Bing Bang (Büyük Patlama)

İslam dinimiz hakkında sormak istedikleriniz, merak ettikleriniz, paylaşmak istediklerinizi bu foruma yazabilirsiniz.
Cevapla
Kullanıcı avatarı
whyislam
Slow Friend
Slow Friend
Mesajlar: 30
Kayıt: 21-08-2005 15:00

Bing Bang (Büyük Patlama)

Mesaj gönderen whyislam »

ResimGörkemli boyutlarıyla insan aklının kavrama sınırlarını zorlayan evren, varolduğu ilk andan itibaren hassas dengeler üzerinde ve büyük bir düzen içerisinde hiç şaşmadan işlemektedir. Bu muazzam evrenin nasıl varolduğu, nereye doğru gittiği ve içindeki düzen ve dengeyi sağlayan kanunların nasıl işlediği her devirde insanların merak konusu olmuştur. Bilimadamları bu konuyla ilgili sayısız araştırmalar yapmış, pekçok tezler ve teoriler üretmişlerdir.

İlk teori, evrenin sınırsız olduğunu, sonsuzdan beri varolduğunu, sonsuza kadar da varlığını ve şu anki durumunu koruyacağını savunmaktaydı. 20. yy.'ın ilk yarısında gündemde olan ve 'Sabit Durum Teorisi' (Steady State Theory) ismi verilen bu modele göre, evren için herhangi bir başlangıç veya son sözkonusu değildi. Evren yoktan varedilmediği gibi hiçbir zaman da yok olmayacaktı. Materyalist felsefenin de temelini oluşturan bu teoriye göre evrenin durağan (statik) bir yapısı vardı.

Oysa daha sonraları elde edilen bilimsel bulgularla bu teori tamamıyla çökmüş oldu. Evren durağan değildi, tam tersine sürekli bir harekete sahipti ve devamlı değişime uğramaktaydı.

Bu teori ise evrenin bir başlangıcı olduğunu savunuyordu. Bu teori 1940'larda "Büyük Patlama" (Big Bang) modeli olarak adlandırılmıştı. Buna göre evrenin tüm malzemesi yaklaşık 15 milyar yıl önce tek bir noktada toplanmıştı. Bu noktanın yoğunluğu sonsuzdu ama hiçbir hacmi yoktu. Teoriye göre bu nokta patladı ve büyük bir hızla dağılmaya başladı.

"Hiçbir hacmi olmayan, yani hiç yer tutmayan ve yoğunluğu sonsuz olan bir nokta nasıl olabilir?" diye düşünebilirsiniz. 'Hacmi olmayan sonsuz yoğunluktaki nokta' aslında teorik bir ifade biçimidir. Bilim, insan aklının kavrama sınırlarını aşan 'yokluk' kavramını ancak 'nokta' kelimesi ile tarif edebilmektedir. Gerçekte ise 'hacmi olmayan bir nokta' yok demektir. Dolayısıyla, evren de 'yokluk'tan var olmuştur.

Bu bilimsel gerçek, Kuran'da da şöyle haber verilir:

O, gökleri ve yeri yoktan varedendir. (En'am, 101)

Yapılan araştırmalar ve elde edilen bilimsel veriler zaman içinde "Büyük Patlama" teorisini destekleyerek teorinin daha da kuvvetlenmesini sağladı. Bu gerçeklerin ortaya çıkmasıyla, evrenin durağan olduğunu, maddenin sonsuzdan gelip sonsuza gittiğini iddia eden teori de kendiliğinden çökmüş oldu.

Ancak esas çarpıcı olan, geliştirilen bu teorinin ve onu destekleyen kanıtların, 1400 yıl önce Allah tarafından gönderilmiş olan ilahi bir kitabın, "Kuran'ı Kerim"in açıklamalarıyla paralellik göstermesiydi. Kuran'da, Big Bang teorisinin öne sürdüğü, başlangıçta evrendeki tüm cisimlerin birarada oldukları ve sonradan ayrıldıkları konusu şöyle geçmektedir:

O inkar edenler görmüyorlar mı ki, (başlangıçta) göklerle yer, birbiriyle bitişik iken, biz onları ayırdık ve her canlı şeyi sudan yarattık. Yine de onlar inanmayacaklar mı? (Enbiya, 30)

Kaynak Kitap Download İçin TIKLAYINIZ
Eğer bir gün öleceksek ve ölümü bir bitiş olarak görmüyorsak, Faniyi değil SONSUZU isteyin
Kullanıcı avatarı
PsychopathiCaT
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 1929
Kayıt: 29-09-2004 14:51
Konum: İzmir

Mesaj gönderen PsychopathiCaT »

Gerçekden güzel bilgiler,forumla paylaştıgın için sağol.Öte yandan belirtmek istediğim bir kaç nokta var,belirteceğim noktalar kendi gözlemlerim,heralde nedeni budur diye düşünüyorum.Şimdi Kuran insanlığa arapça olarak indirildi,ve sonra değişik dillere çevrilerek müslümanlık giderek yayıldı.İşte bana soracak olursanız bu yeni dillere aktarımda tam olarak kuranı kerimde evrenle ve diğer olaylarla olan bilgilerin arapçadan diğer dillere çevrilmesinde istemedende olsa çeşitli kelime ve çeviri hataları yapıldı.Mesala en basitinden benim bildiğim arapçada türkçe gibi birçok kelimenin farklı anlamları var,ve bir kelimeyi bir dilden başka bir dile çevirirken kelimenin gerçek anlamıyla çevrilmesi gerekir.Öte yandan arapçada kullanılan bir kelime türkçeye çevrilince arapçadaki insanı etkileyen anlamını kaybedebilir.Bu olay doğal olarak o cümlede verilmek mesajıda etkiler.

Kısacası bu olay inanmama olayı değildir,sadece Kuran'da okuduğuyla Bilim çevrelerinin bulgularını karşılaştırdığında yukarıda belittiğim nedenler yüzünden bağlantı kuramama meselesidir.
[b][glow=blue][color=white][size=67]I Love You...I'll Kill You!!!!~~bUT I LoVe YoU FOrEver~~[/size][/color][/glow][/b]
Kullanıcı avatarı
commando
R.Ö.Y. 1. Etap Şampiyonu
R.Ö.Y. 1. Etap Şampiyonu
Mesajlar: 2119
Kayıt: 14-04-2005 13:18

Mesaj gönderen commando »

PsychopathiCaT Kuran-ı Kerim in diğer bilimsel mucizelerini de incelemeni öneririm. Tercümeden dolayı arapça bir kelimenin tam karşılığı olan Türkçe kelimeler olmayabilir.. Mesela Kuran'da Güneş ve Ay'dan bahsedilirken her birinin belli bir yörüngesi olduğu vurgulanır:

Geceyi, gündüzü, Güneş'i ve Ay'ı yaratan O'dur; her biri bir yörüngede yüzüp gidiyor. (Enbiya Suresi, 33)

Yukarıdaki ayette geçen "yüzme" kelimesi Arapçada "sabaha" olarak ifade edilir Bu kelimenin tam karşılığı türkçede tek bir kelime şeklinde olmamasına karşı Güneş'in uzaydaki hareketini anlatmak üzere kullanılmaktadır. Bu kelime Güneş'in uzayda hareket ederken kontrolsüz olmadığı, ekseni üzerinde döndüğü ve dönerken bir rota izlediği manasındadır. Güneş'in sabit olmadığı belli bir yörüngede yol almakta olduğu, bir başka ayette de şöyle bildirilmektedir:
Güneş de, kendisi için (tespit edilmiş) olan bir karar yerine doğru akıp gitmektedir. Bu üstün ve güçlü olan, bilenin takdiridir. (Yasin Suresi, 38 )

Ayrıca arapçadan tercüme edilirken manayı bozma riski olmayan birkaç örnek vermek yerinde olur..

YEDİ GÖK(seb’a semavat) 7 kere
GÖKLERİN YARATILIŞI 7 kere
(halku’s semavat)

GÜN yevm 365
GÜNLER eyyam,yevmeyn 30
AY şehr 12

BİTKİ 26 kere
AĞAÇ 26 kere

DÜNYA 115 kere
AHİRET 115 kere

CENNET 77 kere
CEHENNEM 77 kere


Örnekler çoğaltılabir fakat bu kadarla iktifa edelim..Selametle..
















[b] Biri Ecdadima Küfrettimi boğarim.
Boğamasamda yanımdan kovarım..
Yumuşak başlıysam kim dedi uysal koyunum..
Kesilir ama çekmeye gelmez boynum..
Mehmed Akif Ersoy [/b]
Kullanıcı avatarı
PsychopathiCaT
Best of TurkiyeForum
Best of TurkiyeForum
Mesajlar: 1929
Kayıt: 29-09-2004 14:51
Konum: İzmir

Mesaj gönderen PsychopathiCaT »

Bilgiler için sağ ol commando

Bi ek yapmak istiyorum sadece,sanırsam daha açıklayıcı olucak.Varsayın ki ben bir arapça-ingilizce kuran çevirisi yapıyorum,önüme bir cümle geldi.Bu cümlede arapça bir kelime veya kelimelerin oluşturduğu bir anlam bütünlüğü var.Benim çevirmen olarak ise amacım bu cümledeki anlamı aynen çeviriye aktarmak.Ben öyle bir noktaya geliyorum ki bu cümledeki anlamı okuyucuya iyi aktarmak için yeni kelimeler yazmak zorunda kalıyorum.Cümlede olmayan kelimeleri yazıyorum,yani birazda çevirmen kendi yorumunu katıyor,tamam şunu diyebilirsiniz kelimeleri birebir çevirirse eğer çevirmen cümledeki gerçek anlamı okuyana tam olarak aktaramayabilir.Ama Kendi yorumunu katmasıda anlam karışıklığına neden olur.

Bence Kuran-ı Kerim'i dünyada bir arapdan daha iyi kimse anlıyamaz.Ne sonradan katılmış fazla kelimeler var,ne eksiği var,nede Allahın yorumu dışında yorum var.
[b][glow=blue][color=white][size=67]I Love You...I'll Kill You!!!!~~bUT I LoVe YoU FOrEver~~[/size][/color][/glow][/b]
Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

Kimler çevrimiçi

Bu forumu görüntüleyen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 5 misafir