tartışmanın alevlenmesine sebep oldu. Kök hücre nakledilecek farelerde sperm ve yumurta üretilmesi fikri bardağı taşırdı.
"Frankenstein" kabusu
Fareden alınan sperm ve yumurtadan tüp bebek yöntemiyle dünyaya getirilecek bir bebeğin anne ve babasının fare olacağı düşüncesi bile bilim dünyasını ayağa kaldırmaya yetti. İki üniversitenin uzmanları çalışmalarını, "Hayvanlara insan hücreleri naklederek hem ilaçların gelişimini doğru ve kısa sürede yapabiliriz hem de hayvanlar içinde insan organları büyüterek onları bir organ fabrikasına çevirmek mümkün olabilir" diye savundu ancak bilim dünyasının "Frankenstein"a doğru ilerlediğini gören Ulusal Bilim Akademisi tartışmaya son noktayı koydu.
Şartlar var
Kök hücre ve hücre nakli çalışmalarında temel oluşturacak bir bildiri yayınlayarak maymun gibi insanlara yakın hayvanlara hücre naklini yasakladı. Diğer hayvanlara yapılacak nakillerde de etik komitesinden onayı şart koştu