Soğuktu ellerim, yalnızdım uzun süren sibirya iklimleri gibi hem yalnızdım hem de soğuktu ellerim.
Olduğum yerde dururken yanımdan akan evler, köprüler, sular....
Buydu hayat.
Ben duruyordum.
O akıyordu...
Zamanım aynıydı.
Bıraktığın vakit yani beni bulduğun vakitte durmuştu
dünya üstündeki tik tak sesleri
ve asırlardır süren kavuşması olmayan akrep yelkovan macerası
Ben duruyordum, dünya akıyordu
Dünya akıyordu, ben duruyordum.
Kare kare insan manzaraları vuruyordu yüzüme.
Her sevincin arkası kof, içi boş, sonu malumlarla doluydu.
Bıraktım kare kare insan manzaralarını, inanmıyordum da.
Acımı sürekli kılan bi umut besliyordum,
Şimdi tahtının kurulu olduğu yerde
Sanki mitolojik bir yanı vardı acımın
Her gece bir kartal gelip ciğerimi parçalıyor sabaha yenileniyorum akşam aynı kartal aynı pençe...
Acının kısırdöngüsü olur mu? deme
Sevinci gözlerine mal etmişim.
Seni görene kadar
Ben durdum dünya aktı
Şimdi sen akıyorsun, ben akıyorum
Dünya....
Dünya kimin umurunda ...
vazgectimsenden//teganni (Ellerine sağlık...)
Başkaları gitmiş olur, gidince;
Bir sen yakınsın, uzakta kalınca..