Mafya babasi haraclarini toplamasi icin yeni bir tetikci bulur. Sectigi adam sagir ve dilsizdir. Cünkü baba, bu tetikci yakalanirsa polise fazla bir sey anlatmasi mümkün olamaz, diye düsünür. Baba, bir gün ödemelerin geciktigini fark eder ve tetikciyi odasina cagirir, bir de isaret dilini bilen tercüman buldurur.
Tercüman isaretle sorar:
"Para nerede?" Sagir dilsiz isaretle yanit verir:
"Ne parasi? Benim paradan maradan haberim yok. Neden bahsettiginizi anlamiyorum."
Tercüman tercüme eder:
"Neden bahsettiginizi anlamiyormus."
Baba 38'ligi koltuk altindan çekip sagir dilsizin beynine dayar:
''Simdi sor bakalim, para nerede."
Tercüman isaretle sorar:
"Para nerede?" Sagir-dilsiz kan ter içinde isaretle yanit verdi:
"Sehir merkezindeki parkta, büyük heykelin oldugu kapidan girince soldan 3. agacin kovugunda yüz bin dolar var."
"Ne söyledi?" der Baba.
Tercüman yanitlar:
"Dedi ki, hala neden bahsettiginizi anlamiyormus, ayrica o tetigi çekmek de biraz g_t istermis."
[scroll][color=brown][b]G İ T T İ M[/b][/color][/scroll]
Nebraska'da yasli bir adam yasardi. Patatesekimi icin bahceyi bellemesi gerekiyordu, lakin bu cok zorbir isti.Tek oglu olan David ona yardim edebilirdi, fakato da hapisteydi. Yasli adam ogluna bir mektup yazdi ve müskülatini izahetti.Sevgili David, patates bahcemi belleyemeyecegimden, kendimi cokkötü> hissediyorum. Bahceyi kazmak icin oldukcayaslanmis sayilirim. Burada olsan bütün derdim bitecekti. Biliyorum ki sen bahceyi benim icin hallederdin.
Sevgiler Baban
Bir kac gün sonra oglundan bir mektup aldi.
Babacigim,Babacigim Allah askina bahceyi kazma, ben oraya cesetleri gömmüstüm!!!
SevgilerDavid
Ertesi gün sabaha karsi saat 04:00'de FBI veyerel polis
cika geldi ve tüm sahayi kazdilar, lakin hic bircesede rastlamadilar Yasli adamdan özür dileyerek gittiler. Ayni gün yasli adam oglundan bir mektup daha aldi. Babacigim Simdi patatesleri ekebilirsin. Bu sartlarda yapabilecegimin en iyisini yaptim!
Sevgiler David
[scroll][color=brown][b]G İ T T İ M[/b][/color][/scroll]
Küçük Ali okula basladigindan beri her gün ögretmeni Aysel hanima gidip,
- "Örtmenim beni yanlis sinifa koydunuz, benim yerim birinci sinif
degil, ablam üçüncü sinifta ama ben en az onun kadar akilliyim, hiç
olmazsa beni üçüncü sinifaalin" diye sikayet edermis. Bundan sikilan
Aysel ögretmen bir gün Ali'yi kaptigi gibi okul müdürüne çikmis ve
olayi anlatmis. Okul müdürü:
-"Peki" demis, "Bu çocugu bir imtihan edelim, yeri üçüncü sinifsa o
sinifa koyalim" ve baslamis sorgulamaya,
- Iki kere iki?
- Ali hemen"Dört" demis,
-"Sekiz kere dokuz?"
Ali hemen -"Yetmis iki" demis,
-"Kaç mevsim var?"
Ali hemen -"Dört" demis.
Bu sirada Aysel hocada
-"Müsaade ederseniz bir kaç soruda ben sorayim" demis ve sormus:
-"Söyle bakalim Ali, ineklerde dört tane ama bende iki tane var, bu
nedir?"
Ali hemen
-"Ayak" demis, Aysel hoca sormus
-"Peki senin pantolonunda olupta benim pantolonumda olmayan sey nedir?"
Ali hemen yanitlamis -"Cep".
Bunun üzerine Aysel hoca dönmüs müdüre,
-"Uçe koyalim hocam" diyecekken
Müdür, Aysel hocanin sözünü kesmis,
-"Hocam, bu çocugu üçe degil besinci sinifa koyalim, zira son iki
suale ben dogru cevap veremedim"
[scroll][color=brown][b]G İ T T İ M[/b][/color][/scroll]