Ben bir kanlı kılıçtım, kınımdan da vazgeçtim.
Herkes bir ad aradı, gerçek değil mi adım?
Bu gün bütün namımdan, sanımdan da vazgeçtim.
Önceleri ben gibi zannettim insanları.
Şaşırdım yaşıyorken, mayıs ve nisanları.
Gördükçe, mazlumları yargısız asanları,
Bedenime sıkışmış canımdan da vazgeçtim.
Her güne bin hüzünü sığdırdım, kafi değil.
Bendeki bu hayaller bence izafi değil.
Öyle zannedilse de, hislerim menfi değil.
Hatırlayıp güldüğüm anımdan da vazgeçtim
Dinmedi, bir kez bile, bu ebedi efkarım
Bölündü yine, yine en hafif uykularım.
Elimden alınınca isyankar duygularım
Tek tebessüm sebebim, tanımdan da vazgeçtim.
Özlemler yıldız yıldız kayboldu gecelerde.
Dertlerim bir film gibi oynadı hecelerde.
Herkes kendi kendini gördükçe yücelerde,
En aşağılardaki payımdan da vazgeçtim.
Saadet mısra mısra tükendi ömrümüzde.
Yine hasret, zulüm, ah yalnızlar; emrimizde
Bizi anlamadılar, anlatamadık biz de...
Hainlere yaptığım kıyımdan da vazgeçtim.
Ve bir gün tahammülüm, sabrımı karartacak...
Susacağım, sükutum,size neşe katacak.
Bir çayım kaldı diye, içimi ısıtacak
En vefalı meyimden, çayımdan da vazgeçtim.
S. Yavuz Gürsoy