Herşey bir yaz ayında başladı hiç aşık olamayacağımı sanıyordum
icq den gelen sevgili mecdiyeköy buluşması
kadıköy muharebesi
maltepe barışı
dağ çiçeğimi kaybettiğim Trabzon tatilim
aşk çaresizlik şefkat merhamet bir bebeğin masumiyeti.
anlatılmayacak duygular.
yine aklıma geldin ey sevgili gözlerim yaşlı kalbim buruk bu kacıncı gece
uzun süre ağlamamıştım böyle
seni sari'nin derinliği gibi kirmizi'nin asaleti gibi delicesine sevdim.
ama yoksun işte duygusuz olmak taş yürekli olmak isteyesim gelir.
günün yoğun temposunda biraz olsun unutuyorum seni ama ne zaman yanliz kalsam ne zaman sözler bitse gecenin sessizliğini duysam yüreğim de seni hissediyorum.
anlatamadığım duygular içimde çığlık atarcasına özgürlük istiyor.
bir perşembe sabahı seni düşündüm yine gökyüzüne ve martılara bakarak
senide düşündümde ağlamak geldi içimden
deniz'in içinden geçen balıkları gördüm gözlerin gibi ışıl ışıl
sonra uzaklara daldım çok geç kalmışım geçmişte yaşıyorum hala diye düşündüm.
sahil boyunca yürüdüm volkan konağın şarkısındaki divane aşığı gibi yürüdüm
istanbul sessiz bense sensizim.
Emek verildikçe,özlemi çekildikçe ve de hasreti çekildikçe büyüyen birşeydir aşk.
durumu ben çözdüm artık,kimin ne dediğini anlıyorum.çözüm burada değil biliyorsunuz dimi.aşk yürek ister,fedekarlık ister..isteniyorsa uğrunda herşeyi yapabilmek,yapamıyorsan susup unutulmak ister..siz hangisine karar verdiniz??hem vazgeçip hemde sızlanmayamı?
tükenmek ve tüketmek kolay değil,senn bende beni çoğaltırken....