Biz Türkler

Paylaşmak istediğiniz aklınıza gelen konular, olaylar..
Cevapla
Kullanıcı avatarı
safakkaygusuz
Fast Friend
Fast Friend
Mesajlar: 141
Kayıt: 22-04-2006 01:49
Konum: kuşadası

Biz Türkler

Mesaj gönderen safakkaygusuz »

BİZ TÜRKLER,



Faziletliydik: Kimsenin malına, mülküne göz
dikmezdik. Kimsenin namusuna yan bakmazdık. Hırsızlık nedir bilmez, dilenciliği meslek edinmez, kimseyide küçümsemezdik.



Dürüsttük: Bir zamanlar Londra Ticaret Odası'nın en
görünür yerinde şu mealde bir tavsiye levhası asılıydı: "Türklerle
alışveriş et, yanılmazsın."


İtibarlıydık: Bir zamanlar Hollanda Ticaret
Odası'nın toplantılarında oylar eşit çıkınca Osmanlılarla alışverişi
olan tüccarın oyu iki sayılır, onundediği olurdu.


Temizdik: Yere bile tükürmezdik. Hatta, Osmanlı
askeri teşkilatını Avrupa'ya tanıtmasıyla meşhur Comte de Marsigil,
yere tükürmedikleri için atalarımızı şöyle eleştiriyor:"Türkler hiçbir zaman yere tükürmezler. Daima yutkunurlar. Bunun için de saçlarında sakallarında bir hararet olur ve zamanla saçları, kaşları,sakalları dökülür."



Çevreciydik: Kurak günlerde ücretle adamlar tutup
sokaktaki ulu ağaçları sulatır, göçmen kuşların yorgunluk atması için
saçak altlarına kuş sarayları yapardık.

Bunlara öyle çok örnek var ki, saymakla bitmez.



Harama el sürmezdik: Fransız müellif Motray,
1700'lerdeki halimizi şöyle anlatıyor: "Türk dükkânlarında hiçbir
zaman tek meteliğim kaybolmamıştır. Ne zaman bir şey unutsam, hiç
tanımadığım dükkâncılar arkamdan adam koşturmuşlar, hatta birkaç kere Beyoğlu'ndaki ikametgâhıma kadar gelmişlerdir."



Medeni idik: İngiliz sefiri Sör James Porter ise,
1740'ların Türkiye'si için şunları söylüyor:"Gerek
İstanbul'da, gerekse İmparatorluğun diğer şehirlerinde hüküm süren
emniyet ve asayiş, hiçbir tereddüde imkân bırakmayacak şekilde isbat etmektedir ki, Türkler çok medeni insanlardır."


Dosdoğruyduk: Fransız generallerden Comte de
Bonneval ise, şu hükmü veriyor:"Haksızlık, mürabahacılık, inhisarcılık ve hırsızlık gibi suçlar,Türkler arasında meçhuldür... Öyle bir dürüstlük gösterirler ki,insan çok defa Türklerin doğruluklarına hayran kalır."


Hırsızlık nedir bilmezdik: Fransız müellif Dr.
Brayer, 1830'larınİstanbul'unu getiriyor önümüze:"Evlerin
kapısının şöyle böyle kapatıldığı ve dükkânların çoğunlukla umumî ahlâka itimaden açık bırakıldığı İstanbul'da her sene azami beş-altı hırsızlık vak'ası görülür."



Ubicini Dr. Brayer'i şöyle doğruluyor: "Bu muazzam payıtahtta
dükkâncılar, namaz saatlerinde dükkânlarını açık bırakıp camiye gittikleri ve geceleri evlerin kapısı basit bir mandalla kapatıldığı halde, senede dört hırsızlık vakası bile olmaz. Ahalisi sırf Hıristiyan olan Galata ile Beyoğlu'nda ise hırsızlık ve cinayet vak'aları olmadan gün geçmez."



Naziktik: Edmondo de Amicis isimli İtalyan gezgini, yine
1880'lerin "biz"ini anlatıyor bize: "İstanbul Türk halkı
Avrupa'nın en nazik ve en kibar insanlarıdır. Sokakta kavga
enderdir. Kahkaha sesi nadirattan işitilir. O kadar müsamahakârdırlar ki;
ibadet saatlerinde bile camilerini gezebilir, bizim kiliselerde gördüğünüz kolaylığın çok fazlasını görürsünüz."



Cihana örnektik: Türkiye Seyahatnâmesi'yle meşhur
Du Loir'un 1650'lerdeki hükmü şöyle: "Hiç şüphesiz ki, ahlâk
bakımından Türk siyasetiyle medeni hayatı bütüncihana örnek olabilecek vaziyettedir." Şefkatimiz yalnızca insana yönelik değildi, hayvanları, hatta bitkileri bile kapsıyordu.


Hayata karşı saygılıydık: Bu konuda dilerseniz
Elisee Recus'u dinleyelim,bize 1880'lerdeki halimizi
anlatsın:"Türklerdeki iyilik duygusu hayvanları dahi kucaklamıştır. Birçok köyde eşekler haftada iki gün izinli sayılır... Türklerle Rumların karışık olarak yaşadığı köylerde ise bir evin hangi tarafa ait olduğunu kolaylıkla anlayabilirsiniz. Eğer evin bacasında leylekler yuva yapmışsa, bilin ki o
ev bir Türk evidir." (Küçük Asya, c. 9)


Hayırseverdik: Comte de Marsigli'yi tekrar
dinleyelim: "Yazın İstanbul'dan Sofya'ya giderken dağlardan
anayol üzerine inmiş köylülerin yolculara bedava ayran dağıttıklarına şahit oldum." Aynı müellif, ceddimizin hayırseverlikte fazla ileri gittikleri kanaatindedir. Şöyle diyor: "Fakat şunu da itiraf etmeliyim ki, bu dindarane hareketlerinde biraz fazla ileri gitmektedirler. İyiliklerini yalnız insan cinsine hasretmekle kalmayıp, hayvanlara ve hatta bitkilere bile teşmil ederler."


Bu tespiti, İslâm ve Türk düşmanı avukat Guer misallendiriyor:"Türk şefkati hayvanlara bile şamildir" dedikten sonra şu örneği zikrediyor:
"Hayvanları beslemek için vakıflar ve ücretli adamları vardır. Bu adamlar sokak başlarında sahipsiz köpeklere ve kedilere et dağıtırlar... Sokaktaki ağaçların kuraklıktan kurumasını önlemek için bir fakire para verip sulatacak kadar kaçık müslümanlara bile rastlamak mümkündür..."
"Kaçık"lığın kaynağını da veriyor adam: "Birçokları da sırf azad
etmek için kuşbazlardan kuş satın alırlar. Bunu yapan bir
Türk'e bir gün yaptığı işin neye yaradığını sordum. Küçümseyerek
baktı ve şu cevabı verdi: Allah'ın rızasını tahsile yarar
Kimse sana senden iyi öğüt veremez. Cicero
Kullanıcı avatarı
rüya
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 2885
Kayıt: 10-07-2006 20:03

Mesaj gönderen rüya »

ellerine saglık kardeş paylaşım için sagol :thanks:
Kullanıcı avatarı
dJ4
Co-Admin
Co-Admin
Mesajlar: 4055
Kayıt: 24-06-2003 01:15
Konum: Real World

Mesaj gönderen dJ4 »

Daha sonra düşmanlarımız şunu anladım Türkleri yenebilmemiz için önce bu güzel özelliklerini yok ortadan kaldırmalıyız.

Bugün olan ne mi ? Onlar o bizim meziyetlerimizi yeni yeni kazanmaya başlarken biz de artık o meziyetlerden eser kalmamak üzere yani amaçlarına yavaş yavaş ulaşıyorlar ...
Kullanıcı avatarı
Nefertiti
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 2313
Kayıt: 19-12-2005 17:42
Konum: her an her yerden

Mesaj gönderen Nefertiti »

Bugün olan ne mi ? Onlar o bizim meziyetlerimizi yeni yeni kazanmaya başlarken biz de artık o meziyetlerden eser kalmamak üzere yani amaçlarına yavaş yavaş ulaşıyorlar ...
çok güzel söyledin dj4... hatta bu konuda onlara gönüllü yardım edenlerimiz bile var..

sağol safakkaygusuz çok güzel bir paylaşım.. :thumbup:
Tırtılın "Dünya'nın sonu" dediğine, Usta "Kelebek" der...
Kullanıcı avatarı
grace
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 3676
Kayıt: 13-02-2006 13:55

Mesaj gönderen grace »

Teşekkürler..
Yaşamak ne güzel şey;
Anlayarak usta bir kitap gibi
Bir sevda şarkısı duyup
Bir çocuk gibi şaşırarak yaşamak..

Nazım Hikmet
Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

Kimler çevrimiçi

Bu forumu görüntüleyen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 1 misafir