Koku Alma
Koku alma duyusu iki şekilde kullanılır: Ya bir maddenin koklanarak analizi ya da tat alma duyusuyla ortak kullanım. "Köpekler burnuyla görür" deyimi son derece yerinde bir deyimdir, çünkü:
- Köpekler, yiyeceklerini seçmenin yanı sıra özel objelerin izini sürmede veya kişilerin takibinde, eşya ya da kişileri tanıma ve yerini saptamada koku duyulanı kullanırlar.
- İz takibinde, özellikle kişilere özgü yağ asitlerinin kokusunu ayırt edebilirler. (Uzun zincirli yağ asitlerini koklamada erkek köpekler daha yeteneklidir.)
- Koku ile karşılarındaki kişinin ruhsal durumunu ve niyetini anlarlar.
- Canlıların, objeler üzerindeki kokularını bir hafta, hatta bazen haftalar sonra dahi algılayabilirler.
- Tek yumurta ikizlerinin kokusunu bile ayırt edebilirler.
- Kokuyla fertleri ayırt etme yetenekleri, eğitimle daha da geliştirilebilir.
- Yavru köpeği yalayan anne onunla koku bağı kurar.
- Erkek hayvanın idrarını koklayan dişiler cinsel olgunluğa daha çabuk ulaşır.
Ayrıca koklama, köpekler arası iletişim için son derece önemli bir araçtır. Bütün köpekgiller, iletişim için birbirlerinin idrarlarını, dışkılarını, genital bölgelerini ve ağız çevrelerini koklarlar. Koku alma yeteneğinin davranış üzerine bir etkisi de, köpeğin eğitimi sırasında görülür. Bloodhound gibi iz sürme yeteneği yüksek olan köpekler, eğitim alanındaki koku bolluğu nedeniyle, eğitimin ilk günlerinde etrafı koklamaktan kendilerini alamazlar, böylece dikkatleri çabucak dağılarak, eğitim almaları güçleşebilir. Bu nedenle, böyle köpekler daha izole şartlarda, hatta deterjanlı sularla yıkanabilen alanlarda daha kolay eğitilirler.
[ resmi görüntülemek için tıklayın ] [ resmi görüntülemek için tıklayın ]
Duyma
Belirli frekanslara kadar, insan ve köpekler relatif olarak iyi duyarlar, ancak köpekler insanların duyamayacağı yüksek frekanstaki sesleri de duyabilirler. Bu özelliklerinden dolayı köpekler, piyasada satılan, insanların duyamayacağı ultra dalga-düdük seslerine yanıt verebilmektedir.
Büyük şehirlerde yaşayan köpeklerin duyma yetenekleri, yüksek gürültü sebebiyle olumsuz olarak etkilenmektedir. Yüksek gürültü karşısında, duyma hassasiyetini kaybeden köpeğin psikolojisi de olumsuz etkilenir.
Kulağın şekli her köpek ırkında, o ırkın özelliklerine uyum sağlayacak şekilde gelişmiştir. Bu şekil farklılıklarının duyma yeteneği üzerinde ne gibi etkiler yaptığı yeterince aydınlatılmış değildir. Köpeğin kulaklarının olduğu gibi kalması veya estetik açıdan kesilmesi konusunda, her iki görüşü savunan taraflar arasındaki kavga uzun süredir devam etmektedir. Acaba insanoğlu, her ne kadar dünya üzerindeki varlıklara hükmetse de, bu üstünlük köpeğin kendine has estetiğini bozmaya haklılık kazandırır mı bilemiyorum. Çünkü bazı kişilere göre köpeği güzelleştirmek gayet olağandır ve neticede onun, sahibi tarafından daha fazla sevilmesini sağlar. Ancak kulak veya kuyruk kesiminin, köpeğin ruhsal durumunu etkilediğini savunanlar da vardır. Son yıllarda, bazı Avrupa ülkelerinde kulak kesimi yasaklanmıştır.